Zonguldak Turizm Platformu Başkanı, POYD İstanbul Yönetim Kurulu Başkan Vekili, L'Collection Hotels Kurucu Ortağı Muhammet Cüntay koronavirüs pandemisi nedeni ile turizmde tercih ve pazarlama yöntemlerinin yeninden şekillenmesi gerektiğini belirtti. 
Muhammet Cüntay, " Konuyu irdelemeye başlamadan evvel, kendi penceremden bazı tespitler ortaya koymak isterim, çünkü bu tespitler direkt olarak süreç içindeki karar alma yetimizi, duruş, konsantrasyon ve motivasyonumuzu etkilemektedir. Son yıllarda ülkemiz turizm sektörünü etkileyen birçok global, bölgesel ve ulusal kriz yaşamıştır. Sektör tüm bu krizleri irili ufaklı sıyrıklarla atlatmış, bir şekilde ayakta kalmıştır. Fakat Covid-19 pandemisinin etkisini 'sıyrık' olarak nitelendirmek artık imkansız hale gelmiştir. Artık yaralıyız ve kan kaybı yüksek... Tüm krizlerde turizm emekçileri özgüvenlerinin yanında sektörü yönetenlerin yaratacağı güvene ihtiyaç duyarlar, bu durum ise doğru öngörüler, yönlendirmeler, analizler ve tatminkar destekler ile mümkün olabilir. Bu konuda da ikmale kaldığımızı söylemek çok da itiraza konu olmaz diye düşünüyorum. Bu sebeplerden dolayı sektöre olan inançta da kırılmalar var, başka sektöre geçen, geçmeye gayret eden ya da düşünenler var. Turizm eğitimi almaktan vazgeçenler de muhakkak ama muhakkak olmuştur ve olacaktır. Bu bahsettiğimiz durumlar, sektöre orta ve uzun vadeli doğru planlar yerine kısa vadeli ayakta tutacak ama orta ve uzun vadede sıkıntı yaratabilecek kararlar aldırabiliyor. Diğer taraftan sektöre olan inanç da bu süreçte derin yara aldı" dedi.
Normalleşme sürecinde, pazarlama alışkanlıkları da yeniden şekillenmeli
Zonguldak Turizm Platformu Başkanı, POYD İstanbul Yönetim Kurulu Başkan Vekili, L'Collection Hotels Kurucu Ortağı ve Öğretim görevlisi Muhammet Cüntay, "Normalleşme sürecinde turistik tesislerle turisti veya misafiri buluşturan iki ana başlık var diyen  Cüntay, " Birincisi tesisin pazarlama hamleleri, ikincisi ise bireyin satın alma alışkanlıkları, seçimleri, kriterleri… Yaşanan sürecin zorluğu, misafir sayılarındaki azalmalar turizm pazarlamacılarını daha fazla motive ve konsantre etmiş, araştırma geliştirmeye eğilmelerini tetiklemiş, eksik oldukları konularda kendilerini geliştirme mecburiyeti doğurmuş ve daha fazla çalışmayı sağlamıştır. Artık turizm pazarlamacıları genel tüm pazarlara ve profillere pazarlama çalışması yaparak bu işin olmayacağına vakıf hale geldi Turizm hareketi sadece tesiste, bölgende ve ülkende iyi hizmeti makul fiyatlarla vererek sağlanamamaktadır. Turizm hareketliliğini etkileyen birçok şey var, ülkelerin diğer ülkeyi sağlıklı ve risksiz görmesi, konjönktürel sebepler ve ülkeler arası siyasi bağlar da önemli hal almıştır. Pazarlamacıların bu krizde de tüm pazarları ve o pazarlardaki resmi kurumların ve kanaat önderlerinin açıklamalarını takip edip, buna göre bir yol haritası belirlemesi icap etmektedir. Diğer tabirle, pazarlama çalışmalarının ilk başlatılacağı ülkelerin hep dost ve o dönem iş birliği yapılıyor olan ülkeler olması gerekmektedir. Yani turizm sektörü büyüyen ekonomik etkileri nedeniyle siyasi bir koz olmuş ve siyasete alet edilmeye başlanmıştır. Pandemi sürecinde de güvenli ülkeler arasında olmamıza rağmen Avrupa’nın yaklaşımı da ortada olup, tezimin sağlamasıdır. Tur operatörlerinin sirkülasyonlu iş yapmaları sebebiyle bazı pazarlarda siyasi baskılara maruz kalabildiklerini de görebiliyoruz. Bu noktada da pazarlamada online satış daha önemli bir hal almış durumdadır. Pandemi sürecindeki pazarlamada dünya genelinde değişim gösteren iki önemli başlık da mottolar, misafire kurdurulan hayaller olmuştur.” Dedi.
Cüntay sözlerine devam ederek, " Şu an için tesisler, destinasyonlar ve/veya ülkeler rahat ve konforlu tatilden ziyade güvenli ve sağlıklı tatil mottosu ile hareket etmekteler, bana kalırsa tesisler misafirlerin aklındaki soru işaretlerini de çekecekleri kısa video filmlerle gidermeliler. Bu videolar o ürünün pazarlanması konusunda seyahat acentesi ve online satış mecralarının da işini kolaylaştıracaktır. Endişeli, istekli tatilci profili diye bir terim de artık sektörel sözlüğümüze eklenmiş durumda, bu profil aile fertlerinin isteği, yıllık biriken yorgunluk ve stres sebebiyle tatil yapma konusunda istekli ya da kısmi istekli olup endişelerini de bertaraf edemeyen insanlardan oluşuyor. Bu profilin aklı ise ya mikroba yakalanırsam sorusu ve veremediği cevap ile meşgul durumda! İşte tam olarak da burada bazı ülkelerin yapmış olduğu sigorta hissi yaratan promosyonlar devreye girmekte. Özbekistan, pandemiye yakalanana 3 bin dolar ödüyor, Kıbrıs sağlık masraflarını karşılıyor… Son olarak, toparlayacak olursak, bu gibi küresel durumlarda tesis pazarlamalarının başarısı için ülke pazarlaması doğru ve isabetli yapılmalı, önce ülkemiz sağlıklı turizm mottosunu hedef ülkelerde akıllara kazırsa sektör BAŞARIR! Bir de unutmadan, Sağlıklı Turizm Sertifikasının özellikle ülke içindeki algısı için biraz daha çalışmalıyız, keza endişeliler bu oluşacak algıyla seyahat edebilir ve iç turizm bir nebze de olsa daha fazla döngü oluşturur" ifadelerini kullandı.