Zonguldak'ın sevilen ismi eski Galatalı Lokantasının işletmecisi Erol Galatalı, tedavi gördüğü  İstanbul Maltepe Üniversitesi Hastanesi’nde  yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

CENAZE PROGRAMI BELLİ OLDU:

Merhum Erol Galatalı 15 Ocak Pazar (yarın)  Levent Afet Yolal Camiinde kılınacak öğlen namazının ardından Zincirlikuyu mezarlığına defnedilecek.

ALİ KAYA EROL GALATALI'YI BÖYLE ANLATMIŞTI;

GALATALI...

Hastalığa yakalandı! Kuzuları hayata bağladı! Hastalığa yakalandı! Kuzuları hayata bağladı!

Galatalı....
Galatalı Köftecisi......
Bu ismi taşıyan mini lokantayı biliyorsunuz herhalde?
Eski Sümerbank şubesi olan Yaşarbank'ın (şimdi TEB Bankası) yanındaki lokanta.
Bir çoğunuz buranın iki katlı köfte salonu olarak işlediği zamanı da iyi hatırlarsınız.
Ama ben size bu mekanın geçmişteki halinden bahsetmek istiyorum.
Bugün dillerde eski Zonguldak'ın hoş sembollerinden biri olarak anılan eski halinden, Galatalı Meyhanesinden...
Böylece kentimin geçmişindeki hoşluklardan biri olan " Galatalı Meyhanesi" olgusu da unutulmasın istiyorum.

Ben Galatalının meyhane olduğu zamanları pek fazla hatırlamam. Ama bu mekana ait çok anı dinledim. Bu anılardan birçoğu da bizzat mekanın sahibi olan Ahmet Galatalı'nın oğlu ve bugünkü işletmeci Erol Galatalı'dan
dinlediklerim.

Galatalı Meyhanesi şekil ve mekan olarak basit ve sade
bir mekanmış. Ama müşterileri, havası, ortamı, sahip olduğu mekanı aşan kalitesi ile apayrı bir dünya..
Hani ;
" Meyhane taşradan mukassi görünür amma,
 Bir başka letafet,bir başka zerafet var içinde "

şiiri sanki Galatalı Meyhanesi için yazılmış.

Meyhanenin müşterileri, hakim, savcı, öğretmen, doktor, 
 gazeteci, yazar, avukat gibi, devrin eski deyimle "münevver" bugünkü deyişle aydın takımı.

O dönemin Entel Bar'ı olarak ta tanımlamak mümkün Galatalıyı.
Bu müşterilerin takıldığı mekanın muhabbet konuları da bir başka olur tabii ki. Hükümetler kurulup yıkılır Galatalı da.
Sanat siyasetse iç içedir kaçınılmaz olarak. Mizah mekanın motiflerindendir elbette.Hem de en doğal biçimiyle.
Dışarıda kalanların imrendikleri bu ortamda konuşulanlar
dönemin siyasi polisi olan "taharri memurları" için de ilgi alanıdır.Buna ait da anlatımları da hatırlarım.
Dilerseniz bize Galatalı Meyhanesi ile ilgili  çok hoş bir anı aktarayım.

Buraya ilgi duyanlardan biri de zamanın Ulu Cami imamıdır.
Mekana takılanlar dediğimiz gibi kaliteli insanlardır. Hoca da ister ki bu insanlar Cami cemaatine de katılsınlar. Bu isteğini günün birinde Ahmet Galatalı'ya iletir ;
-- Ahmet bey, hepiniz iyi insanlarsınız,ama camiye gelmiyorsunuz. Gelseniz çok iyi olur.
Bu yönde olumlu bir sonuç alamadığından da isteğini sık sık tekrarlar. Bu ısrara dayanamayan Ahmet Galatalı bir gün; 
-- Bak hoca, biz camiye  de geleceğiz .Ama önce bir deney yapmak istiyoruz.
-- Nasıl yani ?
-- Şöyle ; Biz camiye geleceğiz. Namaz esnasında da yere bir beş yüz lira düşüreceğiz. Cemaat dağılırken de ,ey cemaat, burada bir beş yüz lira kaybettik. .Bu fakir bir ailenin bir aylık nafakasıdır. Bulan Allah rızası için geri versin" diyeceğiz.
-- Sonra ?
-- Sonrası şu hoca ; Bu paranın bize geri dönme garantisi
var mı ?
-- Valla böyle bir garanti veremem.
-- Öyle mi ?. Bak hoca bu gördüğün şemsiye altı aydır, bu palto üç aydır, bu kaşkol beş aydır burada. Sahipleri ne zaman gelirse gelsin eşyalarına kavuşma garantisi var. Şimdi sen söyle, senin cami mi garantili yoksa benim meyhane mi ?

Galatalı Meyhanesi o günlerden bu günlere geldi.
Bu gün de ayrı bir letafeti ayrı bir zerafeti var elbette.
Ahmet Galatalı'nın yerini oğlu Erol Galatalı almış. Üstelik kendini belli etmeyen, zarif, aydın, kültürlü ve mütevazi kişiliği ile, işini seven ve işine saygı duyan ikinci kuşak bir Galatalı,
Diğer mekanlara haksızlık etmek istemem ama, kaliteli ve gönül rahatlığıyla yemek yenilebilen bir mekan.
Üstelik eskinin davamı gibi, siyasal sohbetleri az da olsa bulabilirsiniz.
Erol Galatalı'nın kendisine güzel bir uyum sağlayan personeli de size bu sıcaklığı yansıtmakta oldukça başarılı.
Dileriz bu mekan sürer gider..
İyi ki varsın Galatalı.

Ali Kaya (Karasevdam Karaelmas kitabı-2011)

Dipnot ;Ne yazık ki bu temennimiz tutmadı. Galatalı, anlaşılmaz bir patlama ile tahrip oldu. Bina sahipler yeri sattılar. Galatalı ile birlikte, Eski Manav Yalçın’ın konfeksiyon dükkanı ,Ataç Börekçisi ve Çatı Bar da yok oldu.

Zonguldak Nostalji

Editör: Bekir Ekici