Bugün Cuma hutbesinde kız çocukları ile erkek çocuklarını ilgilendiren miras paylaşımı konusu gündeme geldi. Avukat Merve Kır konu hakkında çarpıcı açıklamalarda bulunarak madeni kanun üzerinden kız ve erkek çocukarının miras haklarını gündeme getirdi.
MERVE KIR MÜFTÜOĞLU’NDAN ÇARPICI AÇIKLAMALAR!
Avukat Merve Kır Müftüoğlu şu açıklamada bulundu: “15 Ağustos 2025 tarihli Cuma hutbesinde Diyanet İşleri Başkanlığı, miras paylaşımına ilişkin olarak “Yüce Rabbimizin koyduğu ölçülerin değiştirilmesinin ilahî adalete aykırı olduğu” ve “Kız çocuklarını mirastan mahrum bırakmanın kul hakkı ihlali sayılacağı” yönünde ifadeler kullanmıştır.
Bu hutbe, İslam miras hukukunda erkek çocuğa kız kardeşine oranla iki kat pay verilmesini savunan bir anlayışı dile getirmektedir. Ancak, Türkiye Cumhuriyeti’nin laik hukuk düzeni —Türk Medeni Kanunu— miras paylaşımında kadın-erkek eşitliğini esas alır.
Hukuki olarak:
• Türk Medeni Kanunu’na göre kız ve erkek çocuklar mirastan eşit pay alır. Bu hükme aykırı işlem hukuken geçersizdir ve yaptırıma tabidir.
• Diyanet, kanun koyma veya uygulama yetkisine sahip değildir; hutbeler hukuki bağlayıcılığı olmayan dini metinlerdir.
• “Kul hakkı” vurgusu, ahlaki bir uyarıdır ancak laik hukuk düzeninde yasal zorunluluk teşkil etmez.
Siyasi ve toplumsal açıdan ise unutulmamalıdır ki; Cumhuriyetimizin en büyük kazanımlarından biri, kadınların hukuk önünde eşit haklara sahip olmasıdır. Kadınların mirastan eşit pay alması, sadece bir hukuki düzenleme değil, aynı zamanda laikliğin ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin en somut göstergesidir.
Laik hukuk devleti ilkesinden asla taviz verilemez. Yasal düzenlemeler, herhangi bir inanç yorumuna göre değil; Anayasa’nın eşitlik ilkesi çerçevesinde uygulanır. Türkiye’de yasalar, kadın-erkek eşitliğini tartışma konusu yapan gerici yaklaşımlara karşı halkın güvencesidir.
Vatandaşlarımız, miras paylaşımında mutlaka Türk Medeni Kanunu hükümlerini esas almalı; farklı inanç yorumları üzerinden haklarından vazgeçmemelidir. Kadınların eşit yurttaşlık hakkı, siyasi bir tercihten öte, Cumhuriyetimizin temelidir”




