Şehir merkezindeki rezillik ortada.
Öyle şeylere para harcıyoruz, öyle büyük yatırımlar alıyoruz ki ama gel görelim bir üst geçit meselesini yüzümüze gözümüze bulaştırıyoruz.
Çünkü hizmet değil siyaset bizi kirletiyor.
Çünkü ortak akıl değil plansızlık bizi öldürüyor.
***
Önceki yazılarda sürece ilişkin pek çok tespitte bulunduk.
Son olarak başkan Tahsin Erdem'in açıklamasında bir detay, bu şehirde yaşayan herkesi yaralayan bir tavır.
Cümle aynen şöyle;
"Karayolları Bölge Müdürlüğü ile asansörlü ve yürüyen merdivenli üst geçit yapımı konusunda yapılan görüşmelerde teknik bazı uyuşmazlıkların yaşandığını kamuoyuyla açıkça paylaşmak isteriz. Bu sorun, bir inat meselesi değil; teknik, idari ve mali unsurları içeren bir konudur. Karayolları ağına dâhil olan çevre yoluna yapılması gündemde olan üst geçitlerin yapım maliyetleri Karayolları tarafından karşılanmasına rağmen, yürüyen merdivenlerin yapımı ile üst geçitlerin bakım, onarım ve işletme maliyetlerinin belediyemiz tarafından karşılanması beklenmektedir. Mevcut ekonomik koşullar altında, belediyemizin bu maliyetleri karşılaması mümkün olmadığından taraflara bu durum bildirilmiş ve ortak bir çözüm arayışına girilmiştir"
***
Zonguldak Belediyesi'nden yapılan açıklama olarak paylaşılan bu açıklamanın altında Tahsin başkanın imzasının olmaması çok manidar.
Karşıysanız karşısınızdır. Teknik olarak yanlış bulduğunuzu izah eder, çıkar kendi adınızla konuşursunuz.
Ne yani başka biri mi yaptı isimsiz açıklamayı Zonguldak Belediyesi'nden.
Zabıta müdürü mü, temizlik işçisi mi, makam şoförü mü, canı sıkılan sosyal medyacı mı?
***
Ayrıca siz böyle bir açıklama yaparsanız olayın özet cümlesi ; "Mevcut ekonomik koşullar altında, belediyemizin bu maliyetleri karşılaması mümkün değil" dir olur ki bu sözden sonra önünde veya ardında hangi sözün olduğunun çok anlamı kalmaz.
***
Çünkü samimiyetsizliğin düştüğü durum bu kadar iyi özetlenebilir!
***
Çünkü belediyede çalışmadan maaş alan yüzlerce personel varken, aralarında işe yaramayacağı alenen bilindiği halde sürekli personel alırken, sosyal medya ve reklam adına milyonları dökerken, insanların öldüğü bir yerde 'paramız yok' diyorsanız kusura bakmayın buna en çok da sizi buraya getiren partilileriniz ve oy verenler yadırgar! Bunu yapamayacaksanız o zaman niye, neden varsınız?
***
Diğer yandan, daha önce de yazdık. Süreçten ve sonuçtan tek başına kimseyi sorumlu tutmuyoruz. Selim başkanın zamansız inadı, siyasetin ve düzene uyan bürokratların hesapsız, düzene, modaya ayak uyduran çabaları, süreç devam ederken uzayan çalışmalar ve beceriksiz - sorumsuz belediye yönetimi olayların buraya gelmesine neden oldu.
***
Bir iş elbette yanlış olacağına hiç olmasın daha iyidir. Ama sorun bu değil. Sorun niyet! Niyetler!
***
Diğer yandan CHP içinde 'Muharrem başkanı mumla arıyoruz' diyenlerin sayısı hızla artıyor. Muharrem başkan bazı olaylardan ne kadar tepki alsa da, yalnız kalsa da diyalog kapılarını kapatmaz, ekibini dinler, hata yaptıysa geri adım atabilir, insanlara yüksekten bakmaz, üç kuruşluk asansörlü üst geçidin elektrik ve bakım parasını dert etmez, dert etse bile halkın karşısına böyle sözlerle çıkmanın halka, bu seçmene, partisine saygısızlık olduğunu iyi bilirdi. Ve bunları da samimiyetle söylerdi!
***
Karayolları'nın da bu kadar çok harcama yaparken üç kuruşluk üst geçidin buçuk kuruş etmeyecek diğer bakım giderlerini dert etmesi de bu saatten sonra ayıp olur!
***
Özetle şu!
Sizler belki böyle olaylar üzerinden şu parti- bu parti meselesi yapıyor veya yapanların etkisinde kalıyorsunuz ama Zonguldaklı böyle bir saygısızlığı hak etmiyor!
***
Son olarak Zonguldak Belediyesi'ne sesleniyoruz.
Başkan Tahsin Erdem'in bu sorunun çözümü için yapılan toplantıda, Ak Parti İl Başkanı Mustafa Çağlayan ve kurum temsilcilerine posta koyup saygısızca terk ettiğini gösteren görüntüleri yayınlayın!
Başkanımız nasıl posta koymuş hep birlikte izleyelim!