Bugünlerde müzikseverlerin
pek çok isimle tanıştığı
Türk pop müziğinde
90 lar olarak bilinen,
yıllara ait bir şarkı
dolandı dilime.
Nazan Öncel’in seslendirdiği
şarkının nakaratı şöyle;
“Aynı nakarat
hep aynı, aynı.
Yarısı bayat
hep aynı, aynı.
Yarısı hayat
Aynı nakarat.
Anlat, anlat.”
Çocukluğu veya gençliği
bu döneme rast gelenler
hatırlayacaktır bu şarkıyı.
Şarkının sözlerine bakınca
ne kadar da hayatın içinde
değil mi?
Günler, aylar
Yıllar geçiyor.
Ne değişiyor
Hiç birşey
“Hep aynı nakarat
Anlat anlat“
Anlatalım bakalım.
İsrail Terörü aynı
Arap Devletlerin sessizliği
Avrupa’nın Amerika’nın
ikiyüzlü tavrı.
UNESCO’ nun
BM’ nin
sözde Barış çağrıları.
Aynı.
Enflasyon canavarı.
Geçim derdi.
Trafik çilesi.
Siyaset.
İşsizlik.
Aynı.
Öğrencinin,
Emeklinin,
Memurun,
İşçinin,
derdi.
Aynı.
Karaborsacılar,
Dolandırıcılar,
Cinayetler,
Çeteler,
Aynı.
Mahallede muhtar,
Partide milletvekili,
Sendikada başkan,
Aynı.
Siyasetçi değişse
Siyaset değişmiyor
Milletvekili değişse
Şehre gelen hizmet.
İsimler değişse
roller değişmiyor.
Bürokrat değişse
bürokrasi.
“Değişenin içinde
ne çok değişmeyen var “
Ağızlarda aynı sözler
aynı vaadler
Cek! Cak!
Gelen gideni aratmasın
ona da razı millet.
Gazeteler.
Aynı
Sosyal medya.
Aynı
Akşam aç televizyonu
diziler aynı.
Haber bültenlerinde
haberler aynı.
Bu kadar aynı içinde,
Hiç mi değişen yok.
Var tabi ki.
Aynaya bakarsanız
görürsünüz.
Sağlıcakla kalın
Haftanın sözü:
Değişmeyen tek şey, değişimin kendisidir.
(Herakleitos)
