Burak Erol İl divan toplantısında konuşarak siyonistlerin seçim sonuçlarından memnun olduğunu ve iktidarın emeklileri zam yapılacak vaadi ile oyaladığını belirterek çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Erol “Emeklilerin durumu umurlarında bile değil” diyerek şu ifadeleri kullandı:
27 Eylül mevlid kandilini idrak ettik.Peygamber Efendimiz(sav)’in 63 yıllık hayatından alacağımız binlerce ders var.

Aradan geçen 14 asırda Müslümanların ve tüm insanlığın yaşadıkları da göstermektedir ki; bugün yine bizim kurtuluşumuz Sevgili Peygamberimizin güzel ahlakını kuşanmak ve örnek adalet anlayışını hayatın her alanında hakim kılmakla mümkün olacaktır.

ABD, Rusya, AB Ve İsrail, Hepsi Seçim Sonuçlarından Büyük Bir Memnuniyet Duymaktadır

Muhterem arkadaşlar; sözün burasında Sn. Erdoğan’ın BM toplantısı için gittiği New York’taki temaslarına da değinmek istiyorum.

Ak Parti'de temayül yoklaması! Kilimli İlçe Başkanını seçti! Ak Parti'de temayül yoklaması! Kilimli İlçe Başkanını seçti!

Sn. Erdoğan’ın dost ve düşman tanımının her seçim öncesi ve sonrasında değiştiğini biz zaten biliyorduk.

Ancak terör devleti İsrail’in en şedit Başbakanlarından Netanyahu ile olan samimiyetinin bu denli ilerleyebileceğine biz bile ihtimal vermiyorduk!

Cenaze namazında dahi muhalefet parti liderlerinin elini sıkmaktan ısrarla kaçınan Sn. Erdoğan’ın, elinde on binlerce Filistinli mazlumun kanı olan bir katille sarmaş dolaş olabileceğini düşünmek bile istemezdik!

Şimdi net olarak görülüyor ki; seçim öncesi muhalefet bloğunu akla hayale gelmedik odaklarla işbirliği yapmakla suçlayanların, aslında kapalı kapılar ardında kimlerle işbirliği yaptığı çok açık olarak ortaya çıkmıştır. Seçimlerin ardından hükümetin yaptıkları ve yapmadıklarıyla, ekonomi ve dış politikada attıkları adımlarıyla çok açık olarak görülmüştür ki; ABD, Rusya, AB ve İsrail, hepsi seçim sonuçlarından büyük bir memnuniyet duymaktadır.

Biz İktidara Gelince BOP’u Yırtıp Atacağız

Çünkü onlar çok iyi biliyorlar ki; değil tek başına iktidar olması, Milli Görüş’ün iktidar ortağı olduğu bir dönemde ülkemizin Cumhurbaşkanının, Siyonistlerle sarmaş dolaş olamayacağını!

Çünkü onlar çok iyi biliyorlar ki; Saadet Partisi’nin hükümette yer aldığı bir denklemde para bulmak için uluslararası tefecilerin kapı kapı gezilmeyeceğini!

Çünkü onlar gayet iyi biliyorlar ki; biz gelince BOP’u yırtıp atacağımızı, faizcileri kapı dışarı edeceğimizi, ekonomi yönetiminde bildikleri gibi at koşturamayacaklarını!

Geçmişte de Erdoğan ve Erbakan farkını da çok iyi biliyordu onlar, Ak Parti ile Saadet Partisi’nin farkını da çok iyi biliyorlar bugün.

Saadet Partisi iktidarda olacak da; emeklilerimize 7 bin 500 lira reva görülecek, mümkün mü?

Saadet Partisi iş başında olacak da; IMF reçeteleri farklı ambalajların içinde uygulamaya konulacak, mümkün mü?

Milli Görüş anlayışı değil 22 yıl, 22 ay iktidarda kalacak da; hem yüksek enflasyon hem yüksek faiz hem de yüksek kur sarmalına girilecek, Allah aşkına olacak şey midir bu?

“Derinleşmiş ve Kalıcı Yoksulluk Dönemi”

Muhterem arkadaşlar, seçimlerin üzerinden 4 ay geçti. Soruyorum; bırakın geride kalan 20 küsur yılı, şu son 4 ayda iyiye giden ne var?

Bırakın en ufak bir iyileşmeyi, aksine her geçen gün problemlerimiz daha da derinleşiyor.

İçinde bulunduğumuz dönem artık; “Derinleşmiş ve Kalıcı Yoksulluk Dönemi”dir!

Zira vatandaşlarımız;

-Kıt kanaat geçinmeye çalışıyor, ayın sonunu getiremiyor, taksitlerini ödeyemiyor!

-Kredi kartı takibine düşüyor, sofrasındaki porsiyonlar gün be gün küçülüyor!

-Et, süt, peynir hatta artık yumurta bile alamıyor.

-Kış kapıda; on binlerce aile tüm kış yorganın altında ısınmaya çalışacak!

-Okullar açıldı; yine binlerce aile çocuğuna beslenme koyamamanın burukluğunu, hüznünü yaşıyor.

-İşsizlerimizin yanında, aldığı ücretle geçinemeyen binlerce insanımız da ek iş arıyor.

3-4 Aydır Emeklilerimiz Ne Çekiyor, Nasıl Geçiniyor; Umurlarında Bile Değil!

Muhterem arkadaşlar; aylar geçti, hâlâ 7 bin 500 lirayla geçinmeye çalışan emeklilerimize zam yapılacak mı, ne zaman yapılacak, Meclis açılınca mı yoksa yıl başında mı bunlar konuşuluyor.

Hakikaten ayıptır, yazıktır! Bu saatten sonra yapılan düzenlemenin bir anlamı da yoktur! Dalga geçer gibi her gün bir başka iktidar yetkilisi açıklama yapıyor.

Günlerdir bu insanlar ne çekiyor, nasıl geçiniyor; umurlarında bile değil!

1 Ekim’den sonra Meclis’i onlara dar edeceğimizi bildikleri için, şimdi alelacele bir düzenleme yapmaya çalışıyorlar.

Ne olurdu Meclis kapanmadan önce bu düzenlemeyi hep birlikte yapsaydık?

Ne kaybederdiniz Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırdığımızda; “gelin, bu düzenlemeyi hemen şimdi yapalım” teklifimize evet deseydiniz de emeklilerimiz de 3 ay en azından bir nebze de olsa rahat edebilselerdi?

Hâlâ birkaç ay daha erteleyebilir miyiz derdindesiniz, hâlâ kelime oyunlarıyla süreci uzatmaya çalışıyorsunuz!

TBMM’de Artık Saadet-Gelecek Grubu Var; Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak

Pazar günü TBMM açılacak, şimdiden bugün buradan uyarıyorum; hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!

İktidar, 2002’den bugüne alışık olduğu Meclis’ten çok farklı bir Meclis görecek bu dönem!

Çünkü artık Saadet-Gelecek Grubu var, inanç, azim ve kararlılıkla biz orada olacağız!

İktidar-muhalefet ayırt etmeksizin iyiyi, doğruyu, faydalıyı ve güzeli kim teklif ederse etsin yanıtımız evet olacak!

Bakanlar arasında geçmişte bizimle birlikte olmuş mu olmamış mı, bize yakın mı değil mi bakmaksızın yanlışı kim yaparsa yapsın dimdik karşısına dikileceğiz!

“Milletin Meclisi”nin, milletin hayrına olacak işlere imza atması adına büyük bir gayret sarf edeceğiz, bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın!

Yine aynı şekilde Saadet Partisi olarak, küresel güçlerin tekerine çomak sokmaya da devam edeceğiz.

Büyük Ortadoğu Projesi’ni her fırsatta milletimize anlatmaya, bu konuda kamuoyu oluşturacak ve engel olacak adımları atmaya devam edeceğiz.

Aile yapımızı sarsan, kadını ve erkeği farklı tanımlar üzerinden tartışmaya açanlara karşı da yine mücadelemize kararlılıkla devam edeceğiz.

Biz, iklim değişikliği tartışmaları üzerinden başka hesaplar güden emperyal güçlerin ne yapmak istediklerini de gayet iyi biliyoruz.

Önümüzdeki günlerde de bu konuda verilere dayalı, gerçekte neyin olup bittiğini kapsamlı bir şekilde ele alan, uluslararası sözleşmelerdeki maddelerin olumlu ve olumsuz yönlerini tek tek irdeleyen bir değerlendirme yapacağımızın da bilinmesini isterim.

Bu sözlerle basın toplantımıza son veriyor, sizlere  teşekkür ediyor, hayırlı günler diliyorum.

Allah’a emanet olunuz!"

Editör: U. G.