Nokta (.) koyduğumuz yazının devamında fazla söylesek bir şey yok aslında.
Bir şehir neye niyet ederse onu yapar.
Bizde genel olarak hep bir niyet ve samimiyet sorunu olduğundan yılları ziyan ediyoruz.
Aklımız başımıza geliyor gibi ama yeterince akıllanmıyoruz.
O hesap yani!
*
Mithatpaşa Tünelleri hayal ettiğimizde millet dalga geçiyordu.
Meğer bizden önce hayal eden biri varmış.
Hüseyin Öztek.
Mekanı cennet olsun.
O günlerde ortaya koyduğumuz çaba, kararlılık medya ve halk baskısı sonuçta etkili oldu.
Çünkü şehir inandı.
Siyaset bu sese kulak verdi.
Sonuç malum.
Bir gün anlatacağım o sürecin hikayesini.
*
Zonguldakspor da o hesap.
Şehir inanacak.
Yerel kalkınmanın, turizmin önemli bir faktörü aslında Zonguldakspor.
Esnafımıza can, siyasetçimize derman.
Ama bizimkiler zahmetsiz istiyor nimeti.
*
Olaya sadece maç bileti olarak bakan kafalar, böylesi köklü bir takımın ve sportif başarının neler getireceğini, neler kazandıracağını anlamamakta ısrarlı.
Spor her yönüyle ekonomi.
Her yönüyle turizm.
Tüketim.
Benzin mazot.
Seyahat.
Otelcilik.
Ve tanıtım.
Sahi neydi bizim bir oteli vardı deplasman için gelen takımların parasını alır ama Zonguldakspor’a kuruş faydası olmazdı!
*
Bizim şehir.
Bizim bürokratlar.
Bizim siyasetçiler.
İş insanları.
Esnaf.
Bizimkiler haklı olarak, bazı kötü yönetim, art niyet ve suistimalleri gerekçe gösterip değişime, yeniliğe, geleceğe inanamıyor.
Oysa ki Harun Demir ile başlayan dönem tüm bunları geride bırakıp yeni başlangıç için yeni bir şans.
*
Bir önceki yazıyı mutlaka okumanızı dilerim.
Aksi taktirde burada anlattıklarımın pek çoğunuz için fazla anlamı olmaz.
*
Şehir olarak bir niyet sorunumuz var.
Daha iyisi için hepimizin yapabileceği şeyler var.
Her anlamda.
Çünkü burası başka bir şehir değil.
Ülkemizin kalkınması için yer altında yer üstünde bedeller ödeyen, binlere şehit veren, zehirlenen bir şehir.
O nedenle Zonguldak adına söz ve yetki sahibi olan kişiler öncelikle bunun farkına varacak ve hakkını verecek!
*
Bugün Harun Demir olmasa başkası olsa yine aynı bahaneler, engeller ve diğer işler olacak.
*
Dediğim gibi sorun niyet sorunu.
Hastalık derecesinde devam eden kompleksler.
Ve daha fazlası.
Bunu daha fazla haykıracağız.
Dün Mardin örneğini verdik.
Şehrin ekonomisinden öte bizim niyetler kötü niyetler!
*
Başkan Harun Demir anahtarı bırakacak.
Muhtemelen Sayın Valiye bırakacak.
Sorun Vali Bey de değil ki.
Vali Bey bir şey yapmak istese de sürekli engelleyenler de yine bizim siyasetçiler, vekiller.
*
Sonuç olarak Harun Demir bırakacak ve anahtarı Vali Bey’e bırakacaksa Ak Parti İl Başkanı Mustafa Çağlayan ve CHP İl Başkanı Devrim Dural yeni yönetimde mutlaka olmalı!
Hatta Ak Parti Milletvekili Muammer Avcı ile CHP Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz da yönetimde olmalı.
MHP MYK üyesi Murat Kotra ve İl Başkanı Çağatay İpekçi olmadan olmaz.
CHP Merkez İlçe Başkanı Osman Zaimoğlu’ndan da iyi amigo olur.
Kapalıyı karıştırır onu karşı açığa koymak lazım!
Eren Holding Patronu Emir Eren de bu yönetime çok yakışır.
Hatta sayın Başsavcı’yı da yönetime almak lazım.
Sonrasında zaten herkes o yönetime girmek için çırpınır!
Neyse işte!
Anladınız siz!
Pamuk eller cebe Devrim başkan!
Nokta başlıklı yazı üzerine çok arayan soran oldu.
CHP İl Başkanı Devrim Dural da bir basın toplantısı ile başkan Harun Demir’in devam etmesi gerektiğine vurgu yaptı.
“Yanındayız”
“Destek için kime gidilecekse birlikte gideceğiz” dediler.
Teşekkürler.
Devrim başkanın niyetinden şüphe yok ama bize icraat lazım.
Mesela o toplantıya;
“Biz CHP’liler olarak 500 kombine aldık” diyerek çıksa ve konuşsa çok başka olurdu.
O nedenle duyarlılık için teşekkür ediyoruz ancak söz değil icraat lazım Devrim başkan.
Sözlerinizin arkasında duracağınıza inanıyor ve kombineleri almaya davet ediyoruz.
Esnaf’ımıza!
Bizim esnaf hep ağlıyor.
Valla bu kafa ile daha çok ağlayacağız ve daha çok dükkan kapatacağız.
Sen Gazipaşa’da, Soğuksu’da, Ereğli meydanda, Çaycuma Nihat Kantarcı Caddesi’nde, Alaplı Çarşı’da, Devrek sokaklarında, Gökçebey’de vatandaşa mal satıp sonra esnaf olarak yerel – yerli esnaftan ekmek dışında mal almaz, her türlü ürünü internetten, başka şehirlerden alırsan daha çok ağlarsın.
Bu gidişle ayağına da sıkarsın kafana da!
Müşteriye kötü davran, fiyata fahiş zam yap, kolaylaştıran değil zorlaştıran ol, kusura bakma bu son kaçınılmaz!
TSO ve Esnaf Odalarına diyoruz ki;
“Bir araya gelin bu acı gerçeğinizi konuşun. Çözüm arayın. Davranış alışkanlıklarınızı değiştirin”
Kimsenin işine gelmiyor.
