Geçtiğimiz yıl ağustos ayında gündeme gelen Alaplı’da altın arama faaliyetleri için Kanadalı Şirket Centerra Gold’a altın çıkartmak için izin verildi. 
Kanadalı Centerra Gold şirketinin sicilinin kötü olduğu daha önce Kırgızistan’da siyanür ile arama yaptığı ve bölge halkının sağlık sorunları ile karşılaştığı belirtildi. 
Artı Gerçek  yazarı Pelin Cengiz konuyu yeniden gündeme getirerek "Kırgızistan’da halkı siyanürle zehirleyen Kanadalı Centerra Gold, Zonguldak’ta altın çıkaracak" ifadelerini kullandı. 
Artı Gerçek köşe yazarı Pelin Cengiz köşesinde Centerra Gold’a ‘dur’ denilmemesi halinde benzer çevre felaketlerinin Zonguldak’ta da yaşanabileceğine dikkat çekti. 
Pelin cengiz yazısında şu ifadeleri kullandı:
“Geçmişte Kırgızistan’daki Kumtor Altın Madeni’nde meydana gelen kazalara ve madencilik faaliyetleri kaynaklı ekolojik tahribatlara rağmen Centerra Gold, sürekli olarak Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan (EBRD) finansal destek alıyor. Maden sahasındaki atık barajı sebebiyle sularda kirlillik, balık popülasyonunda azalma bölgede yaşayanların tepkisine neden olmuş. Altın madenini hedef alan protestolara, tehdit, taciz ve şiddetle karşılık verilince hem maden hem madene karşı çıkmak giderek tehlikeli hale gelmiş. Madenin operasyonları sırasında çok sayıda kaza meydana gelmiş, özellikle siyanür sızıntısının sulara karışması nedeniyle binlerce kişi zehirlenirken, ölümler yaşanmış, daha sonrasında da yüzlerce insan tedavi görmek zorunda kalmış. Şirket, sızıntıdan sonra yaklaşık beş saat boyunca nehir suyunu içme ve sulama için kullanan Barskoon’da yaşayan 6 bin 500 kişiye haber verme zahmetinde bile bulunmamış. Barskoon köylülerinin, şirketten tazminat talepleriyle ilgili mücadeleleri yıllarca sürdü. Çevreye, doğaya, insana zerre saygısı olmayan bir şirket, Türkiye topraklarında Kayseri Develi’de maden işletiyor, Zonguldak Alaplı’da da maden arama çalışmaları yapıyor.
Akca Çevre Mühendislik Danışmanlık, projeyle ilgili ÇED Raporu’nu 2016 yılında hazırlanmış, 2017 yılında rapor Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sunulmuş. Bakanlık, bu projeye ‘ÇED gerekli değildir’ kararıyla izin vermiş. Raporda, sondaj ve altın arama çalışmaları için 570 bin TL gibi komik bir rakam bütçe olarak gösterilmiş. Yine ÇED raporuna göre, altın arama ve sondaj çalışmalarının Aşağıdağ Köyü Çanakçı Dere Mevki’nde yapılacağı belirtilmiş. Ancak, haritaya göre, bölgede başka yerleşimler ve köyler mevcut. Ayrıca, altın arama ve sondaj alanlarının ormanlık bölgeler olduğu da yine ÇED’de yer almış. Yaşanabilir Bir Karadeniz Ereğli Platformu’nun tespitlerine göre, arama çalışmalarının Çanakçı Dere Mevki ile ilişkisi yok.
Arama bölgesi, orman işletmesi sınırları içinde kalan ormanlarda yapılıyor, sondaj kuyularına doğru plastik borularla su pompalanıyor. Sondaj çalışması yapılan alana ulaşma için geçen yıl orman yolları kullanılarak, ormanın içinde yeni yollar açılmış. Burası hem biyoçeşitlilik açısından zengin yerler hem de arama yapılan alanda dünyanın en yaşlı beş ağacından biri olan tespit edilen Porsuk ağacı bulunuyor. Böyle başka tespit edilen yaşlı ağaçlar da mevcut. Türkiye, tehlikeli biçimde altın tekellerinin kuşatması ve yağması altında.”

Editör: TE Bilişim