Level Hospital‘ın hekim kadrosunda göreve başlayan Dahiliye Uzmanı Eldeniz Yunusov, Yeni tip korona virüsün yol açtığı Covit-19 pandemisi sürecinde diyabetin önlenmesine ve yönetimine dikkat çekerek sorulara yanıt verdi.
Level Hospital Dahliye Uzmanı Dr. Eldeniz Yunusov stresli bir dönem geçirildiğini belirterek beslenme düzeninin bozulduğuna ve bu bozukluğun diyabete neden olabileceğini ifade etti.
Yunusov önlem alınması gerektiğini belirterek: “2020 herkes için stresli bir dönem olarak geçiyor ve stresli zamanlarda insanlar sık sık sevdiği yiyeceklere veya atıştırmalıklara yöneliyor. Bu yiyecekler çok fazla şeker içeriyorsa, glukozu iyi depolayamayan kişiler için sorun yaratır hale geliyor.” dedi.
Diyabet ve pre-diyabetin dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 24-25 ini etkilediğine dikkat çeken Dr. Eldeniz YUNUSOV ‘”Pre-diyabet, normalden daha yüksek olmasına karşın henüz diyabet tanısı koymak için yeterli seviyede olmayan kan şekeri düzeylerini ifade etmektedir ve bu kişilerde uzun dönemde tip 2 diyabet gelişme riski yüksek olduğundan önlem alınması gerekmektedir” dedi.
DİYABET NEDİR?
Vücudumuzun birincil enerji kaynağı karbonhidrat yani şekerlerdir ve diyabet, kandaki glukozun uygun şekilde depolanmasını engelleyen metabolik bir hastalıktır. Yediğimiz veya içtiğimiz şekerlerin çoğu sindirim sonucunda glukoza dönüşür.
Glukoz her yerde! Nişasta (ekmekte bulunan bir karbonhidrat) ve laktoz (sütte bulunan bir karbonhidrat) vücudumuzda bulunan enzimler sayesinde glukoza parçalanır. İşlenmiş gıdalarda yaygın olarak bulunan sukroz, fruktoz ve mısır şurubu da enerjiye dönüşmesi için karaciğerde glukoza parçalanır.Pek çok yiyecek ve içecekte glukoza dönüşen karbonhidratlar olduğundan, fazladan glukozu nasıl depoladığımız çok önemlidir. Kanımızdaki tüm bu ekstra glukoz ya organlarımız tarafından kullanılmakta ya da yağ ve kas dokusunda depolanmaktadır.
Diyabet hastalarında, vücut fazla glukozu iyi depolayamaz. Bu durum, yüksek kan şekeri seviyelerine ve sonucunda böbrek hastalığı, kalp krizi, kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, inme, göz hasarı gibi başka birçok sağlık sorununa yol açabilir.
DİYABET NEDEN TEHLİKELİDİR?
Kanda çok fazla glukoz olması, küçük kan damarlarımızı tıkar. Vücudumuzdaki en küçük kan damarlarından bazıları el ve ayak parmaklarımızdaki sinirler, böbreklerimizdeki filtre sistemi ve gözlerimizdeki retinadır. Yüksek kan şekeri seviyeleri sonucunda küçük damarlarda oluşan bozukluk aynı zamanda enfeksiyonlu yaraların iyileşmesinin daha uzun sürmesine ve ciddi sorunlara yol açmasına neden olur. Ciddi vakalarda kontrolsüz diyabet, amputasyona kadar gidebilen ayak sorunlarına ve körlüğe yol açabilir.
DİYABET BELİRTİLERİ
Yaygın semptomlar arasında sık idrara çıkma, yorgunluk, iştah artışı, açıklanamayan kilo kaybı, cilt yaralarının iyileşmesinde gecikme, ellerde ve ayaklarda çorap veya eldiven biçiminde his kaybı, karıncalanma, yanma, batma veya uyuşma bulunur. Kandaki yüksek şeker seviyesi dehidratasyonu taklit eder, bunun sonucunda kontrolsüz diyabeti olan kişilerde aşırı su içme ihtiyaçı ortaya çıkmaktadır. Kontrolsüz diyabeti olan erkeklerde ‘Erektil disfonksiyon’ yani ereksiyon bozukluğu, hakkında çok az konuşulan fakat oldukça yaygın bir sorundur. Cinsel organlara giden küçük kan damarları, yüksek glukozdan etkilenir ve tıkanır, kanın bölgeye akmasına izin vermez ve cinsel işlev bozukluğuna neden olur.
DİYABET TANISI İÇİN KİMLERE TEST YAPILMALIDIR?
Diyabetle ilgili belirtiler yaşayan herkes derhal sağlık kuruluşuna başvurmalıdır. Fazla kilolu ve 45 yaşın üzerinde olan kişiler diyabet ve pre-diyabet yönündan test yaptırması gerekmektedir. 45 yaşından genç erişkinlerde ise tansiyon yüksekliği, ailede diyabet varlığı, düşük HDL-kolesterol düzeyi, yüksek trigliserid düzeyi, gestasyonel diyabet, 4,5 kg üzerinde bebek doğumu öyküsü durumlarından herhangi biri mevcutsa, diyabet ve pre-diyabet açısından test yapılmalıdır. Eğer pre-diyabet saptanırsa, diyabet gelişimi açısından her 1-2 yılda bir test yapılması gerekir.
Uzm. Dr. Eldeniz YUNUSOV diyabet hastalarında bağışıklık sisteminin diğer sağlıklı kişilere göre daha bozuk olduğuna dikkati çekerek, şu uyarılarda bulundu: “Ne yediğimiz ve içtiğimiz gerçekten önemli! Fazla karbonhidratlı, tatlı gıdalardan kaçınmalı, yeterli sıvı tüketmeye özen gösterilmelidir. Ayrıca, diyabetli kişilerde vucudun ekstra şekeri kullanmasına yardımcı olmak için egzersiz seviyesi güvenli bir şekilde düzenlenmelidir. Diyabetiniz kontrolsüz ise, kan şekeri seviyenizi düşürmeye yardımcı olmak için doktorunuzunun önerdiği şekilde ilacın kullanılması gerekmektedir.”





