Hayatta, siyasette, meslekte, ticarette bazı hastalıklar vardır.
Kronikleşir.
Kalıcı hale gelir.
Ve kangren olmuş uzuvlar kesilmediği içinde sorunlar uzadıkça uzar.
Aynı sorunlar beraberinde başka sorunlara neden olur.
Hastalık sokaklardan, insanlardan başka insanlara bulaşır.
Bugün Zonguldak’ın nesini tartışıyorsak aslında çözümü kendi içinde.
Yıllardır tribün şovlarının, politik inatlaşma ve kutuplaştırmaların bu şehre, şehir insanına ve kentin geleceğine insanına bir şey kazandırmadığını gördük.
Ama öyle bir hastalık hali ki hastalıklı düşüncelerle aynı hastalıklara çare bulmaya çalışıyoruz.
Her anlamda eriyen bir kent Zonguldak.
Ekonomiden sosyal yaşama, kültürden, turizmden sanata, eğitimden hizmet kalitesine kadar her yerde ciddi sorunlar var.
Ve biz deli gibi yıllardır aynı sorunları aynı beyinlerle konuşuyoruz.
Sonuç malum.
Bugün Zonguldak’ın her köşesinde birbirinin yakasına yapışmak için çırpınan insanlar var.
Önceden olduğu gibi yani.
Tıp ve bilim insanları her hastalığa bir isim koyuyor.
MR çekiyor.
Film çekiyor ama bu şehirde oynamadan çekmeleri mümkün değil!
Muhtemelen yukarıda yazdıklarımızı da Zonguldak hastalığı gibi yorumlamak mümkün!
Yapmayın etmeyin!
Zonguldak’ta her doğru dokunuş bu şehrin geleceğine olumlu bir dokunuş olur.
Yöneticilerin, atanmış ve seçilmişlerin birinci görevi de galiba en doğrusunu aramak olmalı.
Bahsettiğimiz konu BEUN ile Öğretmenevi arasında bulunan ve yıkılan öğrenci yurtlarıyla ilgili.
İlk günden beri söylüyoruz.
Üniversitenin genişleme alanı ve kampüs oluşumu için buraya ihtiyaç var.
Yer Spor Bakanlığı’nın.
Yurt binasını ki yurtların son durumu da incelendikten sonra başka yere de yapılabilir.
Ama siz kampüs içinde, üniversitenin gelişimi için hayati olan bir yere yurt yaparsanız ihanet edersiniz.
Bu sorunu çözebilecek güce sahip pek çok isim var.
En başta Sayın Valimiz Osman Hacıbektaşoğlu, Sayın iktidar partisi milletvekillerimiz Muammer Avcı, Ahmet Çolakoğlu ve Saffet Bozkurt.
Ak Parti’nin sayın İl Başkanı Mustafa Çağlayan.
Sonuçta orasını kimse alıp evine götürmeyecek ve bu şehir için önemli bir kazanım olacakken işi bu kadar uzatıp çözümsüzlüğe sürüklemenin bir anlamı yok.
Spor İl Müdürü kardeşimiz de kahraman olmaya çalışmasın.
Zonguldak geçmişte bu hataları çok yaptı daha fazlasına tahammülümüz yok.
Sonunda bizim de başımıza geldi!
Geçmişte çok yazdığımız bir konu bu sefer döndü durdu bizi buldu.
Fener’de yapılan U11, U12 ve U13 futbol maçlarında sık sık sakatlanmalar yaşanıyor.
Eş zamanlı diğer sahalarda yapılan maçlarda da benzer durumlar var.
Elbette insan bizzat yaşayınca konunun ne kadar önemli olduğunu daha iyi anlıyor.
Sarayspor ile Karaelmas Akademi arasında Salı günü yapılan maçın sonuna doğru oğlum Çınar'ın yüzüne – gözüne gelen çok sert tekme bu acı gerçeği bir kez daha hatırlattı bize.
Oysaki birkaç hafta öncesinde bir başka çocuğumuzun kale direğine çarptığı zaman da yaşamıştık benzer duyguyu.
Kenardan koşan amcalar ve buz torbaları tek kurtarıcı maalesef.
Çok daha ötesi bir durum olursa eyvah.
Bir taraftan sahaya koşarken sanırım kadın hakemin; “Ambulans yok mu?” sözleri pek çok şeyi özetliyordu.
Zonguldak’ta böylesi spor etkinliklerinde yıllardır yapılan ihmal ve tedbirsizliklerden biridir bu ambulans olayı.
Bazen saniyelerle yarışın ne kadar önemli olduğunu bildiğimiz halde tedbir alınmaz.
Sağlık Müdürlüğü tahsis etmiyorsa da bu organizasyonları yapan kurumların sağlık kuruluşları ile hizmet alımı anlaşması yapması çok da zor olmasa gerek.
Sonuçta bu çocuklar hepimizin ve kol – bacak kırılmaları dışında çok daha ciddi durumlar yaşanma ihtimali her zaman var.
Mesela bu da bir sorun.
Ama biz soruna sahip çıkmıyor veya bazı idarecilerin keyfine bırakıyoruz.
Zonguldak Valimiz ve her gün boy gösteren siyasetçilerimiz bu ambulansların bir zorunluluk olduğunu neden görmezden gelir.
Oğlumuz çok şükür iyi. Olayın yaşandığı an bizi fazlasıyla korkuttu.
Bu süreçte ilk andan itibaren yakın ilgilerini eksik etmeyen BEUN Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Burak Bahadır, Prof. Dr. Murat Songür, Prof. Dr. Eksal Kargı, Doç. Dr. Emrah Keskin, Dr. Numan Küçük ile Acil Servis, Göz ve Plastik Cerrahi servisi doktor ve çalışanları ile Sarayspor Ailesi’ne yürekten teşekkür ediyoruz.