MFA Markası ile Zonguldak’ta maske üretimi hayallerini gerçeğe dönüştüren Murat Uzun ve Fatih Furtun koronavirüsün patlamasıyla birlikte Türkiye’yi kurtaran ikili oldu.
Yılllardan beri yatırım yapabilmek için binbir zahmetle uğraşıp, engelleri inatla aşan bu iki ismi bugün Türkiye’nin alkışlaması gerekiyor.
O fabrikanın hayali ve aşılan engelleri yakından biliyorum.
Türkiye’nin olası salgınla sınavı öncesi ilgili bakanlık ve firmaların en büyük tedarikçisi oldular.
Türkiye bugün maskesizlikle ve karaborsa ile karşı karşıya değilse MFA’nın çok ama çok büyük etkisi var.
Olaya pek çok yönüyle bakabilirsiniz.
Zonguldak’ta pek çok idarecinin, pek çok bürokratın, pek çok siyasetçinin ve valinin burun kıvırdığı yatırım, Uzun ve Furtun’un inancıyla büyüdü ve bugün Türkiye’yi kurtaran firma oldu.
Kuruluşundan bugüne yaşananlar tek kelimeyle ders niteliğinde.
Emeği geçen herkese teşekkür ediyor; Murat Uzun ve Fatih Furtun’u kutluyoruz.
Küçük bir not.
Her iki isim de maske çılgınlığına karşı.
Maske kullanımında yapılacak hatalar daha vahim sağlık sorunlarına yol açabilir.
Diyorlar ki; “Biz maske üreten isim olarak maske kullanmıyoruz.”
Bu iki güzel insanın en güzel yanı da bu olayı fırsatçılığa dönüştürme gibi bir anlayışta olmaması.
Koronavirüs’ten korkmayın!
Level Hastanesi’nin başarılı, şehrin sevilen doktorlarından Yücel Alagöz ile hastaneden yaptığımız canlı yayın büyük ilgi gördü.
Hemen hemen her şeyi konuştuk.
İçimizi rahatlattı.
Türkiye kış ortasında koronavirüs ile tanışsaydı bugün tablo daha ürkütücü olabilirdi.
Ancak hava sıcaklığının yükselmesi virüsün en önemli düşmanlarından biri.
Dört bir yanda yaşanan panik havasına gerek yok.
Alınması gereken normal tedbirlerin alınması, özellikle 60 yaş üstü veya bağışıklık sistemi zayıf olan vatandaşlarımızın temastan ve kalabalık ortamlardan kaçınması önemli.
Yapılması gereken bağışıklık sistemini güçlendirmeye çalışmak.
Temizlik.
Beslenmek.
Bol sıvı.
Uyku.
Hareket.
Gerekirse biraz kolonya takviyesi.
Turizm!
Turizm üzerine çok şey konuşuluyor.
Bizim de yıllardan beri fikirlerimiz var.
Ama pek dinlemiyorlar.
Hep derim farklılıklar bir turizm değeridir.
Zonguldak adına yapılacak zorlu işler de var, çok basit işler de.
Her gelen bir ekmek.
Ama bizim idarecilerimiz, belediye başkanlarımızın çoğu, siyasetçilerimiz; “Armut piş ağzıma düş” derdinde.
Bir kısmı kentte turizm yaratma çabasından öte imar- yeşil alan rantının peşindeler.
Bu konu önemli.