Zonguldak Belediyesi çalışanı Ali Bora Amasralı'nın; 
“Şöyle bir sahil havası alayım diye kordon boyuna gittim oralarda dolaşırken yemek kuyruğuna denk geldim. Çok güzel bir hizmet ama dar gelirliler için yapılmış. Baktım tanıdık simalara denk geldim; arkadaş senin ne işin var orada! Halin vaktin yerinde esnafsın, avukatsın, TTK'da çalışıyorsun. Garibanın, öğrencinin hakkına giriyorsun. Ayıplıyorum seni be kardeşim” paylaşımı haber oldu.
Gün boyu da tartışıldı.
Amasralı, bugüne kadar zenginden alıp fakirlere dağıtan yönleri ile de bildiğimiz, takdir ettiğimiz, sevdiğimiz bir isim.
Keşke daha fazla imkanlara sahip olsa.
Paylaşımına gelince haklı haklı olmasına da eksik kalan tarafları var.
Senin partinin ilçe başkanı orada gidip yemek yerse herkes gelir.
Ayrıca özellikle genç veya yaşı ilerlemiş pek çok avukat bürosunun kirasını veremeyecek durumda.
Esnaf derseniz zaten pek çoğu günü kurtarma derdinde iş yapamaz durumda.
Esnaf kirasını, vergisini, belediyenin yüksek fahiş su- katı atık parasını ödemekte zorlandığı için bir kap sulu yemeğe muhtaç.
Hatta bazı lokantacılar bile; “Kent lokantası ile bizim işler bıçak gibi kesildi” diyerek Kent Lokantası’na gitmeyi düşünüyor.
Memur derseniz zaten durumu ortada.
TTK çalışanı iyi alıyor gibi ama bazıları çoluk çocuk, kira, kredi derken icralık ‘benim neyim eksik” diyebilir.
Bir de Tahsin Başkan’ın arkadaşları var ki mahalleden, okuldan, akraba-i taallukatından.
Cebinde akrep olan belediye meclis üyelerinin bile; “Git orada benden bir yemek ye” dediğini biliyoruz.
Caddelerde dolaşırken canı sıkıldığı için; “Tahsin Başkan’ın bir yemeğini yiyelim” diye gelenler de var.
Sonuçta kızma Amasralı kardeşim.
Mesela Halil Posbıyık ve Bülent Kantarcı bu işlere neden girmedi?
Mesela Altuğ Dökmeci Kozlu’da neden böyle bir kent lokantası açmıyor?
Ayıp değil mi?
Bir bilen var mı?
Bir sormak lazım!
Tahsin Başkan madem bu işe soyundu o zaman ya kapasiteyi arttırmalı, ya farklı bölgelere yenisini açmalı.
Mesela Soğuksu’da, Acılık’ta Zonguldak Belediyesi karşısına yeni kent lokantaları şart!
Bitiyoruz şu düştüğümüz, düşürüldüğümüz ironik, ikonik, komik, trajikomik hallerimize!
Erhal Koltuk hocamızdan bu konuda bir tiyatro oyunu sahnelemesini bekliyoruz!

15 sene yazdığım yer!
Zonguldak Ankara yolu, Zonguldak çıkışında heyelanlı yerde yapılan aç- kapa tünel için biz de emeği geçenlere teşekkür ediyoruz.
Daha önce Milletvekilimiz, Muammer Avcı ve dün de Ak Parti İl Başkanı Mustafa Çağlayan’ın açıklamaları sonrası yine polemikler, kimi boş muhabbetler dönmeye başladı.
Atilla Öksüz 15 senedir burada ‘aç - kapa tünel yapın. Müteahhitleri zengin etmeyin. İnsanların canını tehlikeye atmayın” diye yazıyor.
Sonunda yapıldı.
Biz yıllardan beri yazarken dönemin valileri, milletvekilleri, iktidar siyasetçileri, muhalefet siyasetçileri, STK’ları susmuştu.
Ben emeği geçenlere teşekkür ediyorum ama kusura bakmazsanız en başta kendime.

Osman’ın koyunu – Sezer’in davarı!
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak Merkez İlçe Başkanı Osman Zaimoğlu, AK Parti Merkez İlçe Başkanı Sezer Köroğlu’nu karşılıklı canlı yayına davet etmiş.
 “Zonguldak’ta hangi platformda olursa olsun karşılıklı canlı yayın yapalım. Kim Zonguldak’a hizmet ediyor görelim. Ak koyun kara koyun belli olsun” demiş.
Tüyü çıkmamış siyasetçi gördü tabi tokatlamaya çalışıyor.
Eksiktir fazladır.
Ama hizmeti takdir etmeyenin hakkı kötektir bu şehirde.
Osman Başkan da biliyor ki her ne kadar eksikler, kayıp yıllar, hatalar olsa da söz konusu hizmet tartışması olduğunda susması gerektiğini.
Yani bu şekilde siyaset tarzı yanlış.
Ve insanlar boş laflara gülüyor.
Kimse inanmıyor.
Mesela Zonguldak Belediyesi!
İnsanların işi Osman’ın koyununu – Sezer’in davarını gütmek değil.
İnsanlarımız her hizmet edene politik kutuplaşmalar nedeniyle oy vermeyebiliyor ama hizmeti de inkar etmiyor.
Pek çok CHP’linin Ak Partili eski Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’ı araması da bu yüzdendir!
Ama her iki isim kabul ederse ben kendilerini bir canlı yayında buluşturabilirim.