Bartın Halk Gazetesi’nden Yusufhan Kabakcı’nın haberine göre sokak röportajı kapsamında ortaya çıkan renkli ve mizahi anılar, şehir sakinlerinin espri anlayışını yansıtarak izleyicileri güldürdü.
Görsel ve işitsel bir şölen sunan röportajda, Bartınlıların kendi içindeki mizahi yönleri ve esprili cevapları ön plana çıktı. Sokak röportajı, şehirdeki insanların neşeli yanlarını ortaya koyması açısından ilginç bir deneyim sunarken, Bartın halkının samimi ve espri dolu cevaplarıyla dikkat çekti. Ancak her ne kadar sokak röportajı mizahi bir içerik sunsa da, yalan evrensel anlamda “ahlaki olmayan bir durum” olarak görülüyor.
Vatandaşların içtenlikle verdiği cevaplar, sadece bir mizah öğesi olarak değil aynı zamanda şehir halkının günlük yaşamında en sık başvurduğu yalanları da açığa kavuşturuyor:
"Ben asla yalan söylemem": Herkesin güldüğü bir yalanın ta kendisi.
"Telefonum sessizdeydi": Kaç defa duyduk, kaç defa tekrarlandı, ama hala geçerliliğini koruyan bir yalan.
"Söyle kızmayacağım": İnce bir tebessümle sarfedilen bu cümle, genellikle kızgın bir anın öncesi veya sonrasında duyuluyor.
"Telefonumu değiştirdim, numaran silinmiş": Kaçan biriyle karşılaşanlar bu cümleyi çok iyi bilir.
"İngilizcem iyidir": Bir dil macerasının başlangıcı olan bu yalan, genellikle hafif bir panikle karşılaşılan yabancılarla veya iletişimde veya "hava atmak" için kullanılıyor.
"Üzerimde nakit yok" ve "Hiç param yok": Özellikle öğrencilik yıllarında çantada genellikle bir miktar para olmasına rağmen söylenen yaygın yalanlardan.
"Bir tane sigaram kaldı": Sigara içenlerin sıklıkla sarf ettiği bu cümle, kalan son sigarayı koruma çabası olarak bilinir.
