Şaşıracak pek bir şey yok aslında.
Mesele bir davaya veya siyasete güç katma çabası mı kazanabilme çabası mı?
Oyları koruyabilme çabası mı, yeni oylar dahil edebilme çabası mı?
Partisini ve kendisini iyi anlatabilme çabası mı günü kurtarmış olmak mı?
Mesele en çok el sıkma yarışı mı kendisini fikirleri ile topluma anlatabilme, toplumla barışabilme çabası mı?
Bu güne kadar pek çok aday gördüm.
Pek çok siyasetçi gördüm.
Pek çoğu ile konuşuyoruz.
İçlerinde en realist, gerçekçi olan isimlerden biriydi Zeki Çakan.
Seçmenin bir bakışından oy verip vermeyeceğini anlardı.
Şimdikiler!
Kanımca gerçekle yüzleşme korkuları nedeniyle gözlerini kapatmayı daha çok tercih ediyorlar.
Sonrasında ise şok oluyorlar.
Üzülüyorlar.
Kırılıyorlar.
Biz doğruları, gördüklerimizi söylediğimizde, yazdığımızda kırılanlar, sandıklar açılınca ne demek istediğimizi daha iyi anlıyor gibi olsalar da bir daha seçime girseler inanın yine benzer şeyleri yapacaklar.
Duymak istedikleri seslerin peşinden gidip yine hayal kırıklıkları yaşayacaklar.
Belediye başkanlarına mesaj var!
Ak Parti’nin merkez, ilçe ve beldelerde düşen oyları gelecek seçimler için çok net bir mesaj.
Bu düşüş yerel seçimleri de mutlaka etkileyecek.
Partinin oyuna sığınmış, onun ötesine geçememiş, parti oyunun üzerine bireysel taban oluşturamamış, millete yalan söylemiş, en önemlisi başında olduğu belediyeyi – personeli yönetememiş, çok iyi işler yapılmış olsa bile en iyi reklamın samimiyet olduğunu unutmuş, güç zehirlenmesine yenilmiş isimlerin işi zor.
Açık ve net.
Bu seçimle birlikte yerel seçim dönemi başlar.
Bu saatten sonra kim kendisini toplar kim şarampolden uçar bilemem!
En iyi kendileri bilir!
Nasıl başardın Çolakoğlu!
Ak Parti Milletvekili Ahmet Çolakoğlu yeniden listenin üçüncü sırasından aday gösterilerek hak etmediği, taşıyamadığı bir yere yerleştirilmişti.
En başta yazdık.
“Tıskaoğlu çalışacak Çolakoğlu seçilecek” diye
Hatta gövdesinin yarısının sandıktan Tıskaoğlu’nun itmesi ile çıkabileceğini yazdık.
Ona rağmen Tıskaoğlu Çolakoğlu’ndan birkaç fazla performans harcadı ve Çolakoğlu’nun yeniden seçilmesini sağladı.
Ancak vadide durum perişan.
Çolakoğlu’nun pek çok köyde kovulmaktan beter edildiği biliniyordu.
Vadinin iki çocuğu el ele seçim çalışmalarına katılırken Tıskaoğlu’nun tüm çabalarına karşılık Çolakoğlu’nun düşürdüğü oylar yüzde 9’de frenlenebildi.
Devrek – Gökçebey’de de sert düşüş var.
Kabul etmek gerekir ki nedenlerinden biri de Özcan Ulupınar.
Davet et Ankara’ya!
Sonra aday yapma.
Milletvekilliği döneminde halkın derdinden çok kendi ticari işlerine zaman ayırdığı, muhtarlarla arazi işleri herkes tarafından konuşulan Çolakoğlu’na şunu sormak lazım.
Cücük kadar Çaycuma’da partinin oyunu rekor bir rakamla bu kadar düşürmeyi nasıl başardınız?
Hem de Filyos Projesi’ne ve Doğalgaz’a rağmen!
Hem de CHP’nin vadiden adayı olmamasına rağmen.
Bir de şeyin muhtarı ile diğer şeyin muhtarı mobilya fiyatlarında bahar kampanyası olup olmadığını soruyor!
Cumhurbaşkanı’na da mektup yazacaklarmış!
CHP'de rezil günler!
Zonguldak’ta CHP’liler alınan seçim sonuçları ile şokta?
Neden şaşırıyorsunuz ki!
İnsanların sebebine kaçınız indiniz?
Ne örgütünüz var.
Ne il başkanınız.
Ne de bir ikisi dışında ilçe başkanınız.
Vadide adayınız yok.
Üçüncü sıranız ithal.
Adaylarınız bile sahada yoktu ki.
Birkaç gezi ve göstermelik algı çalışması dışında yoktular.
Sosyal medyadan sallamakla olmuyor ki bu işler.
İlçe başkanın aday olamadım diye tatile gitmiş.
Sonra Atatürk’ü ağzından düşürmez!
Kimseye kızmayın da önce kendinize bir bakın!
İnsanlar size rağmen oy verdiler!