Yerel seçim dönemine yaklaşmaya başladık, aday adaylık başvuruları yapılıyor ve ortalık hafiften alev almaya başladı.

Ama eski dönemler kadar hareketlilik şimdilik yok, önceleri ondan fazla adayı çıkan yerlerde iki-üç anca çıkıyor. Hem de öyle böyle iki – üç aday adayı değil?

Şirazesi kaydı artık siyasetin, aday olmayı düşünen – aklından geçirene ilk sorulan soru:

“ Paran / parası var mı? “

Nedir, neler yapar – nasıl birisi, vaatleri nedir falan yalan oldu;

Parası var mı? Arkasında paralı kim var?

Ne yazık ki para odaklı bir yol aldı yeni siyaset!

Yeterlilik – kabul görme sebebi oldu “ PARA “.

Neredeyse kimse bu aday neler yapar – ne yapmayı düşünür,

Eğitimi var mı – bu işe yetkin mi diye sormaz olmuş.

Şimdi ikinci soruya gelelim;

Ne kadar parası var?

Abicim, böyle siyaset olur mu demeyen de azımsanamayacak kadar çok;

Çoluğunu – çocuğunu, çevresini – yaşadığı coğrafyayı düşünmek ne yazık ki yok.

Cebini ve cüzdanını düşünerek nasıl başarılı olacağız?

Ama sorduğun zaman da memleket diyorlar ne hikmetse.

Parası olan – miktarı daha fazla olan daha çok mu seviyor memleketi bileniyorum ama önceleri parayı veren sadece düdüğü çalıyordu,

Şimdiler de parası olan düdüğün ötüp ötmeyeceğine  - nerede – ne kadar süre öteceğine kadar karar veriyor – onlar ne isterse o oluyor.

Bu küçücük coğrafyalarda bile ne yazık ki bu hale gelmiş durumda!

Bir de bir yerlere – bir güce sırt dayayıp hareket edenler var, o da bambaşka bir konu.

Eee neler olacak bakalım?

Çok zaman kalmadı ama ben yeni siyaseti sevemedim.

Parası olan – sırtını bir yere dayayan – onun/bunun sermayenin adayı olup bir seçim içinde bulunmak inanın insanın midesini bulandırıyor.

Biliyorum hayal kuruyorum; keşke,

Aklın – bilimin – sanatın – düşüncelerin ve hatta hayallerin yarıştığı bir seçim olsa,

Sermayenin adayı değil - vatandaşın adayı, sermayenin istekleri odaklı değil vatandaşın dertlerine kulak verilen bir yarış olsa,

Kutuplaştırılan değil birleştiren birlik beraberlik sunan bir ahenk olsa,

Tehdit – korku – beklenti – çıkar – sermaye değil de vicdan – vefa – çocuklar – gençler – memleket – gelecek - liyakat konu olsa seçimlere,

Keşke…

Aklıma Kafka’nın sözleri geldi;

“ Beyinlerimiz savaşsın isterdim ama görüyorum ki silahsızsınız. “

Rabbim vicdan rahatlığıyla – kimsenin hakkına girmeden,

Memleketi – çocuklarımızı – gençlerimizi – kadınlarımızı – sokak hayvanlarını, geleceğimizi düşünerek,

Aday olmayı / seçim yapmayı nasip etsin inşallah.

Sevgi ve Saygılarımla.