Evlilik birliğinin sona ermesi, hem duygusal hem de hukuki açıdan karmaşık bir süreçtir. Türkiye'de her yıl binlerce çift boşanma kararı alırken, bu sürecin nasıl işlediğini bilmek haklarınızı korumak için kritik önem taşır. Doğru bilgilere sahip olmak, sürecin daha sağlıklı yürütülmesini sağlar.

Boşanma Davası Türleri

Türk Medeni Kanunu'na göre boşanma davaları iki ana kategoriye ayrılır:

Anlaşmalı Boşanma

Anlaşmalı boşanma, eşlerin boşanma konusunda tam mutabakat içinde oldukları davalar için öngörülmüştür. Bu tür davalarda eşler, boşanmanın tüm şartlarını önceden belirleyerek mahkemeye başvururlar. Anlaşmalı boşanmada belirli bir boşanma sebebi göstermek zorunlu değildir. Taraflar, boşanma protokolü adı verilen ayrıntılı bir belgede mal paylaşımı, çocukların velayeti, nafaka, tazminat gibi konuları düzenlerler. Bu protokol mahkeme tarafından onaylandıktan sonra bağlayıcı hale gelir. Anlaşmalı boşanma davaları genellikle tek celsede sonuçlanır ve süreç oldukça hızlıdır.

Çekişmeli Boşanma

Çekişmeli boşanma ise eşlerin boşanma konusunda veya boşanmanın şartları üzerinde anlaşamadığı durumlarda açılan davalardır. Bu tür davalarda mutlaka Türk Medeni Kanunu'nda belirtilen yasal sebeplerden birine dayanmak zorunludur. Çekişmeli boşanma süreci genellikle uzun sürer ve birden fazla duruşma gerektirir. Hakim, tarafların iddialarını ve delillerini değerlendirerek velayet, mal paylaşımı, nafaka gibi tüm konularda karar verir.

Çekişmeli Boşanma Sebepleri

Türk Medeni Kanunu'nun 161-166. maddeleri arasında düzenlenen çekişmeli boşanma sebepleri şunlardır:

1. Evlilik Birliğinin Temelden Sarsılması (Şiddetli Geçimsizlik) TMK Madde 166'da düzenlenen bu sebep, boşanma davalarında en sık kullanılan genel sebeptir. Evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri beklenemeyecek derecede sarsılması halinde uygulanır. Bu sebepte herhangi bir hak düşürücü süre bulunmamaktadır.

2. Zina Eşlerden birinin evlilik dışı cinsel ilişkiye girmesi durumudur. Zina sebebiyle dava açmak için öğrenme tarihinden itibaren 6 ay, olayın gerçekleşmesinden itibaren 5 yıl içinde dava açılmalıdır. Zinayı affeden eş artık bu sebebe dayanarak dava açamaz.

3. Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış Fiziksel şiddet, sürekli aşağılama, tehdit gibi davranışları kapsar. Bu sebeple dava açmak için 6 aylık ve 5 yıllık hak düşürücü süreler geçerlidir.

4. Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme Küçük düşürücü suçlar işleme, uyuşturucu kullanımı, kumar gibi haysiyetsiz davranışları içerir. Bu sebepte hak düşürücü süre bulunmaz.

5. Terk Haklı sebep olmadan evi terk etme durumudur. Terk en az 6 ay sürmeli, ihtar çekildikten sonra 2 ay içinde dönüş olmazsa dava açılabilir.

6. Akıl Hastalığı Resmi sağlık kurulu raporu ile tespit edilmeli ve iyileşme olasılığının bulunmaması gerekir.

Hukuki Süreç

Çekişmeli boşanma davası dört temel aşamada yürütülür:

1. Dava Dilekçesi: Boşanma sebebi açıkça belirtilerek eşlerin yerleşim yeri Aile Mahkemesi'ne veya Asliye Hukuk Mahkemesi'ne verilir. Dilekçede velayet, nafaka, tazminat talepleri de yer almalıdır.

2. Ön İnceleme: Mahkeme dilekçeyi davalıya tebliğ eder ve cevap vermesi için süre tanır. Ön inceleme duruşmasında tarafların anlaşma imkanı araştırılır.

3. Tahkikat: Delil incelemesi, tanık dinleme, bilirkişi raporları alma aşamasıdır. Çocuk varsa sosyal inceleme raporu alınır.

4. Karar: Hakim tüm delilleri değerlendirerek boşanma, velayet, nafaka kararlarını verir. Karara istinaf ve temyiz yolları açıktır.

Önemli Hususlar

Delil Toplama: Boşanma davalarında başarı büyük ölçüde delillerin gücüne bağlıdır. Fotoğraf, video, mesaj, e-posta, tanık ifadeleri, polis tutanakları, tıbbi raporlar gibi belgeler davanızı güçlendirir. Delillerin hukuka uygun şekilde elde edilmiş olması kritik önem taşır.

Hak Düşürücü Süreler: Zina, şiddet gibi durumlarda öğrenme tarihinden itibaren 6 aylık süreye mutlaka dikkat edilmelidir. Bu süreyi kaçırmak dava hakkının kaybına yol açar.

Geçici Önlemler: Dava sürecinde tedbir nafakası, müşterek konutun kullanımı, çocukların geçici velayeti gibi geçici önlemler talep edilebilir. Bu önlemler sürecin sağlıklı yürütülmesi için önemlidir.

Çocuklu Boşanmalar

Çocuklu boşanma davalarında üç temel konu özel dikkat gerektirir:

Taşımacım ile Akıllı Nakliye ve Hızlı Nakliye Hesaplama
Taşımacım ile Akıllı Nakliye ve Hızlı Nakliye Hesaplama
İçeriği Görüntüle

Velayet: Türk Hukuk sisteminde velayet kararları çocuğun üstün yararı ilkesi gözetilerek verilir. Hakim, çocuğun yaşı, cinsiyeti, eğitim durumu, ebeveynlerin ekonomik ve sosyal koşulları, çocukla kurdukları ilişki gibi faktörleri değerlendirir. Sosyal inceleme raporu bu kararlarda oldukça etkilidir.

İştirak Nafakası: Velayeti olmayan ebeveyn, çocuğun bakım, eğitim, sağlık ve barınma giderlerine katkıda bulunmak zorundadır. Nafaka miktarı çocuğun ihtiyaçları ile ebeveynin ekonomik gücü dikkate alınarak belirlenir. Bu yükümlülük çocuk ekonomik özgürlüğünü kazanıncaya kadar devam eder.

Kişisel İlişki: Velayeti olmayan ebeveynin çocukla düzenli görüşme hakkı vardır. Bu hak, çocuğun yaşı, okul durumu, ebeveynlerin çalışma koşulları dikkate alınarak düzenlenir. Genellikle hafta sonları, bayramlar ve okul tatillerinde görüşme şeklinde planlanır.

Sonuç

Boşanma davası türleri ve süreçleri, Türk Hukuk sisteminde detaylı olarak düzenlenmiştir. Anlaşmalı boşanma daha hızlı ve az masraflı olsa da, çekişmeli boşanma durumlarında yasal sebeplere dayanmak zorunludur. Her boşanma davası kendine özgü özellikler taşıdığından, süreç öncesinde mutlaka uzman hukuki danışmanlık alınmalıdır. Doğru strateji ve delil toplama, davanın sonucunu önemli ölçüde etkileyebilir. Özellikle çocuklu boşanmalarda, çocukların menfaatlerinin korunması öncelik taşır ve bu konularda hassas davranılması gerekir.

Bu makale Avukat Emre SOBAY tarafından yazılmıştır. Makalenin daha detaylı versiyonu için tıklayın.