Gazete Duvar'ın haberine göre, 

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessesesine ait maden ocağında 14 Ekim 2022’de meydana gelen ve 43 işçinin hayatını kaybettiği davanın ilk duruşması ikinci gününde devam ediyor. Davanın ikinci gününe, tutuklu sanık Cihat Özdemir'in avukatının savunmasıyla başlandı. 

Madenin müessese müdürü Özdemir'in avukat Miraç Yıldız, sorumluluğun Türkiye Taşkömürü Kurumu'nda olduğunu belirterek, "Müvekkilim yalnızca müessese müdürüdür, malzemelerin eksik, kalitesiz olması TTK Genel Müdürlüğü'nün sorumluluğudur" dedi.

Avukat Yıldız ayrıca, şunları söyledi:

"Personel alımı veya seçiminde de müvekkilin dahli yoktur, KPSS ve diğer sınavlarla atanıyorlar. Altındakiler ise İŞKUR’daki kura ile seçiliyorlar. 2021’de kurum 46 kere denetlendi, kazadan 1 hafta önce de ÇSGB tarafından denetlendi ve çalışmayı durduracak bir eksiklik görmemişler."

Eski İşletme Müdürü Selçuk Ekmekçi'nin sorgusu başladığı sırada avukatı Çağla Dursun söz alarak "Burası siyaset arenası değil" ifadelerini kullandı. Dursun'un sözleri üzerine salonda gerginlik çıktı. Mahkeme Başkanı salona çevik kuvvet ekibini davet etti. Tansiyonun düşmesinin ardından duruşmaya devam edildi.

'KAÇAK ÇALIŞMA YOKTU' YANITI

Ekmekçi, sorgusu sırasında avukat Derviş Emre Aydın'ın maden içindeki bir bölgede kaçak üretim yapıldığına yönelik sorusuna, "TTK Genel Müdürü'nün de bilgisi vardı oradan kömür çıkartıldığından" yanıtını verdi. Avukat Aydın, "Kaçak çalışmadan genel müdürün de bilgisi var mıydı?" diye sorunca, Ekmekçi bu kez çelişkili yanıt vererek "Kaçak çalışma yoktu" dedi.

Aydın, Ekmekçi'yle birlikte madenin müessese müdürü Cihat Özdemir'e de aynı soruyu yöneltti. Özdemir de proje dışı kömürün TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu'nun bilgisi dahilinde çıkarıldığını ifade etti.

'YALAN SÖYLÜYOR, İDDİA DOĞRU'

Ekmekçi'nin sorgusu, avukat Evren İşler'in sorularıyla devam etti. İşler, "Amasra'da herkes, kaçak üretim sonucu çıkarılan kömürün Bartın Valiliği tarafından yardım amacıyla dağıtıldığını söylüyor. Bu iddia doğru mu?" diye sordu. Ekmekçi "Bilmiyorum, ocağın önüne yığılan kömürler paketlenmedi" yanıtını verdi. O sırada salonda bulunan madenci yakınları "Yalan söylüyor, iddia doğru" diyerek tepki gösterdi. Mahkeme başkanı, İşler'in sorusuna, "Aynı şeyleri sormayın" diyerek müdahale etti.

Ekmekçi, sorgusu sırasında TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu'nu suçlayarak, "Müessese müdür yardımcılığı pozisyonu iki yıldır genel müdürümüz tarafından doldurulmadığı için inanılmaz bir iş yoğunluğum vardı" diye konuştu.

Ekmekçi ayrıca bir soru üzerine "Patlamanın olduğu vardiyada gaz izleme istasyonunda tek kişi çalıştığını bilmiyordum. Koordinasyonu bana bağlı değildi. Her şeyi denetlersem işletme müdürlüğü değil müfettişlik yapmam gerekirdi" yanıtını verdi.

Duruşma, verilen aranın ardından Selçuk Ekmekçi'nin sorgusuyla başladı.

Söz alan Ekmekçi'nin avukatı Çağla Dursun, "Sanık avukatları değil sarayın avukatları denilmiş. Bu etik değil, mesleğimizi icra ediyoruz. İsim vererek söylesinler ki biz de gereğini yapalım" dedi.

Ekmekçi, madencilerin kullanacağı maskelerin kullanma eğitiminin neden pimi çekilmiş olarak yaptırıldığına yönelik soruyu ise "Maskelerin maliyetleri çok fazla. Tanesi 2 bin 500 3 bin lira civarındadır. İşletmemize gelen maske, işci sayısı kadardır" diyerek yanıtladı. Patlamadan yaralı kurtulan bazı işçiler, verdikleri ifadelerde maskelerin pimini açamadıkları için kullanamadıklarını belirtmişti.

Ekmekçi'ye, sorgusunun bitmesinin ardından bugünkü duruşma için son sözü soruldu. Ekmekçi, "Kendim de bir maden şehidinin çocuğuyum. Görevlerimi eksiksiz olarak yerine getirdim" ifadelerini kullandı.

'BENİM SORUMLULUĞUMDA DEĞİL'

Ekmekçi'nin ardından madenin iş sağlığı ve güvenliği başmühendisi Volkan Soylu'nun savunması başladı.

Soylu, madendeki görevini ve iş tanımını anlattıktan sonra, "Evet, gaz izleme sensörlerinin takibi, gazın yükselmesi halinde madeni tahliye gibi konular benim sorumluluğumda. Ama olay, patlamayla meydana geldi, bu benim sorumluluk alanımda değildir. Burada sorumluluk ATİM yönetimindedir. Ben yönetici değilim" dedi.

Mahkeme başkanı, "İş güvenliği eğitimi sence büyük eksiklik değil mi?" diye sordu. Soylu, "Ben bu eğitimin teorik olarak yürütülmesinin doğru olduğunu düşünmüyorum. Uygulamalı olması gerekiyor" sözleriyle yanıt verdi.

Volkan Soylu, iş güvenliği eğitimlerinde madencilere çeşitli animasyonlar izlettiğini ifade ederek, "Ankara'ya gittiğimde Enerji Bakanlığı'na bu yöntemin çok faydalı olduğunu söyledim. Bakanlık yetkilileri de bu yönde bir çalışma yapıldığını belirttiler" diye konuştu.

Soylu'dan önce sorgulanan işletme müdürü Selçuk Ekmekçi, madendeki gaz sensörlerinin konumlarının doğru olduğunu söylemişti. Soylu ise, patlamanın olduğu düşünülen bölgeye yakın bir konumda olduğu belirtilen sensör için, "27 numaralı metan sensörünün hatalı olduğunu söyleyebilirim" dedi.

Volkan Soylu'nun sorgusunun ardından duruşma sona erdi. Dava yarın, tutuklu sanık Mehmet Tural'ın savunması ve sorgusuyla devam edecek.

Duruşmanın bitiminde madenci yakınları işletme müdürü Selçuk Ekmekçi'ye tepki gösterdi. Bu sırada Ekmekçi'nin avukatı Çağla Dursun, patlamada oğlunu kaybeden bir anneye "Başınıza gelenleri haketmişsinizdir" dedi. Bu sözler üzerine duruşma salonunda gerginlik çıktı.

8'İ TUTUKLU 23 SANIĞIN YARGILANDIĞI DAVA

Bartın Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada sanıklardan 4'ü, olası kastla öldürme suçundan bin 80 yıla kadar, 4'ü tutuklu 19 sanık ise bilinçli taksirle öldürme suçundan 18 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.