Emek Partisi Zonguldak İl Başkanı Ateş Türeli Zonguldak ve ilçelerinin kuşatma altında olduğunu ifade etti. Türeli Ak Parti hükümetinin iktidarda olduğu 20 yıllık süre içerisinde doğa katliamlarının arttığını belirterek şu ifadeleri kullandı:

"Zonguldak ve ilçeleri sağlığa ve doğaya zararlı tesislerle adeta kuşatma altındadır

AKP’nin iktidara gelmesinden bu yana geçen 20 yıl içinde çevre sorunları ve çevre katliamları artarak devam etti, doğa sınır tanımaz bir şekilde sermayenin yağma ve talanına açıldı.

Türkiye’nin dört bir yanında olduğu gibi Zonguldak ve ilçelerinde de sağlığa ve doğaya zararlı tesisler halkın tepkisine rağmen kurulmak istenmektedir.

ÇEVREYE ZARAR VERECEK TÜM YATIRIMLAR ‘KALKINMA’ VE ‘İŞSİZLERE İŞ VAADİ’ İLE BİRLİKTE SUNULMAKTADIR AMA GERÇEK ÖYLE DEĞİLDİR

Zonguldak ve ilçeleri sağlığa ve doğaya zararlı tesislerle adeta kuşatma altındadır.  Bu kuşatma işsizlere ‘iş vaadi’ ve ‘kalkınma’ lafları ile yapılmaktadır.

Faaliyette olan Çatalağzı ve Muslu beldelerindeki termik santrallerin sağlığa ve doğaya verdiği zararlar yetmiyormuş gibi 2019 yılında Kilimli’de gemi söküm tesisi ve Gökçebey Bodaç köyü mevkiinde ‘Baz Biyokütle Enerji Santrali ve Atık Yakma Tesisi’nin kurulması gündeme gelmiş ancak halkın tepkisi sonucu bu tesisler yapılamamıştı. Yine geçtiğimiz yıllarda Çaycuma Saz Köy ve Hacılar köyü ile Ereğli Kireçlik mevkiine yapılmak istenen termik santraller de tepkiler sonucu yapılamamıştı.

Alaplı Kavak Deresi mevkiinde kurulmak istenilen cüruf tesisine karşı bölge halkının tepkisi devam ederken şimdi de Çaycuma Perşembe beldesi Keçecioğlu Mahallesi’nde başka bir zararlı tesis olan hurda eritme tesisi kurulmak istenmektedir.

Yukarıda vurguladığımız çevreye zarar verecek tüm yatırımlar ‘kalkınma’ ve ‘işsizlere iş vaadi’ ile birlikte sunulmaktadır ama gerçek öyle değildir. Peugeot fabrikasından Ceylan Holding’e ve Gazala’ya değin bölge insanının iş umutlarını oy kazanmak için kullanan yalan yatırımlar halkımızın acı bir şekilde hafızalarındadır! Termik santrallerde çalışan sayısı da en başta söylenen rakamların çok altındadır. Perşembe’ye yapılması planlanan ve ‘1.000 işsize iş umudu’ olarak pazarlanan hurda tesisini yapacağı söylenen ve 1978 yılından beri faaliyette olan Çağ Çelik adlı şirketin şu ana kadarki çalışan sayısı 350’dir.

HURDA METAL SANAYİLERİNİN SU VE TOPRAĞA AĞIR METAL SALDIĞI BİLİMSEL ARAŞTIRMALARLA KANITLANMIŞTIR

Hurda eritme tesislerinin zararlarını ortaya koyan bilimsel bir araştırmayı kamuoyunun bilgisine sunarız: Hurda metal döküm alanlarından ağır metal salınımının neden olduğu hasarın boyutunu belirlemek için ülkemiz gibi yoğun hurda atıklarına mazur kalan Nijerya’da bilimsel araştırmalar yapılmıştır. İncelenen dokuz hurda metal döküm sahasında elle açılan kuyulardan, özel sondaj kuyularından ve hurda metal döküm sahalarına en yakın nehirlerden su örnekleri ve yine incelenen dokuz hurda metal döküm alanından sırasıyla üç derinlikten (0-10, 10-20 ve 20-30 cm) toprak örnekleri alınmıştır. Alınan örnekler topraktaki bakır, krom, kadmiyum, çinko, kurşun ve demir gibi altı ağır metal konsantrasyonunu analiz etmek için kullanılmıştır. İnceleme sonucunda kurşun hariç incelenen tüm ağır metallerin, tüm su kaynaklarından en az beş, lokasyonda içme suyu için Dünya Sağlık Örgütü(WHO)  / Avrupa Aşındırıcı Üreticileri Federasyonu (FEPA) sınırlarını aştığını göstermiştir. Toprak örneklerinde her üç toprak derinliğinde de değişen konsantrasyonlarda ağır metallerin varlığı rapor edilmiştir. Hurda metal döküm alanlarından alınan toprak numunelerindeki ağır metal konsantrasyonları, inceleme altındaki üç derinlikteki kontrol alanlarından alınan toprak numunesini aşmıştır. Toprak Kromu (Cr) seviyeleri, dokuz sahadaki üç derinlikte de Ekotoksisite sınırını (1 mg/kg) aşmıştır. Bu, hurda metal döküm alanlarından ağır metallerin sızmasının toprak kirliliğine ve dolayısıyla toprak kalitesinin bozulmasına yol açarak ekosistemdeki insanlar, bitkiler ve hayvanlar için tehlikeli bir ortam yarattığını doğrulamaktadır. Böylece bu çalışma, hurda metal sanayilerinin çevreye ağır metal salarak çevre üzerinde uzun vadeli olumsuz bir etkisi olduğunu teyit etmektedir.

Söz konusu tesis yalnızca Keçecioğlu Mahallesi’ne değil, Perşembe beldesine, çevre köylere ve Çaycuma’ya da zarar verecektir. Tarım, hayvancılık ve arıcılıkla uğraşan, arazilerini korumaya çalışan Keçecioğlu Mahallesi halkının haklı tepkisi dikkate alınmalı bir an önce kamulaştırma ve hurda eritme tesisinin yapımı iptal edilmelidir.  

FİLYOS VADİSİ İLE ÇAYCUMA’NIN BELDE VE KÖYLERİNDEKİ VERİMLİ TARIM ALANLARI İLE DOĞAL YAŞAM ALANLARI KORUNMALI, ÜRETİCİLERİN BEKLENTİLERİ DİKKATE ALINMALIDIR

Diğer taraftan Filyos Endüstri Bölgesi’nde yapılması düşünülen kimyevi gübre fabrikası ile demir çelik üretim tesisi de Filyos Vadisi ve çevresinin havasını, suyunu ve toprağını olumsuz etkileyecektir. Kuşların göç yolu üzerinde önemli bir kuş cenneti olan Filyos, aynı zamanda Tios antik kenti ve deniziyle önemli bir turizm bölgesidir. Çaycuma’nın havasını, suyunu, toprağını, ormanlarını ve Çaycuma'nın verimli tarım arazilerini zehirleyecek, çevreye, ekosisteme, canlılara zarar verecek, bölgeyi yaşanmaz hale getirecek tesislerin kurulması kabul edilemez.

Sağlığa ve doğaya zararlı tesislerin yapımı derhal durdurulmalıdır.

Filyos Vadisi’ne yatırım adı altında yapılacak her türlü girişimde bölge halkının görüşü alınmalıdır. Bölge halkı Filyos Vadisi’ne dair her konuda karar süreçlerine doğrudan katılmalıdır.

Ülkemizin tarım ülkesi olma özelliği ve dünyadaki gidişat (Rusya-Ukrayna Savaşı örneğinde görüldüğü gibi tarımsal ürünlere ulaşmadaki güçlükler ile iklim krizi, doğal yaşamın tahribi ve salgınlar) dikkate alınmalıdır.  Çaycuma’nın belde ve köylerinden Gökçebey Bakacakkadı’ya kadar oldukça geniş bir alanda araziler tarımsal üretim yapmaya uygun ve oldukça verimlidir. Bölgede her mevsim üretim yapıldığı gibi hayvancılık ve arıcılık da yapılmaktadır.  Bu nedenle Filyos Vadisi ile Çaycuma’nın belde ve köylerindeki verimli tarım alanları ile doğal yaşam alanları korunmalı, üreticilerin beklentileri dikkate alınmalı ve istihdam alanları da buna göre yaratılmalıdır.

Emek Partisi Zonguldak İl Örgütü olarak Çaycuma Organize Sanayinin genişletilerek, hurda eritme tesisi için arazilerinin kamulaştırılmasına karşı mücadele eden, kamulaştırmanın iptali ve tarım arazilerinin korunması için hukuksal süreci başlatan Perşembe Keçecioğlu Mahallesi’ndeki yurttaşlarımızın yanında olduğumuzu belirtiyor, Zonguldak ve ilçelerinde yapılmak istenen tüm zararlı tesislere karşı tüm kesimleri tepki göstermeye davet ediyoruz."

Editör: TE Bilişim