Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde sabaha doğru saat 04.17'de meydana gelen 7.7 büyüklüğündeki deprem  Gaziantep, Malatya, Hatay, Adana, Mersin, Osmaniye, Adıyaman, Şanlıurfa, Diyarbakır gibi birçok ilde hissedildi. Yaşanan felaketin ardından çok sayıda büyük artçı sarsıntı gerçekleşirken saat 13.24'te Elbistan’da 7.6 şiddetindeki ikinci bir deprem meydana geldi. Yaşamını yitiren bireylerin ailelerine başsağlığı, yaralılara geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

7-4-luk-deprem-10-kentimizde-yikima-neden-oldu-15610044_270_m

Televizyonlardan ve çeşitli sosyal medya platformlarından takip ettiğimiz süreçte bizleri yaralayan birçok olumsuz görselle karşı karşıya kalıyoruz. Yetişkinlerin yanı sıra çocukların da bu noktada gözlemci ya da afetzede olduğunu hatırlatmakta fayda görüyorum. Yaşanan şiddetli afetlerin ciddi bir travma etkisinin olduğunu unutmamakta fayda var. Travmatize eden durum aynı zamanda toplumsal bir kaybı içerdiği için sadece depremi yaşayanlar değil evlerimizde televizyonlardan ya da dünyanın başka bir noktasında sosyal medyadan bilgi sahibi oluyor olmamız da bizleri olumsuz yönde etkileyebilir.  Biz ruh sağlığı profesyonellerinin “İkincil Travma” olarak ifade ettiği; “Tavmatik olaya doğrudan maruz kalan değil olaya şahit olan ya da yazılı ve görsel basın aracılığı ile izleyen kişilerin travmatize olması” durumu da kişiler üzerinde ciddi etkiler bırakabilmektedir.

Afet sonrasında vermiş olduğumuz tepkilerin “Anormal bir duruma vermiş olduğumuz normal tepkiler” olduğunu unutmamamız gerekiyor. Bu süreci psikolojik olarak en az hasarla atlatabilmek için öncelikle kendimize zaman tanımalı ve yaşananları kabul etmek için zihnimize fırsat vermeliyiz. Afet bölgelerinde destekte bulunmak isteyen bireylerin öncelikle kendi psikolojik sağlamlıklarını gözden geçirmesi faydalı olacaktır. Aksi taktirde yardım etmek isterken daha büyük zararlara yol açılabilir. Bu noktada öncesinde benzer olumsuz yaşam deneyimlerine sahip olan ve zaman zaman etkisini hissetmeye devam eden bireylerin sahada aktif rol almaması her iki taraf için de faydalı olacaktır. Bireysel hareket etmek yerine daha kollektif çalışmalarda bulunmak bu süreç için oldukça kıymetlidir. Çeşitli Sivil Toplum Kuruluşlarıyla yapılacak gönüllülük faaliyetlerinin daha koordineli ilerlemesi, bölgede herhangi bir karışıklılığın çıkmaması noktasında destekleyici olacaktır.

Bu süreçte çocuklarımızı unutmamalı, onlara yaşanan afetin neden ve sonuçlarını onların yaşlarına göre açıklamalıyız. Birlikte deprem çantası hazırlamak, hazırlarken hangi eşyayı ne için koyduğumuzu anlatmak yaşanacak olası bir olumsuzluğa karşı onları hazırlayacak olup süreci daha bilinçli ve farkında geçirmelerini sağlayacaktır.

7-4-luk-deprem-10-kentimizde-yikima-neden-oldu-15610044_9088_m

Çocuklarımızı bu süre zarfında yazılı ve görsel medyada afete dair olumsuz içeriklerden uzak tutmalı yanlarında konuştuğumuz şeylere ve kullandığımız ifadelere dikkat etmeliyiz.

Yaşanan afet sonrasında çeşitli davranışlar geliştirebilirsiniz. Bunlara örnek olarak;

- Uyku problemi yaşayabilir,

- Ağrı, bulantı, uyuşukluk gibi bedensel şikayetleriniz oluşabilir,

- Korku, endişe, panik ve suçluluk duyguları hissedebilirsiniz,

- Şok ve inkar halinde olabilirsiniz,

-Sürekli depreme dair bilgi alma ya da verme eğiliminde olabilirsiniz,

- İştahsızlık, halsizlik ve yorgunluk hissedebilirsiniz,

- Seslere karşı aşırı duyarlı olabilir en küçük sese irkilebilirsiniz,

- Sürekli internetten son depremleri kontrol edebilirsiniz,

- Evde otururken avize ve aynaları izleyebilirsiniz.

- Aşırı halsiz olabileceğiniz gibi kontrol edemediğiniz enerji atakları hissedebilirsiniz.

Bütün bunların yaşanan afet sonucunda verilen doğal tepkiler olduğunu unutmayın. Zihnimiz ve bedenimiz zamanla normal sürecine dönecektir. Buna izin vermeli ve duygularınızı bastırmamalı ya da ertelememelisiniz. Üç ayı geçen sürede benzer şikayetleriniz devam ediyorsa psikolog ya da psikiyatristten profesyonel bir destek alabilir, EMDR Terapisinden faydalanabilirsiniz.

 Son olarak; medyada asılsız ve kaynağı belli olmayan bilgileri paylaşmaktan kaçınmalı toplumun psikolojik sağlığını gözeterek bir vatandaş olarak hassasiyetle üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmemiz gerektiğini belirtmek istiyorum.