Şehrazat
Bir varmış bir yokmuş
Evvel zaman içinde kalbur saman içinde
Develer tellal pireler berber iken
Ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken
Az gittim uz gittim
Dere tepe düz gittim.
Arapların Hüseyin’e
Gürcülerin ordu köyünden
Osman ustanın güzeller güzeli kızını gelin etmişler,
…..
Annemin Sinop’tan Gümenüz’e uzanan hikayesi.
Annem genç yaşta güzelliği kadar
Becerisi ile
Çalışkanlığı, merhameti,
Büyüklerine saygısı
Küçüklerine sevgisi ile tanınmış Gümenüzde.
………
Anadan babadan tarım ve hayvancılık ezberi olan annem
Sadece tarım bulunan yeni ailesinde eksik kalmış.
Bol arazisi bulunan babamın ailesi hayvancılığa girişmemişler.
Hasat sonrası boş kalan araziler otlatmaya çok müsaitmiş oysa.
Buğday hasatı sonrası da saman mevcut.
Ama hayvancılık yok.
…
Erkek kardeşlerimin sünnet düğününde dedem
Dişi bir buzağı hediye etmiş anneme.
Anneme dördüncü bir evlat olmuş buzağı.
Bizimle birlikte büyümüş,
Tohumlanmış,
Doğurmuş ve süt vermeye başlamış
Evimizin beti bereketi gelmiş.
Kaynamış sütler, yoğurtlar, yayık tereyağları, sütlü tatlılar
Dolmuş taşmış evin ihtiyacından fazla
Akrabalara komşulara vermeye başlamış anacaağzım.
…….
Gümenüz’ün masalcı annesi olan annem
Artık sütannesi olmuş.
Birken iki daha sonra üç ineğimiz.
Dolmuş, taşmış sütlerimiz
Sekiz kişi oturduğumuz masa on kişi olmuş.
Hayvanların derdi ailenin derdi
Beti bereketi olmuş.
Tüm aile artık hayvanlardan da sorumlu olmuş.
Annem hayvanların ahır bakımı ile sorumlu iken
Abim araziye otlatmaya getirme götürmeden,
Babaannem sütün işlenmesinden sorumlu olmuş,
Bense dedemin rakı şişelerini temizleyip
Komşulara ve yazlıkçılara süt satmaya başlamıştım
…
İşte hayvancılık hikayem 8-10 yaşlarımdan
Ticaretimde o yıllardan.
Sabrım mücadelemin tohumları da o yıllardan.
Abim ile bir araya geldiğimizde o günleri
Anar ve gülüşürüz.
Babaannem abime görev verirmiş,
-Engin sarı kızı al geze geze git otlağa bağla,
Abim anlatır;
-İnek arkada ben önde, yazlık yerde gezegeze
Evet geze geze, güle oynaya, doya doya…
…
Mahallenin masalcısı annem
Bütün mahalle bütün kuzenlerin ağzının içine bakar,
Peşinde dolanırdık otursa da anlatsa diye,
Bazan tütün dizerken
Bazen uzun kış gecelerinde anlatır anlatırdı.
Biterdi yalvarırdık tekrar anlat diye,
Binlerce anlatmıştır birbirine hiç benzemeyen masalları.
Anlatır, anlattırır, bir de soru sorar bilenleri ödüllendirdi.
Onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevitine.
……
Eğitim metotlarında en etkili öğrenme şeklidir;
Yaparak yaşayarak öğrenme:
Besleyerek, tadarak, sağarak, satarak
Öğrendik hayvancılığı, ticareti, bereketi.
Dinleyerek, anlatarak öğrendik konuşmayı.
Ruhları şad olsun büyüklerimizin.
Allah razı olsun.
Onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevitine.
