Zonguldaklı 14 yaşındaki bir çocuğun hayat hikayesi gençlere örnek olacak cinsten. Ortaokulu bitirmesinin ardından 14 yaşında İstanbul’a iş hayatına atılan 40 yaşındaki Hasan Karacabak çırak olarak başladığı çanta imalat sektöründe kendini zor şartlara rağmen geliştirerek memleketi Zonguldak’ta 40 yaşında patron olarak döndü.
Hasan Karabacak 14 yaşında başladığı iş hayatı hikayesini Z Haber ile paylaştı ve çok özel, örnek açıklamalarda bulundu.
14 YAŞINDA İSTANBUL’A GİTTİM, İLK İŞ YERİMDE PATRON ÖLDÜ, İŞ YERİ KAPANDI!
İstanbul’da ilk işinin beyaz eşya sektörü olduğunu belirten Hasan Karabacak 2 yıl çalıştığı iş yerinde patronunun öldüğünü ve iş yerinin kapandığını belirterek ilk deneyiminin talihsizlikle başladığını söyledi.
Hasan Karabacak hayat hikayesini Z Haber’e anlatarak duygularını şu şekilde paylaştı: “14 yaşında ortaokulu bitirip İstanbul'a çalışmaya gittim. Akrabam da kaldım. Bir süre beyaz eşya tamiri işene girdim, çalışma hayatına atıldım. Bu benim ilk işim olmuştu. İki sene çalıştım, patronum vefat edince iş yeri kapandı.
“MEVLÜT AMCA HAYATIMIN DÖNÜM NOKTASI OLDU”
Büyüklerim ile güzel çevre yapmıştım. Onlarla gezer takılırdım. En büyük hayat yolculuğundan geçmişlerdi. Sonuçta görmüş geçirmiş hep şunu yap böyle yap biz yaşadık. sen yaşama gibi öğütler verirlerdi. Sevdiğim Mevlüt amca ‘Seni benim oğlumun yanına göndereyim çanta imalatında çalışırsın’ diyerek işe başladım. Mevlüt Amcanın bu hamlesi benim için dönüm noktası oldu.
“ÇANTA İŞİNE 16 YAŞINDA ÇIRAK OLARAK BAŞLADIM”
Çanta işine 16 yaşında çırak olarak başladım. Hep ileriyi, geleceği düşünüp hareket ettim. İş hayatımda en ön sıralarda olmayı çok seviyorum. Özelikle başarılı olmayı görevimin en iyisini yapmayı seviyorum. Hedefim çanta imalatına atılıp kısa sürede işi öğrenmek iş yeri kurmak istihdam sağlamaktı.
“ALDIĞIM MAAŞ YETMİYORDU, ÇIRAKLIKTAN ŞEFLİĞE KADAR YÜKSELDİM”
Aldığım maaşım yetmiyordu. Gece mesailerine kaldım, kendimi geliştirdim. Çıraktan başlayıp kalfa, usta, ustabaşı, şefliğe kadar ulaşıp hafta sonları boşluklarımda işe model çıkartaraktan kendimi dahada geliştirip model çalışmaları yaptım.
“RISKI VEREN ALLAH DİYEREK KENDİME KÜÇÜK BİR ATÖLYE AÇTIM”
Kendimi çanta sektöründe iyice geliştirdim ve artık hazırdım. ‘Rıskı veren Allah’ diyerek küçük atölye açtım. İki makina ile başlayıp yavaşça makina teşkilatı ve araç gereçleri kazandığım paralar ile yavaştan atölyemi büyüttüm. Büyük firmalardan iş bağlayıp 2 elamanla başlayıp kademeli olarak eleman almaya başladım. 47 kişiye ulaştım. 3 sene kadar bu şekilde sistem kurdum.
İŞİMİ MEMLEKETİM ZONGULDAK’A TAŞIMAYI PLANLADIM
Sonra bayrama Zonguldak'a geldim. Bir düşündüm atölyemi memlekete taşısam acaba olur mu, eleman yetiştirmekte çok zor bir risk almak istedim. Yine işleri yoluna koyarım hayırlısıyla. ‘Rıskı veren Allah' diyerek iş yerimi Zonguldak'a taşımaya karar verdim.
DÜKKAN BULMAKTA ZORLANDIM, ELİMDE SİPARİŞLER BİRİKTİ
İki hafta kadar dükkan aradık, bulamadık. Elimde işler siparişlerde vardı. Acılık semtinde Elmas Park AVM’nin yakınında üst bölümündeki binada 75 metre kare kadar küçük dükkan buldum. Birkaç çalışma arkadaşı bulup Bismillah deyip başladık.
9 AYDIR MEMLEKETİMDEYİM, EYMEN ÇANTA İMALAT DÜKKANIMIZI AÇTIK
Memleketim Zonguldak’ta yeni açtığım Eymen Çanta İmalathanemizde işimizi kurduk. Eşim Melek ve mesai arkadaşlarımızla çalışmaya ve üretmeye başladık. Eleman yetiştir işi öğret iş yetiştir derken aradan 9 ay geçti.
“HEDEFİM İSTİHDAMI ARTIRIP İMALATTAN HALKA SATIŞ YAPMAK”
Nasip olursa hedefim önce daha büyük bir mekan bulup istihdamı artırmak, işimizi geliştirmek ve imalattan halkımıza satış yapmak. Bu süreçte ise ihtiyaç sahiplerine de destek olmak istiyorum. Ben çok zor yollardan geçtim, bugünlere geldim. Zorluğu da bolluğu da biliyorum. Eymen Çanta olarak biz büyük bir aile olmak, işsizlere iş imkanı sunmak ve memleketimizde istihdamı artırarak gelişmek ve büyümek istiyoruz.
“EN BÜYÜK DESTEKÇİM EŞİM MELEK KARABACAK”
İstanbul’da 14 yıl önce hayatımın en güzel dönüm noktalarından biri eşim Melek ile tanışıp evlenmekti. 14 yıl boyunca benim en büyük destekçim oldu. Birlikte çalışıyoruz. O da çok iyi bir usta. Hem iyi bir çanta ustası, hem işimizin, hem de ailemizin direği. Aynı zamanda Ablalarım Gülizar Nas, Güldane Taşatan ve babam Hakkı Karabacak en büyük manevi destekçilerimin başında geliyor. Biz Eymen Çanta olarak çalışanlarımızla birlikte büyük bir aileyiz. İleriki süreçte çok daha fazla istihdam sağlayarak çok daha büyük bir aile olacağız inşallah…”