İnsanların sosyal ve siyasal hayatta başarılı olabilmesi için yol haritası oldukça önemlidir. Yol haritasının olmazsa olmazı ise inanmak, adanmak ve hedefe odaklanmaktır. Bunları gerçekleştirmek ise gönül birliği etmiş insanlarla disiplinli bir çalışma gerektirir. 

Özellikle siyaset yol güzergahında alınacak her mesafe çeşitli zorluklara sahne olsa da kader birliği yapmış insanlarla her zorluğun üstesinden gelmek mümkündür. Yeter ki yola çıkılan dava ve uğruna mücadele verilen değerler hak olsun.
 
Siyasette ilerleme ve başarıyı durduran ve hatta gerileten pek çok unsur vardır. Fikir hayatımızın öncülerinden merhum Necip Fazıl Kısakürek bu unsurlardan birine, belki de en önemlisine şu veciz sözüyle dikkat çekmiştir;

“Yola çıktıklarını yolda bulduklarına değişirsen; hem yolunu kaybedersin, hem dostunu!” 

Evet, yola çıktıkları elbette önemlidir insanların. Çünkü yola çıkmak zaten başlı başına bir değer ifade etmektedir. Bu yolda ilk olmak ve ilklerle yola çıkmak ise değeri kelimelerle ifade edilemeyecek kadar kıymetlidir. 

Siyasette nice zoluklarla alınan başarı ivmesinin sekteye uğramasına ve zamanla da nice kazanımların heba edilmesine sebep olan ve üstada böyle bir söz söylemeyi gerektiren husus, bazı insanların yola çıktığı kimseleri belirli bir mesafe aldıktan sonra görmezden gelmeleri, yok saymaları ve yola hiç tanımadık başka insanlarla devam etmeleridir. Bunun adına ister vefasızlık deyin, ister gaflet ne derseniz deyin bu tür tavırlar, tertemiz idealler uğruna çıkılan ve uğrunda nice çileler çekilen yolları baltalayacak ve bu yollarda alınan nice mesafeyi sıfırlayacak hareketlerdir. Bu vebal üzerine hiçbir başarının tesis edilmesi mümkün değildir.  

Bazen yolda buldukları da değerli olabilir insanların. Hatta hedefe odaklı çalışmalara verecekleri katkılarının çok daha olması da mümkündür. Lâkin Türk Milletinin manevi duygularını ayağa kaldıran “çile” şiirlerinin şairi, şairler sultanı üstad Necip Fazıl Kısakürek öyle bir konuya dikkat çekmiş ki yolda feriştahını da bulsan yola çıktıklarını yolda bulduklarına değişmeyeceksin. Yoksa yolunu da kaybedersin, dostunu da!

Hey gidi üstad, vardır her sözünde bir hikmet!

Mekânın cennet olsun!

Selâm ve dua ile