Deniz Yavuzyılmaz'ın açıklamaları şu şekilde;

"Seçim sürecinde yedi gün yirmi dört saat  çalışan, ter döken  basın emekçilerimize teşekkür etmek istiyorum. Zonguldak'ın en büyük sorunu istihdam. Zonguldak hem yatırımlardan bugüne kadar istediği payı alamadı hem zamanında da Zonguldak'ta büyük bir istihdam sorunu var. Bu nedenle de şehirden göç eden vatandaşlarımızın sayısı her geçen gün artmaya devam ediyor. Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) olarak TTK'ya beş bin işçi alacağız. TTK'ya beş bin işçi alınmasının sebebi 2019 yılında son işçi alımından bu yana  2021 yılında iki bin madenci emekli oldu ve 2023 yılı sonuna kadar da bin dokuz yüz üç madenci daha emeklilik hakkına sahip olmuş olacak. Dolayısıyla da yaklaşık dört bin madenci emekli oluyor. AK Parti bunun karşılığında "iki bin maden işçisi alacağız" diyor. İki bin madenciyi işe almak TTK'yı büyütmüyor, aksine küçültmüş oluyor. Biz kademeli olarak beş bin madenciyi işe alacağız hem geriye gidişi durduracağız hem de her yıl ilave olarak her yıl emeklilik hakkı kazanan madenci, mühendis, memur sayısı kadar da ilave alım yapacağız. Böylelikle her yıl TTK daha da büyümüş olacak. Bunlara ilave olarak şu soruyu sormak gerekiyor. AK Parti bugün iki bin işçi alacağız diyor. Ancak 2022 yılında neden TTK'ya işçi alımı yapılmadı? Bunu da açıklamasını bekliyoruz. 2021 yılında da bir işçi alımı yapılmadı. Neden yapılmadı? 2021 yılında da bir alım yapmadı. Tüm bu geçen yıllarda  alım yapılmadığı halde en tecrübeli madencilerimiz emekli olmaya devam etti.

TTK'NIN KAPASİTESİNİ ARTTIRACAĞIZ!

Amasra grizu patlamasında hayatını kaybeden kırk üç madencinin üçü usta madenci, otuz ikisi ise son alımda alınan  tecrübesiz madenci diyebileceğimiz kardeşlerimizdi. Madencilerimiz arasında dört barutçu, dört nezaretçi vardı. Tüm bunlara bakıldığı zaman da TTK'da bir tecrübe zincirinin kırıldığı da görülüyor. Aynı zamanda biz Amasra'da TTK'nın  sıkıştırıldığı on altı milyon tonluk rezerv alanında bulunan ve metan gazı yoğunluklu, tehlikeli gaz içeriğinin yüksek kondu  kısmın yanındaki komşu sahada, özel bir şirkete ruhsatı devredilen ve altı yüz altı milyon ton  taş kömürü rezervi bulunan sahayı tekrar Türkiye Taş Kömürü Kurumu'na devretmek istiyoruz. Böylelikle iki sahayı hem birleştireceğiz hem de bugüne kadar  yerli ve milli servetimiz olan yerin altında kalan bir özel şirketin  kucağında bırakılan ve kömürün kaymağının yer aldığı kısımdaki bir kilogram kömür bile çıkarılmayan bu kısımda üç bin dört bin madencinin daha istihdam edilmesini sağlayacağız. Böylelikle hem TTK büyüyecek hem genel maden işçileri sendikası daha da büyümüş olacak. İşçilerimizin hakları daha fazla sağlanmış olacak. Bu noktada tecrübeli madencilere de ihtiyaç duyacağımız için şehir dışında başka illerin madenlerinde çalışan Zonguldaklı hemşehrilerim tekrar ailelerini alıp bu iş garantisiyle birlikte tekrar Zonguldak ve bölgemize  hem şehirlerini hem köylerini geri dönecekler. Yine Avrupa'da yaşayan, özellikle Almanya'da yaşayan dört yüz bin gurbetçimiz var. Onlardan da yine  bölgemize dönmek isteyen, yuvaya dönüş projemiz kapsamında yine madenlerde iş garantisi verilerek oradaki gençlerimizi aileleri ile birlikte Türkiye'ye, Zonguldak'a bekliyoruz. Böylelikle Zonguldak dışarıya göç veren değil göç alan bir şehir kimliği kazanacak. TTK  yeniden ayağa kalkacak. TTK'nın kardeşini  çok iyi tanıyorsunuz ve biliyorsunuz. TTK kadar önemli diyebileceğimiz öz kardeşi "Rodovan sahaları" esasındaki işletmelerin mutlaka desteklenmesi ve buralarda istihdamın ve kömür üretiminin arttırılması gerekiyor. Ancak bu nasıl yapılacak? Bunun da yol haritasını hazırladık.

AK PARTİ YANDAŞ ŞİRKETLERE GARANTİ VERİYOR

AK Parti kendi yandaş şirketlerini dolar ve euro üzerinden köprülerden araç geçiş garantisi veriyor. Yani geçmeyen bir araç için bile garanti verilmiş. Garanti sayısı  olduğu için tutturulamayan araç sayısı kadar para ödüyoruz. Dolayısıyla biz de bu yanlış bir uygulama diyoruz. Zonguldak için şöyle doğru bir uygulama yapılabilir. Kardemir ve Erdemir  Zonguldak'taki  saha işletmelerinden döviz karşısında değerini yitirmeyecek şekilde yapılacak bir anlaşmayla birlikte taş kömürü alım garantisi verebilir. Bunun karşılığında işletmeler büyür, gelirleri garanti altına alınmış olur. Piyasalardaki dolar ve eurodaki dalgalanmalardan etkilenmez ve bu kendi yatırımlarını daha da arttırır, daha fazla taş kömürü çıkarılır. İstihdam şartı konularak istihdam ettikleri madenci sayısını ve çok daha fazlasını bu anlaşma gereği bir şart olarak uygulanacağı için hem taş kömürü üretimi hem işletmeleri daha güvenli, sağlıklı daha büyüyen bir yapıda çalışma imkanı bulur. Aynı zamanda da Zonguldaklı gençler böylelikle iş sahibi olacaklar. Tüm yapılacak kamu alımlarında özellikle TTK'da bir kuraya şehir dışından gelen  kişilerin yüz binlerce kişiyle aynı kuraya girmesi maalesef bizim Zonguldaklı hemşehrilerimizi işsiz bırakıyor. Zonguldaklı vatandaş kuradan çıkamıyor. O nedenle biz öncelikle işletmelerin bulunduğu  ilçeler başta olmak üzere yüksek kontenjan belirlenerek diğer ilçelere de kontenjanlar ayrılarak, aynı zamanda işletmelerin ilçelerin beldeleri ve köylerine de ayrıca kontenjanlar belirlenerek kuraların buna göre çekilecek. Böylelikle  TTK'nın kaç kazmacıya ihtiyacı varsa o kazmacıları temin ettiği köylere kontenjanların ayrılması ve böylelikle o köylerden alım yapılması, TTK'da verimli bir kömür üretimi yapılması ve insan kaynakları yönetiminin düzgün bir şekilde yapılması için  çok kritik öneme sahiptir. Genel seçimlere yönelik olarak Zonguldak'ta vatandaşlarımız şunun kararını verecek. TTK'ya iki bin işçi mi alınsın? Beş bin işçi mi alınsın? Her yıl emekli olan madenci mühendis, memur sayısı kadar da alım yapılmaya devam edilsin. Vatandaşımız şuna karar verecek! Emeklimiz her yıl bayram ikramiyesi olarak iki bin lira mı alacak? Yoksa sekiz bin beş yüz lira mı alacak? Eğer bayram ikramiyesi olarak ben iki bin liraya razıyım, bana layık görülen bu paraya razıyım diyorsa AK Parti'ye oy verecek. Eğer ben bayram ikramiyesi olarak sekiz bin beş yüz lirayı hak ettim. Yıllarca çalıştım, Torunuma harçlık vereceğim, biraz borcumu ödeyeceğim, esnafımdan bayram alışverişi yapacağım diyorsa, sekiz bin beş yüz lira istiyorum diyorsa Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy verecek. TTK'ya iki bin madenci alımı için AK Parti'ye , beş bin madenci alımı için Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy verecek. Bu ikisinin arasında vatandaşımızın hakkını arayacağı ve hakkını istediği yönünde iradesini ortaya koyacağı bir seçim olacak.  Zaten ortada AK Parti döneminde neredeyse bir emekli maaşı kalmadı. Para pul oldu. Asgari ücretin altında emekli maaşı almak zorunda kalan vatandaş var. Biz emeklilerin artık bu çaresizliğine bir son vereceğiz. Çünkü şunu biliyoruz ki emeklinin sorununu, maaş sorununu çözmek esnafın da sorununu çözmek demek. Emeklimiz aldığı tüm parayı bulunduğu bölgedeki şehirdeki esnafımızda harcamak için gidiyor. Esnafın emekliden kazandığı bu parayla yüzü de gülüyor. Bu noktada hem emeklimizin hem esnafımızın yüzünü güldüreceğiz. Esnafımızın üzerindeki stopaj baskısını kaldıracağız. Bir esnaf bakanlığı kuruyoruz. Böyle doğrudan esnafımız bir sıkıntı yaşadığında veya çeşitli yatırımla ilgili adımlar atmak istediğinde yeni girişimci cesurca ticaret hayatının içine girmek istediğinde esnaf bakanlığının kapısını çalabilecek. Esnaf artık bakanlıklar gözünde yalnız bırakılmayacak. 

BİR  OY KEMAL'E BİR OY CHP'YE

Osman Zaimoğlu’nun Ozan Demirtaş’a saldırısında flaş gelişme! Osman Zaimoğlu’nun Ozan Demirtaş’a saldırısında flaş gelişme!

Bir oy Kemal'e bir oy Cumhuriyet Halk Partisi'ne diyoruz. Vatandaşlarımızı sevgiyle kucaklayacak bir araya getirecek Millet İttifak'ına destek vermeye çağırıyoruz. AK Parti'nin hazinenin altında açtığı deliklerin yerlerini tespit ettik. Bu delikleri kapatacağız. Hortumları keseceğiz ve buradan sağlanacak kaynakla birlikte vatandaşın yüzünü güldüreceğiz. Bu kaynak hepimize yeter. AK Parti üç beş yandaş şirkete bu kaynağı aktararak beş köprü parasına bir köprü yaparak beş yol parasına bir yol yaparak dört köprüyü, dört yolu kendi siyasetini ve kendi lüks ve şatafatında zenginliğinde kullanmak için maalesef vatandaşlarımızdan alıp onları fakirleştirerek kendilerine lüks bir hayat yaşattılar. Ancak bu dönemin artık sonuna geldik. Zonguldak'ta hakkını alacak, tüm Türkiye hakkını alacak. Bakın yirmi bir yıllık AK Parti iktidarları, hükümetleri döneminde Zonguldak'a bir tane bakanlık verdi mi? Bir tane bakanlık vermedi. Zonguldak'ın son bakanı Demokratik Sol Parti(DSP) döneminin bakanı Sayın Hasan Gemici'dir. Gemici altı yıl bakanlık yaptı ve ardından AK Parti Türkiye'de iktidar oldu. Birinci yılında da beşinci yılında da on beşinci yirminci yılında da bir bakanlık Zonguldak'a vermedi.

BAKANLIK VERİLİRSE SEVE SEVE YAPARIM

Şu anki sistemde  sadece milletvekilleri değil, parlamentonun dışındaki isimler de bakanlık görevi alabiliyorlar. Parlamentoda mevcut milletvekili adayı olarak şu anda partim tarafından görevlendirildim ve görevimi yapacağım. Ancak gelecekte verilecek her göreve de hazır olmak için yirmi dört saat çalışmaya devam edeceğiz.

BİZ SEVGİ DİLİ BENİMSİYORUZ

AK Parti'nin kullandığı kutuplaştırıcı dil maalesef burada belirli bir grup vatandaşı yüz, iki yüz kadar vatandaşı  provoke etmiş ve bu provokasyonun sonucunda da hem Sayın Ekrem İmamoğlu'na yönelik olarak hem de orada bulunan diğer vatandaşlarımıza "Erzurumlu hemşehrilerimize" yönelik bir saldırı  ve taş atma  sonucu şiddet uygulama durumuna dönüşmüştür. Bu çok acı bir durum. Kendiliğinden oluştuğunu düşünmek açıkçası eksik bir bakış açısı olur. Vatandaşımız maalesef televizyonlardan ve sosyal medyadan AK Parti'nin uyguladığı kutuplaştırıcı dil nedeniyle farklı görüşte, aynı görüşte olmadığı kendi hemşehrilerine yönelik böyle bir saldırıda bulunmuştur. Kolluk kuvvetlerinin hızlı bir şekilde saldırıda, saldırıyı gerçekleştirenleri tespit ederek adalet önünde onların hesap vermesini sağlaması gerektiğini düşünüyorum. Orada çocukların burnu kanadı, insanların başı yarıldı, kan aktı. Erzurum'da bir miting alanında tüm vatandaşlar aynı zamanda savunmasızdı. Oradaki vatandaşın her biri otobüsün diğer tarafındaydı. Bebeği, çocuğu, yaşlısı, kadını erkeği hepsi bir aradaydı. Mitingi izlemeye gitmiş olan masum ailelerdi. Bu aileler taş yağmuruna tutuldu. Aynı zamanda da Erzurum'a gelen Sayın Ekrem İmamoğlu da bu saldırıya maruz kaldı.Bu durum çok acı. Sevgi diliyle bir arada olmanın güzelliklerini yaşayarak bu çeşitliliğin bize verdiği güçle birlikte hareket ediyoruz. Vatanımıza ve milletimize sahip çıkıyoruz. Bu vatanın içinde yaşayan ve vatandaşı olan herkesin bir arada sevgiyle ve mutlulukla yaşaması gerektiğini düşünüyoruz. Bu tip kutuplaştırmaların ve hedeflenen ayrışmanın siyasete malzeme olmamasını, siyasetin bir enstrümanına dönüşmemesi gerektiğini düşünüyorum. Zonguldak'ta şükür ki böyle bir sorun yok ve olmamalıdır. Tüm siyasetçilerin daha sorumlu davranarak bu kutuplaştırıcı dile müsaade etmemesi gerekiyor. O nedenle biz Zonguldak'ta Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) olarak ve Millet İttifakı olarak her zaman Zonguldak'ın gerçek sorunları neyse onlara eğilmek ve ihtiyacı olan  çözüm önerilerine kavuşmasını sağlamak için enerjimizi o kısma odaklamayı doğru buluyoruz. Ümit ediyorum ki Cumhuriyet Halk Partisi, Millet İttifakı iktidara geldiğinde de hepimizin ilgilendiği konu Zonguldak'a gelen yatırımlar olacak. Aynı zamanda sağlanan istihdamlar daha yaşanılabilir bir kent, daha sosyal bir kent ve herkesin gelip de yaşamak için gıpta ettiği bir Zonguldak olacak.

TOPU AK PARTİ KALE ÇİZGİSİ ÜZERİNE GETİRDİK

 Bu seçimlere girmeden önce AK Parti'nin üç milletvekili vardı. Bizim ise iki milletvekilimiz vardı? Yani top bizim kalenin çizgisinin üstünde duruyordu. Top bizim kaleye girmiş ve üç olmuşlardı. Şimdi biz o topu kendi kalemizden aldık, savunma hattını ve kendi yarı sahamızı geçtik. Orta sahayı geçtik, AK Parti'nin defansını geçtik, kalecisini geçtik. Kale çizgisinin üzerine getirdik. Üflesek ümit ediyorum içeri girecek, bir omuz vereceğiz, dokunacağız. Üçüncü milletvekilini biz alacağız.

Editör: Melisa Sapaz