Yılmaz savunma sanayisinde yapılan yatırımları örnek göstererek “soğan patates işin kolayı. Mesele bu yatırımları yapabilmek” dedi.

Yılmaz’ın paylaşımı şu şekilde:

Görünen köy kılavuz istemez.

Türkiye’nin sanayide, teknolojide sağlıkta, ulaşımda, eğitimde, üretimde geldiği ve gideceği istikamet artık çok net görünmekte.

Hayal denilenler, yapılamaz denilenler, mümkün değil denilenler, bir bir yapıldı, hayat buldu.

Hangisini sayalım, yeri otomobilimi, İHA’yı, SİHA’yı mı, tank, top, helikopter, elektronik harp araç gereci, seyir füzeleri, her türlü mühimmat, SİHA gemisi, deniz altı, firkateynler, milli muharip uçak, stratejik ürünlerin imalatı, duble yollar, otobanlar, köprüler, hızlı tren, hava meydanları, limanlar, elektrik santraller, HES’ler, nükleer santral, güneş ve rüzgar enerjisi, boğaza tüp geçiş, şehir hastaneleri, metrolar, üniversiteler, okullar, doğalgaz kuyuları, petrol arama araç gereci, ihracatta, üretimde, yazılımda gelinen nokta.

Bunlar kolay işler değil, hayal edeceksin, projelendireceksin, finansını bulacaksın, alt yapısını kuracaksın personel yetiştireceksin üreteceksin, uygulayacaksın, geliştireceksin ve on yıllar harcayacaksın.

Yani, cokkk uzun yol gideceksin, önden gidenlere yetişeceksin, koşacaksın, öne geçeceksin.

Bu bir inancın, idealin zaferidir.

Savunma sanayimiz müthiş gelişiyor, onunla birlikte teknolojimiz üretim kabiliyetimiz gelişiyor.

Bu gelişmeler, düşmanı yenecek, cehaleti yenecek, yoksulluğu yenecek, refahı geliştirecek, demokrasiyi ve özgürlükleri, genişletecek.

Dünyanın on gelişmiş ülkesine bakın. Hepsi savunma sanayi ile gelişmiş ve halen gelişiyor.

Şimdi bunları yok sayıp, soğan, patates siyaseti öyle mi?

Bu bir vizyonsuzluktur.

Soğan, patates dediğiniz nedir?

Kolay iş, ekersiniz, beş ay sonra hasat edersiniz bu kadar.

Yalandan kıyameti koparmayın.

Bu kadar yapılanın, bir baş soğan kadar da mı kıymeti yok.

Bu kadar mı kör olduk. Bu kadar mı görmez olduk. Bu kadar mı nankör olduk. Değil elbette.

Olan olsun, dönen dönsün, kim ne derse desin, kim ne vaat ederse etsin.

Milletin feraseti yanılmaz. Millet yalanlara kanmaz, aldanmaz.

Uyarı verir, ikaz eder, ama tecrübeye, deneyime, ehil olana, samimi olana işi teslim eder. Ve de edecek….

Editör: U. G.