Açıklamada, Türkiye vergi sisteminin temel amaçlarından birinin adil, şeffaf, izlenebilir ve sürdürülebilir bir mali yapı oluşturmak olduğu vurgulandı. Bu yapının güçlenmesi için basit usule tabi mükelleflerin gerçek usule geçirilmesinin uzun süredir meslek camiası tarafından savunulduğu ve TÜRMOB tarafından desteklendiği hatırlatıldı.
8 Eylül 2025 tarihli Cumhurbaşkanı Kararı ile büyükşehir belediyesi sınırları içinde bulunan ve nüfusu 30 bini aşan ilçelerde faaliyet gösteren bazı mükelleflerin, 1 Ocak 2026 itibarıyla basit usulden çıkarılarak gerçek usulde vergilendirilmelerine karar verildiği anımsatıldı. Ancak 13 Aralık 2025’te yayımlanan tebliğ ile bu mükelleflerin defterlerinin meslek odaları tarafından tutulmasına ve beyannamelerinin bu odalarca gönderilmesine izin verilmesinin, atılan olumlu adımları geri götürdüğü ifade edildi.
“Hukuksuz ve Belirsizliklerle Dolu”
SMMM’nin açıklamasında, düzenlemenin şu aşamada Zonguldak’taki esnafı doğrudan etkilemese de ileride daha olumsuz uygulamaların önünü açabileceği uyarısı yapıldı. Tebliğin hiçbir hukuki ve teknik gerekçeye dayanmadığı, ciddi belirsizlikler içerdiği ve kamu yararı taşımadığı vurgulandı.
Kayıt dışılıkla mücadelenin ve bütçe disiplininin önemine dikkat çekilerek, bu tür uygulamaların kayıt dışılığı teşvik edeceği, vergiye gönüllü uyumu azaltacağı ve kamu gelirlerinde kayba yol açacağı belirtildi.
“Muhasebe Mali Müşavirlerin İşidir”
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Muhasebe yapmak, mali tabloları hazırlamak, denetlemek, raporlamak ve beyanname vermek dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de mali müşavirlerin işidir. Bu yetkilerin teknik bilgisi olmayan ve oy kaygısıyla hareket edebilecek yapılara verilmesi, mükelleflerin Mali İdare karşısında denetimsiz bırakılması anlamına gelir.”
Meslek odalarında mali müşavir çalıştırılması şartının, düzenlemenin hukuksuzluğunu örtmeye yetmediği de ifade edildi.
Beş Kritik Soru
Basın açıklamasında yetkililere şu sorular yöneltildi:
- Esnaf odası yöneticileri, hatalı muhasebe kayıtları ve gerçeğe aykırı beyannamelerden tüm mal varlıklarıyla sorumlu olacak mı?
- Sahte belge düzenleme ve kullanma fiillerinde bu yöneticiler hakkında vergi suçu raporu düzenlenecek mi?
- On binlerce mükellefin muhasebesi hangi teknik altyapı ve bilgiyle tutulacak? Doğabilecek zararın sorumlusu kim olacak?
- Muhasebe ücretleri odalar tarafından toplandığında, oluşacak iktisadi işletmeler için kurumlar vergisi beyannamesi istenecek mi?
- Liyakat ilkesine aykırı bu uygulama hangi bilimsel veya hukuki anlayışla bağdaşmaktadır?
“Geri Çekilmezse Hukuki Mücadele Başlatılacak”
Açıklamanın sonunda, TÜRMOB, odalar ve 135 bin kişilik muhasebe camiası adına söz konusu düzenlemenin yürürlükten kaldırılması talep edildi. Aksi halde her türlü hukuki mücadelenin sürdürüleceği belirtilerek şu mesaj verildi:
“Vergi sisteminde onarılmaz hasarlara yol açacak bu çarpık uygulamaya sessiz kalmayacağız. Mesleki düzeni bozacak girişimlere karşı gerekli tüm tedbirleri alacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz.”




