Güncel olaylar üzerinden dikkat çeken konulardan biri de yağmur duası etkinlikleriydi.
Politik tartışmaların da merkezine oturan yağmur duası tartışmalarına farklı yönlerden bakabiliriz.
Yüce Allah’ın verdiği aklı kullanmayıp iş işten geçtikten sonra; “Kurtar bizi” diye yalvaran kullarız.
Yazarımız Kenan Tunç da söz konusu yağmur duası üzerinden kaleme aldığı yazısında düşüncelerini paylaştı.
Diyanet’in yağmur duası ile ilgili bu organizasyonlarının ardından bazı sorular akla geliyor.
Mesela Diyanet İşleri Başkanlığı;
Onca ağaç katliamı olurken neden duaya çıkmaz?
Dereler, tarım alanları talan edilirken neden vaaz vermez?
Kıyılar, sahiller para babalarına peşkeş çekilirken neden hutbeye çıkmaz?
Midesine kuru ekmek gidenleri tok sayanlar siyasi üniformalar altına saklanırken mesela neden bir imam kardeşimiz; “Böylesi zengin bir ülkede insanlar bir eline iş diğerine aş yazarak intihar ediyorsa yazıklar olsun bizim insanlığımıza” diyemez?
Mesela politikanın neresinde olursak olalım biat kültürünün liyakattan üstün tutulmasının Allah katında ne kadar kötü bir davranış olduğunu anlatan bir imam neden çıkmaz?
Buradan Kenan Bey'e de pas atmış olayım.
Bu işi bir de Bayram Tomakin’den okumak isteriz.
Mesela israf haram ise din pazarlayan tarikatların lüks yaşamına neden kimse dil uzatamaz?
Bu tarikat evlerinde çocuklara tecavüz edenlere beddua etmek için neden meydanlara çıkıp beddua edilmez?
Örnekler saymakla bitmez.

Kampanya güzel ama yetersiz!
Ereğli ve Alaplı TSO pandemi nedeniyle yerli esnaftan alışveriş yapılması için bir çağrı yapmışlar.
Doğrudur.
Geç bile kaldılar.
TSO’ların bu çağrısı daha çok internetten alışverişe yönelen vatandaşlara yönelik.
Günlerdir yaptığımız çağrı ile örtüşen bir davranış.
Kendilerine teşekkür ediyorum.
Ama yetersiz.
Çağrımızı yineliyoruz.
Öncelikle Zonguldak’ın yerel markalarını tanıyalım.
Yerel marketleri bilelim.
Her alanda Zonguldak’ın bazı markaları var.
Bu markaları tanır, sahip çıkarsak bu şehir kazanır.
Mesela belediyeler, kurumlar ve işletmeler mal ve ürün tedariği için önceliklerini Zonguldak’taki firmalara verebilirse bazı şeyler değişmeye başlar.
Bunun için kararlı ve kalıcı bir organizasyon şart.


Yolu olmayan proje!
Endüstri sahasında hummalı çalışma var.
Tartışmalar devam ederken projeler de hızlanmış durumda.
Bir eksikle.
Filyos’a liman yapıldı ama yolu unutuldu.
Bartın yönünden gelen yol hızla yapılırken Çaycuma ve Zonguldak yönünden gelen yolarla ilgili tek çalışma yok.
Bu projelerin eş zamanlı yürütülmesi gerekiyordu.
Filyos’a doğrudan bir yol projesi var.
Bütçesi de 500 milyona yakın.
Bu gidişle hayata geçmesi seneler alabilir.
Milletvekili Ahmet Çolakoğlu konuyla yakından ilgileniyor ama yeterli gelmiyor olsa gerek.
Bu durumun Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hızlıca iletilmesi gerekecek.
Bir kez daha gördüm ki aslında tüm sorun bizde!
Yani basında.

Teşekkürler Aydın Ergenç
Dün burada çaresiz bir babanın mesajından yola çıkarak eleştirel bir yazı paylaşmıştım.
Yaşadıklarımı da kısmen aktarmıştım.
Türk Kızılay’ı Zonguldak Şube Başkanı Aydın Ergenç aradı.
Olayı anlattım.
Sağ olsun.
Hem kendisine hem de kurumun kimliğine yakışan bir yaklaşım gösterdi.
Allah razı olsun.
Teşekkürler Aydın Başkan.