Teknolojik Gelişmelerle Birlikte Hayatımızın Tam Ortasına Yerleşen 11 Hastalık
Teknolojik gelişmeler her ne kadar hayatımızın birçok alanında kolaylık sağlıyor olsa da çeşitli sebeplerle ortaya çıkardığı hastalıklar da mevcut. İnsanların neredeyse her alanda ve sürekli teknolojiyle iç içe olması bir süre sonra psikolojik veya fiziksel olarak sağlığı olumsuz etkileyebiliyor. Hayatımızı kolaylaştıran birçok faydanın yanında teknolojinin zararları da bir hayli fazladır. Dikkat edilmediği taktirde bu zararlar büyük sorunlara sebep olabilir ve hayatımızı olumsuz yönde etkileyebilir. E-hastalıklar olarak adlandırılan bu durumlar çok daha ciddi bir hal alıp sağlığımızı tehdit edebilir. Teknolojinin sebep olduğu hastalıklar ve nedenlerini öğrenmek bunların önüne geçilmesini sağlayabilir.
1-Hayali Titreşim Sendromu
Cep telefonları artık neredeyse hayatımızın her alanında bizimle birlikte. İş veya okul için ya da sadece eğlence için kullanılan bu cihazları herkesin elinde görmek mümkün. İnsanlarla kurduğumuz iletişimin büyük çoğunluğunu telefonlarımızdan gerçekleştiriyoruz. Teknoloji geliştikçe de akıllı cihazlar üzerinden yapılan işler artmaya devam ediyor. Fakat bazı insanlar teknolojinin devamlı hayatımızda olmasıyla yeterince baş edemeyebiliyorlar. Telefonlara bildirim geldiğinde oluşan titreşimi sadece bu bildirimler gelirse duyarız. Fakat hayali titreşim sendromu olan insanlar devamlı telefonlarının titrediğini ve mesaj geldiğini düşünüyorlar hatta titreşimi hissediyorlar.
2-Facebook Depresyonu
Bu hastalığın keşfedildiği dönemde yaygın olan platform Facebook olduğu için bu ismi alsa da artık neredeyse her sosyal medya platformu için geçerli hale gelmiştir. Özellikle Instagram gibi günlük hayatlarını gösterişli ve olduğundan uzak lanse etmeye çalışan insanların olduğu sosyal medya uygulamalarında rastlanıyor. İnsanların yaşadığı güzel hayatı, gittikleri tatilleri ve devamlı eğleniyor olmalarını izleyenlerde kendi hayatından memnun olmama durumları başlıyor. Bu hisler zamanla kötüleşerek depresyona kadar sürükleyebiliyor. Günümüzde Facebook depresyonu diğer bütün sosyal medya platformları için de geçerlidir. Bu yüzden sosyal medyadaki hayatların gerçek olmadığını bilmek ve buna göre kullanmak çok önemli.
3-RSI
Telefon ve bilgisayar klavyelerinde insanlar zamanla hızlı yazmaya alışıyorlar. Teknolojinin zararları da bazen bu pratikliklerin içerisinde gelebiliyor. Özellikle telefonlarda devamlı mesajlaşan kişilerde görülen bu rahatsızlık his kaybına yol açabiliyor. Bilgisayar farelerinin sürekli kullanımı veya başparmakların mesajlaşırken çok hızlı kullanılması sinir uçlarını etkileyebiliyor. Bu durum zamanla uyuşmalara yol açabiliyor. Her ne kadar ellerin devamlı hareket halinde olması iyi bir şey de olsa bu sık sık tekrar eden ve sert hareketler olumsuz sonuçlara sebebiyet veriyor. RSI hastalığı kişilerin hayatlarının ilerleyen evrelerinde ciddi problemlere neden olabiliyor.
4-Nomofobi
Günlük hayatımızda en çok kullandığımız cihazlar telefonlar olduğu için teknolojiyle gelen hastalıklar içerisinde en çok ona rastlanır. Bunlardan biri de nomofobidir. Bir çeşit fobi olan bu rahatsızlık telefondan uzak kalma korkusu olarak tanımlanabilir. Her ne kadar birçok işimize yarasa da bazen telefondan uzak kalmayı herkes ister. Fakat nomofobi sahibi kişiler için bu durum böyle değildir. Kişinin telefonundan hiçbir zaman uzak kalmaması ve uzak kalması gereken durumlarda korkuya kapılması bu fobiye sahip olduğu anlamına gelir.
5-FOMO (Fear of Missing Out)
Kaçırma korkusu olarak çevrilebilecek olan fomo herhangi bir olayı kaçırmaktan korkmaktır. Teknoloji ve sosyal medya insanlara dünyadaki birçok olayı ve konuyu takip etme olanağı veriyor. Güncel haberleri, dünyadaki yaşanan gelişmeleri veya tanıdığımız insanların hayatlarında olup bitenleri hep bu araçlardan takip ediyoruz. Fomo hastalığı olan insanlarda bu durum sadece gelişmeleri takip etmek olarak kalmıyor. Bir nevi takıntı haline gelen bu durumla artık en ufak bir şeyden geri kalmaktan ve kaçırmaktan korkak hale geliyorlar.
6-Selfilis
Teknolojik gelişmeler fotoğraf çekme alanında da çok güzel olanaklar sağlıyor. Artık birçok insan alacağı telefonun özelliklerinde ilk önce kameraya bakıyor. Bu sebeple fotoğraf çekmek hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Görülen güzel bir manzarayı, arkadaşlarla çıkılan tatilleri veya sokakta karşılaşılan bir hayvanı çekmek neredeyse refleks halini alacak kadar normalleşti. Fakat bu kadarla sınırlı kalmayan insanlar da mevcut. Her yaptığı işte her hareketinde kendi fotoğrafını yani selfiesini çeken kişilerde selfilis denilen rahatsızlığın olması yüksek bir ihtimal. Bu rahatsızlığa sahip kişiler uyandıkları anda selfie çekmeye başlıyorlar ve günün her anını çekiyorlar.
7-Siberhondrik
Hastalık hastası diye bir tabir vardır ve genelde olmayan bir rahatsızlığın varlığına kendilerini inandırırlar. Teknolojiyle birlikte bu durum da güncellendi. Artık hastalık hastası olmanın teknoloji dünyası içinde bir adı var. Siberhondrik denilen bu bozukluk, kişinin devamlı kendinde gördüğünü sandığı belirtileri internetten aratarak kendi kendine teşhis koyması olarak açıklanabilir. Günlük yaşamda birçok insanın karşılaştığı bu ufak belirtileri internette aratarak çok ciddi hastalıklara sahip olduğuna inanan siberhondrik kişiler bazen bunların tedavisine bile kalkışabiliyorlar.
8-Ego Sörfü
Daha çok ünlü kişilerde görülen bu durumda insanlar devamlı kendilerini internetten aratıyorlar. Arama motoruna veya sosyal medyaya kendi isimlerini yazarak ne konuşulduğunu araştırıyorlar. Devamlı kendiyle ilgili araştırma yapıp hakkında bir şey konuşulmuş mu veya ne konuşulmuş diye aratan bu insanların yaptığı şeye ego sörfü denmektedir.
9-Photolurking
Eskiden yaşanılan bölgede herkesin birbirini tanıması sonucu başkalarının hayatlarını devamlı takip eden insanlar olurdu. Sosyal medya dünyasında da bu insanlardan mevcut. Photolurking olarak adlandırılan bu durum, başka kişilerin hesaplarına ve fotoğraflarına sürekli bakmak olarak açıklanabilir. Sosyal medyanın bir getirisi olan devamlı göz önünde olma durumunun sonucunda bunu takip edenlerin olması da gayet normal. Fakar photolurkingde bu durum normalin dışında kalıyor. Devamlı başkalarının fotoğraflarına bakan kişilerde bu durum bağımlılık halini alabiliyor ve günlük hayatı olumsuz etkiliyor.
10-Google Takibi
Google her yıl en çok ne aratılmış listesi paylaşıyor. Bunlar genelde o dönemde dünyadaki veya ülkedeki gelişmelere bağlı oluyor. Fakat bu listenin dışında da aratılan milyonlarca konu var. Bunlardan biri de başkalarının isimleri. Bazı insanlar tanıştıkları kişileri ilk olarak Google üzerinden aratıp bilgi edinmeye çalışıyorlar. Bu durum sadece yeni tanıştıkları kişilerle sınırlı değil. Bu durum çoğunlukla çevrelerindeki insanları devamlı aratma sonucu ortaya çıkıyor.
11-Cep Telefonu Dirseği
Cep telefonu dirseği, devamlı telefonlarını elinde tutan veya çok sık ve uzun telefon görüşmesi yapan kişilerde görülüyor. Uzun süre telefonu elinde veya kulağında tutarken kıvrılan kolla birlikte o bölgedeki sinirler zarar görebiliyor. Bu durumu önlemenin yolu da telefon görüşmelerini kulaklıkla yapmak ve uzun süre telefonu elde tutmamak.
