Çaycuma’da yaşayan DMD Hastası Asaf Ali Özkan için Z HABER olarak yayın, röportajlar ve çağrılar yaptık.
Tek Damla Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi tarafından Atatürk Anıtı’nde düzenlenen kermesten yaptığımız yayın harika dönüşler sağladı.
O buluşmada Z HABER'e konuşan Anadolu Özel Eğitim Dernekleri Federasyonu Başkanı ve Tek Damla Özel Eğitim Rehabilitasyon Merkezi Sahibi Umut Başoğlu, Asaf Ali için yaptığı çağrıda;
“270 lira bağışlayacak 300 bin kişiye ihtiyacımız var” demişti.
O yayınlarımız sonrası bağışlarda ciddi artış var.
Bugün o rakam 200 binlere düştü.
Avrupa’daki gurbetçilerimiz de bu işe daha fazla el atarak gereken rakam kısa sürede bulunacak.
Buna inanıyorum.
Asaf bugün yürüyor, koşuyor ama bir süre sonra bunları yapamayacak.
Tedavisi mümkün.
Ve yürür durumda olması gerekiyor tedavi için.
Ekim sonu kampanya için son.
O nedenle destek olanlara teşekkür ediyoruz.
Son bir gayret Zonguldak.
Allah’ın izni ve sizlerin hayırseverliğiniz ile olacak bu iş.
Ankara’daki çok değerli Zonguldaklılarımız da eccük bir el atarsa 2 haftada biter bu iş!
Not edip paylaşalım!
Valilik Onaylı Bağış Hesabı İBAN:
TR08 0001 0003 6966 5798 7950 02- Ramazan Özkan
Teşekkürler Tahsin Başkan
Teşekkürler Selim Başkan!
Tersane ve Orta Kapuz Plajı için sanırım Muharrem Akdemir döneminde ilk görsel proje hazırlanmıştı.
Sonra Selim Alan döneminde de devam etti bu düşünce.
Başlarda ucube olarak nitelendirdiğimiz o dev asansör kulesi de yine Tersane ve Orta Kapuz Projesi’nin geleceği düşünülerek yapıldı.
Devlet Demiryolları’na yaptırıldı aslında.
Arkasında yine Selim Alan vardı.
O günlerde eleştirdik.
“Kent ve o bölgenin geleceğine daha uygun, o bölgenin estetiğine daha yakışan bir çalışma olamaz mıydı” diye.
Şimdi daha hoş geliyor göze veya bütüncül bakıldığında gözümüz alıştı belki de.
Hatta önceki dönem bu plajın bir vakfa devri gibi iddialar da çok konuşuldu.
Dönem değişti yıllardır konuşulan projenin plaj tarafındaki düzenlemeyi yapmak Tahsin Erdem’e nasip oldu.
Ortalık fazla betona gömülmüş olsa da çevrenin acilen yeşillendirilmesi ile o güzellik çok daha büyük zenginlik haline gelecek.
Sonuç olarak orada Turizm İşletme Belgesi alınmadan bir çalışma yapılmış olsa da Zonguldaklılar Kapuz Plajı dışında bu güzel alana ulaşabilmekten ve buradaki düzenlemeden dolayı Tahsin Erdem’e teşekkür ediyor.
Bu işler kamu – belediye – devlet – siyaset ilişkileri içinde uyum içinde yapılabilse şehir daha fazla kazanır.
Zaman kaybı olmazdı.
Şimdi benzer durum Balkayası veya sahte adı ile Kızlar Plajı olarak bilinen bölge için geçerli.
Yalnız orada deniz çok daha riskli.
Çok boğulma olabilir.
Bir de vatandaş bu güzel plajlarda altına yapmadan bırakıp gitmeyi öğrenebilse!
Neyse Zonguldaklı bunları zaten fazlasıyla hak ediyordu.
Emeği geçenlere teşekkür etmek lazım.
Z HABER’den
Sahte ilişkiler.
Samimiyetsiz ilişkiler.
Zorunlu samimiyetsizlikler ve zorunlu çıkar ilişkileri beni fazlasıyla yordu.
Pek çok şeyi sivri dilimiz değil, samimi ve iyi niyetimizden dolayı kaybettiğimiz oldu.
O nedenle sahte çıkar ilişkileri için sahte dostluklar kuramıyoruz.
Yani biz bunu başaramıyoruz!
Kusur ise kusura bakmayın veya bakın!
Sizin bileceğiniz şey!
İyi mi kötü mü bilemiyorum.
Ama bildiğim bir şey var ki hiçbir gerçek dostluğu da, iyi niyet ve samimiyeti de para için satmıyoruz.
Şehir, siyaset, bürokrasi ve diğer ilişkilerimiz de elimizden geldiğince net, elimizden geldiğince samimi olmaya çalıştık- çalışıyoruz!
Bu tavrımız çoğu zaman yeterince anlaşılmasa da bu çizgiyi bozmayacağız.
Bu çizgiyi bozmadığımız için güvenen ve destek olan tüm okurlarımıza, dostlarımıza teşekkür ediyorum.
Şehir pis başkanlar köpük köpük!?
Belediyelerimiz açık ve net şekilde temizlik konusunda sınıfta kaldı.
Örneğin Zonguldak Belediyesi.
Sürekli personel aldı.
Ona araç, ekipman var.
Ama rutin çöp toplama dışında temizlik yok.
Zeki Çakan’ın belediye başkanlığı döneminde sokakların gece yarışlarında köpüklü su ile yıkandığı bilinirdi.
Yol kenarları, caddeler toz toprak ve her türlü atıktan geçilmiyor.
Bu kadar zor olmamalı.
Hatta bir zararı yoksa asfalt plastik depoların olduğu araçlar ile denizden çekip çekip yollar sürekli yıkanabilir (deniz kıyısındaki bölgeler için)
Zonguldak merkez ve ilçeleri çok güzel bir şehir ama inatla kötü yönetiliyor, yanlış yönetiliyor.
Başkanlara!
Selim Alan’ın başkanlığı zamanında çok yazmıştık şu sözü.
“Kin eken nefret biçer” diye.
İlk günden beri çok uyardık.
Başkanımız hoşuna gidenleri duymak için uğraştı, enerjisini; şehri, bürokrasiyi, siyaseti, Ak Parti’yi, CHP’yi, medyayı dizayn etmek için harcadı çoğu zaman.
O kadar çok tartışılır hale geldi ki söylediği doğrulara da inandıramaz duruma geldi kendisini.
Söz konusu hizmet olduğunda bugün pek çok kimse onu arıyor.
Aslında şehir, daha çok hizmet ve o hizmetleri yapacak isimleri arıyor.
Selin Alan da o isimlerden biri olacaktı.
Bunu neden hatırlatıyorum.
Mevcut sayın başkanların kulağına küpe olsun diye!
Enerjinizi bazen çok gereksiz işlere, gereksiz kişilere, gereksiz kaprislere harcıyorsunuz.
Yapmayın!
Günün Fıkrası Adın Balekoğlu’ndan…
İki yaşlı adam parkta oturmuşlar kahkaha atıyorlar. Yanlarından geçen bir adamın dikkatini çeker ve sorar:
- Amcalar sizin derdiniz yok herhalde, böyle kahkahalarla güldüğünüze göre!
- Bak delikanlı memleketi kurtarmak için bizim bir çözümümüz var.
- Nedir?
- Tüm halkı ve yanlarında da bir eşeği birlikte hapishaneye tıkmak.
Delikanlı şaşkın, tekrar sorar:
- Tamam da amcalar, eşeğin ne işi var hapishanede?
Amcaların kahkahaları daha da artar ve biri der ki:
- Demedim mi sana, herkes eşeği soruyor, bu halkı kimse sormaz diye.
Günün sorusu!
Sahi ya ne oldu üst geçitler!
Kaç zamandır kimse ölmedi o yüzden mi unutuldu?
Gündem değiştiği için mi unutuldu?
Kafalar tatil olduğu için mi unutuldu?
Mesele siyasi partilerin sidik yarışına döndüğü için mi unutuldu?