Gün geçmiyor ki bir yobaz fetva vermeye kalkmasın.
Gün geçmiyor ki bir yobaz iğrenç ötesi olguları milli ve manevi bir zorunlulukmuş gibi pazarlamasın.
Bugün siyasette, ilimde, bilimde, üniversitelerde ruh hastalığı tescillenmiş birileri çıkıp yetkilendiriliyor.
Ve iktidar bunlara ses çıkarmıyor.
İktidar bunlara ses çıkarmayarak adeta yüreklendiriyor.
Geçmiş iktidarların yaptığı gibi belki.
Sonuç malum.
En çok zararı yine iktidarlar görüyor!
Toplumda her türlü kamplaşmanın mimarı olan bu tiplere ‘bu bendendir’ ‘bu sendendir’ diye engel olamıyorsak kıyamet asıl o zaman kopar!

Şehitlerimiz…
Memleketi konuşalım, Zonguldak’ı konuşalım derken Suriye hattından gelen acı haberlerle yıkılıyoruz.
Bitmiyor.
Ardı arkası kesilmiyor.
Her defasında yere düşen, gövdesini siper eden bizim evlatlarımız oluyor.
Amerika bizi vuruyor.
Rusya arkadan dolanıyor.
Rejim güçleri arkasına küresel güçleri  alıyor.
Ve sürekli şehitler verirken bizlere hiç bir şey yokmuş gibi yaşamak öğretiliyor!
Daha dün.
Denildi ki; 
“5 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 5 silah arkadaşımız yaralanmıştır”
Ne yazık ki iki satıra sığmayacak kadar büyük acılar bunlar.
Yaşananlar normal değil.
Tüm şehitlerimizin mekanı cennet, ulusumuzun başı sağ olsun.

Gerçek hazineler!
Prof. Dr. Mahmut Özer’in Bülent Ecevit Üniversitesi rektörü olduğu dönemde Zonguldak üzerine araştırmaların yer aldığı kitapların tanıtımları yapılırdı.
Bunların her biri kentin önünü görebilmesi adına önemliydi.
Çok sayıda gazeteci katılırdı.
Ama çoğu zaman o kitapların asıl detayları haberlere yansımaz, kent adına konuşan, siyaset yapan, STK’ları işgal edenler bu kitapların yüzüne bakmazdı.
Uzun bir aradan sonra yeni bir kitap tanıtımına katıldım.
“Yaşayan İnsanlar Hazinesi” 
Bir tarafta Zonguldak’ı markalaştıran sıradan insanların hikayeleri, diğer yandan tükenmek üzere olan mesleklerin son temsilcileri.
Prof. Dr. Mahmut Özer döneminde başlayan projenin finali rektör. Prof. Dr. Mustafa Çufalı’ya nasip oldu. Her iki rektörümüz ile birlikte bu işin asıl mimarları Dr. Öğr. Üyesi Hasan Özer, Doç. Dr. Yücel Namal, Doç. Dr. Gül Banu Duman, araştırma görevlileri Kübra Akgün, Arda Karadavut ve Nagehan Kunduz’e teşekkür ediyoruz. Ve bir özel teşekkür de bu albümde yer alan hazineleri fotoğraflayan bir başka  Öğretim Görevlisi İbrahim Kerem Öztürk’e. Çok değerli bir çalışma. Benzerlerinin artmasını bekliyoruz.