Zonguldak Tarih sayfası editörü Hayati Yılmaz, Bayram Gelenekleri, Zonguldak Manileri adlı yazı kaleme aldı.
İŞTE YILMAZ’IN YAZISI:
“Bayram Gelenekleri
Zonguldak Manileri
Gençliğimde bayramda arkadaşlarla bir köye gittik. Kamp yaptığımız zamanlarda Bartın İnkumu’ndan tadığımız bir arkadaşın köyü idi. Daha önce Ramazan ve Kurban bayramlarında hep Çatalağzı’nda idik. Çatalağzı bayramlarında , bayram yapan evlerde yemek yer sonrasında o mahallede dolanırdık. Bu bizim bayram rutinimizdi. Lakin o gün Zonguldak’ın en ücra köylerinden birine gittiğimiz zaman, ilk defa bir şeye şahit olduk. Köyün meydanında düz bir yer var ; oraya eyvan diyorlardı. o meydanın etrafında ahşap evlerin pencerelerinde kızlar toplanmış.
Gençler aşağıda , kızlar balkonda.
İşte o anda kızlarla erkekler arasında karşılıklı atışmalar yaşanmaya başladı. Kızlar beğendiği bir erkeği kast ederek , giydiği kıyafet ve renklerden mani düzmeye başladılar. Aynı şekilde erkeklerde aşağıdan kızlara söylenmeye başladı. Aynı Kemal Sunal'ın Kibar Feyzo filminde kızların söylediği türkü şeklinde maniler gibiydi.
Bu manileri sonradan çok araştırdım. Bulabildiğim kadarı toparlamaya çalıştım. Belki bazıları sonradan uydurmadır ama aşağı yukarı böyle manilerdi.
İşte Zonguldak manileri ;
Entaresi pembeden
Önünden geçen, göcen
Ben bir yare vuruldum
15'şime girmeden
Denizelerden derün
rüzgarlardan serün
senin en güzel yerün
bana bakan gözlerün
Kız şu sarı etekli
Ortadaki benekli
Yakup kızı Haçeri
Bana alıverin
Hey kargalar kargalar,
Ceviz dalını ırgalar,
Çakır kızı görünce,
Yandan kalça çalkalar.
Karşıdaki gömüşler
Kağnısını omuzlar
Size kız mı verirler
Kel kafalı domuzlar
Kız saçların ne lüle
Su veriyo bülbüle
Eğer benim olusay
Gezcez güle güle
Tarlalara ektiğiniz
darı mı ?
Sevip sevip ayrılması
Günah mı ?
Kocameşede üzüm var
Biyol sana sözüm var
hıştamaya gerek yok
Benim sene gözüm var
Çıktım çam tepecüğüne
Dalı döndü tersüne
Ben burada duramaycam
Bir güzel hevesüne
Irmağın söğüdü
Kimden aldın öğüdü
Eskiden böyle değildiy
Şimdi bakasam gönlüy büyüdü
Karşıdan gelen atlu
Ne suratlı ne suratlu
Senin o yanacuğun
Almadan bile tatlu
Kız bize geliy ebenle
Göynümü eyle tefenle
Eğer alah verü evlenirsek
Beslerim seni öbelenle
Kapı kapıdan Gıygaşuk
Kapıdan bakan alapurşuk
Bak yarim doya doya
Baktığın sana Gırcuk Gurcuk
Su çıkardım deründen
İçilmez köpüğünden
İnat etmeycem Mevlam
Ayırma sevdüğümden
Evleri sıraludur
Sevdiğim buraludur
Geçme yarim önümden
Yüreğim yaraludur
Kar yağar alçaklara
Dökülür saçaklara
Analar kız besleya
Sığmıyor kucaklara
Kayadan öküz bakar
Öküzün anlı sarkar
Delikanlı varken
İhtiyara kim bakar
Yaylanın çimeninde
Atlar koyvedüm atlar
O senin yanağunda
Kalmamış eski dadlar
Çıkıma başlarmısıy
On yedi yaşındaymısıy
Sağa mendil yollayacan
Cebiyde daşurmısiy
Bahçelerde sarmaşuk
Sormadan oldum aşuk
Sen aklıma gelince
Elimden fırladı gaşuk
Giden ayın onudur
Yüküm buğday unudur
Evlenmeyin bekarlar
Gızlar sizi unudur
Endim geride durdum
Turalı para buldum
Selam söğlen anneme
Ben bir oğlana furuldum
Dere dibi düz gider
Bir Osmanlı gız gider
O gız yolu şaşurmuş
İşallah bize gider
En dereye dereye
At dereden daşları
Bu güzellik aymıyor
Al cebimden saçları
Dere boyu gidelim
Gara goyun güdelim
Senlen bizi görmüşle
Nası inkar idelim
Ev üstünde gezeya
Kiremidi eziya
Madem benden guzel
Niçin bekar geziya
İğneylan guyu kazdum
Vaktiyle çok kurnazdum
Aşdım tepenin başunı
Alnuma seni yazdum
Gaynar gazan daşmaz mu
Yol bu yana aşmaz mu
Üzülme kıymatlum
Ayrılan gavuşmaz mu
Yedi kurnalı punar
Hep kuşlar ona konar
Doya doya sevmedum
Garıncım ona yanar
Makinenin başında
Nasıl dikiş dikiyorsuy
Öle sersem gocaynay
Nası sabah ediyosuy
Tenekeye vuramam
Barmacığmı gıramam
Ben bir mıhtar gızıyım
Çolukcuya varamam
Karamancar pidesi
Kayalarda bitesi
Söz verüp de gelmedi
Cehenneme gidesi
Gökden üç ağırudur
Kanatları saruludur.
Beni yardan ayıran
Bir ananın oğludur
Tarlanın kepeklisi
Şalvarın ipeklisi
Çok hoşuma gidiyo
Gızların göbeklisi
Şu giden kimin gızu
Entarisi gırmızu
Selam verdim almadu
Sanki padişah gızu
Karpuz kestim kan gibi
Uzadı urgan gibi
Benim bir yarim olsun
Kınalı gurban gibi
Kız saçların ne kara
Ondan olur makara
Kara gözlü yârime
Yakışmıyor zigara
Dere boyu gidelüm
Kara goyun güdelüm
Senlen bizi görmüşle
Nasıl inkar edelüm
Ah buğdayım buğdayım
Serip de gurudayım
Geçme kapım önünden
Ben seni unudayım
Gokde yılduz miliynen
Koçek oynar ziliynen
Bizim köyün gızları
Adam eyler diliynen”