Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, üniversiteden mezun olacak öğrenciler için önemli mesajlar verdi.
Özölçer, yayınladığı mesaj metninde şu ifadeleri kullandı:
"Mezuniyet törenleri, pek çok duygunun bir arada yaşandığı törenlerdir. Bir taraftan başarıyla tamamlanan bir süreci ve yeni başlangıçları temsil ettiği için mutluluğu ve heyecanı, diğer taraftan vedayı temsil ettiği için de hüznü yaşatır bizlere…
Bizim hüznümüz ise bu dönem bir kat daha fazla ve sevincimiz buruk… Çünkü bu yıl pırıl pırıl 3 öğrencimizi ve 4 akademik personelimizi ebediyete uğurladık…
Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü 2. Sınıf öğrencisi Buse YEŞİLÇAYIR’ı,
Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 1. Sınıf öğrencisi Kemal AĞAR’ı,
Ahmet Erdoğan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Optisyenlik Bölümü 1. Sınıf Öğrencisi Özhan ULUSOY’u,
Ereğli Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Arslan’ı, Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Mustafa EĞRİBOYUN’u,
Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Araştırma Görevlisi Eren KARAKAVUZ’u,
Diş Hekimliği Fakültesinden Araştırma Görevlisi Uğur ACAR’ı
ve
Tıp Fakültesi Hastanesinde görev yapan fizyoterapist Adem HACIOĞLU’nu
Rahmetle anıyor, ailesine, yakınlarına ve Üniversitemize başsağlığı ve sabır diliyorum.
Kıymetli Konuklarımız, Sevgili Öğrencilerimiz;
Bilgi üreten yerler olan Üniversiteler araştırmalar yapan, bu araştırmalar temelinde eğitim veren, teknoloji geliştiren, gençlerin meslek sahibi olmasını sağlayan ve topluma hizmet üreten yapılardır.
Bu bağlamda Üniversitemiz de Eğitim-Öğretim, araştırma geliştirme ve topluma hizmet üretme faaliyetlerine her geçen gün kapasitesini artırarak devam eden bir misyonla, 11 ayrı kampüste 14 Fakülte, 1 Devlet Konservatuarı, 4 Yüksekokul, 3 Enstitü, 8 Meslek Yüksekokulu ve 36 Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Eğitim-Öğretimine devam etmekte ve mevcut konumunu çok daha ileri bir noktaya taşımak için var gücüyle çalışmaktadır.
4 Kıta ve 77 Ülke ile işbirliği içinde olan ve 2500’ün üzerinde yabancı öğrencisi bulunan Üniversitemiz, kuruluşundan bu yana 82843 mezun vermiştir. Üniversitemiz, 2021-2022 Eğitim-Öğretim Yılı sonunda ise 6000’e yakın öğrencimizi meslek hayatına uğurlamanın gururunu yaşamaktadır.
Değerli Misafirler;
Araştırmacı, yenilikçi, dışa dönük ve her düzeyde paylaşımcı bir kültürü yerleştirmek ve korumak, Üniversitemizin temel ilkelerinden biridir.
Bu konudaki amacımız da kurumumuzda yerleştiğine inandığımız bu kültürü korumak ve daha da canlandırmaktır. İnanıyorum ki, Üniversitemizde yıllarını geçirmiş olan öğrencilerimiz de, burada, bu kültürü edinmiş olarak, gittiği her yere yenilik ve paylaşımcılığı taşıyacak ve bulundukları yerlere ışık tutacaktır.
Ayrıca Üniversitemiz, toplumla güçlü bağlar kurmayı hedefleyen, çok sesliliğin öneminin bilincinde olan, tüm çalışanlarını ve öğrencilerini kucaklayan, iletişim ve güvenin egemen olduğu bir üniversitedir.
Bu yönüyle de Üniversitemiz; öğrencilerinin girişken, eleştirel, çok yönlü düşünebilen ve hoşgörülü bir bakış açısına sahip yetişkinler olarak hayata atılmasına önem vermekte ve onlara bu konuda ciddi bir katkı sunmaktadır.
Sadece eğitim vermekle kalmayıp, öğrencilerinin sosyal ve kültürel perspektifini de geliştirmeyi önemseyen Üniversitemiz, öğrencilerinin bizzat içinde yer aldığı pek çok sosyal, sanatsal ve sportif faaliyetler düzenleyerek de dikkatleri üzerine çekmeyi başarmış ve Batı Karadeniz’in göz dolduran bir Üniversitesi haline gelmiştir.
Yine Üniversitemiz, çağın gerektirdiği bilgiyi üretmede, ihtiyaçlar doğrultusunda teknolojik gelişmelere katkı sunacak çalışmalar yapmak noktasında ve araştırma-geliştirme konuları bağlamında ortaya koyduğu faaliyetlerle de ön sıralardaki yerini korumaktadır.
İzninizle bu konuda birkaç örnek vermek istiyorum;
Örneğin; Covid-19 salgınının sonuna gelindiği günlerde adından söz ettiren Maymun Çiçeği hastalığına ilişkin, topluma umut ışığı olabilecek ilk çalışmalardan biri Üniversitemizden gelmiştir.
Daha önce yine Üniversitemizin güzide öğretim elemanları, Covid-19 ile ilgili yapmış olduğu çalışmalarla da kurumumuzun adını dünyaya taşımıştır. Aynı şekilde ‘Üniversite bünyesinde kurulan 2. Siber Güvenlik Uygulama ve Araştırma Merkezi’ne sahip Üniversitemizde, Siber güvenlik ekosisteminin geliştirilmesine yönelik yapılan çalışmalar da, ülkemizin Siber Güvenlik ihtiyacına önemli ölçüde yanıt vermiştir, vermeye de devam etmektedir.
Uluslararası etki ve başarı sıralamalarında, 82 ülke ve 1000 üniversite arasından araştırma, geliştirme, eğitim ve finansal sürdürülebilirlik gibi alanlarda ilk 30 üniversite arasında yer almayı başarmış olan Üniversitemizi, bu noktaya ulaştıran mimarlardan biri de hiç şüphesiz öğrencilerimizdir… Evet yanlış duymadınız, öğrencilerimiz….
Bu öğrenciler Tübitak’a yapmış oldukları başvurularla önemli bir başarı yakalamış ve Üniversitemiz, kabul alan proje sayısıyla 181 üniversite içinden 26. sıraya yerleştirmişlerdir.
Ayrıca diğer Üniversiteler arasında öne çıkmamızı sağlayan diğer çok önemli bir husus da öğrenci takımlarımızın Ulusal ve Uluslararası alanda kazanmış oldukları başarılardır.
Örneğin, Grizu263 takımımız Uluslararası CanSAT Model Uydu yarışmasında dünyada ilk 5 takım arasına girmiş ve ayrıca bu sene uzaya bir cep uydusu fırlatma başarısını göstermiştir.
Diğer bir takımımız B-Dispate Teknofest 2021 Türksat Model Uydu Yarışmasında Türkiye Birincisi olarak koltuklarımızı kabartmıştır.
Üniversitemizin bilimden teknolojiye, sağlıktan spora geniş bir yelpazede gelişimine katkı sunan tüm meslektaşlarımı ve öğrencilerimi yürekten kutluyor ve teşekkür ediyorum. Sağolun Varolun …..
Bulunduğu konumla yetinmeyen, daima büyümeyi ve ileriye bakmayı vizyon edinen Üniversitemizi çok daha iyi yerlere taşımak, eğitim ve öğretimle ilgili alt yapıyı daha da geliştirmek adına yaptığımız ve yapacağımız girişimlerde bize destek olan tüm paydaşlarımıza da sonsuz teşekkür ediyorum.
Fakat en büyük teşekkürü Üniversitemizin 2010-2017 yılları arasında Rektörlüğünü yürütmüş olan şimdiki Milli Eğitim Bakanımız Sayın Prof. Dr. Mahmut Özer beyefendiye sunmak istiyorum. Kendisi sürekli büyümeyi hedefleyen bir vizyonla hareket etmiş ve eğitim-öğretim, araştırma, geliştirme ve topluma hizmet konularında yürüttüğü faaliyetlerle, hem Üniversitemize hem de şehrimize çok şey kazandırmıştır.
Biz de kendisinin öncülüğünde bu vizyonu en iyi şekilde sürdürebilmek için elimizden gelenin de ötesinde bir çaba sarf ediyor, bunu sürdüreceğimize de söz veriyoruz.
Bu vizyonun ışığında bizler de şehrimize yapılan yatırımlarla entegre bölüm ve programlar açarak Üniversitemizi büyütmeye çalışıyor, aynı zamanda Üniversitemizin alt yapı ve teknolojik olanaklarını geliştirmeye yönelik girişimlerde bulunuyoruz. Uzun süredir boş durmakta olan kampüs arazimizde yeni bir bina inşa etmek amacıyla, 2023 yatırım bütçesi için başvuruda bulunma kararı almamız, Üniversite-Sektör işbirliği anlamında yapmış olduğumuz protokol anlaşmaları,
Üniversitemizin tıbbi cihaz geliştirmeye yönelik çok disiplinli Bilimsel Araştırma Projelerine destek verme kararı alması bu konudaki girişimlerimize örnek verilebilir.
Ayrıca öğrencilerinin sosyal ve kültürel gelişimine önem veren bir Üniversite olarak, onların bu konudaki olanaklarını arttırmak adına yeni bir öğrenci merkezi oluşturuyoruz.
Sağlık kampüsü ve diğer kampüs alanlarımızda öğrencilerimizin boş zamanlarını değerlendirebilecekleri yeni mekânlar planlama aşamasındayız.
Öğrenci dostu, iletişime ve paylaşmaya önem veren bir üniversite olarak ise 30 Mayıs’ta faaliyete geçirdiğimiz Öğrenci Destek ve Psikolojik Danışmanlık Koordinatörlüğü, şüphesiz ki hayata geçirdiğimiz zaruri projelerden birisi olmuştur.
Kentle bütünleşmeye önem veren bir üniversite olarak ise attığımız ilk adım, Uzun Mehmet Anıtı’nın bulunduğu 15 Temmuz Şehitler Kampüsü’nü, Belediyemizle işbirliği içerisinde Zonguldak halkının hizmetine sunma kararı almamız olmuştur.
Sevgili Öğrencilerim;
Sizler bizim gurur kaynağımızsınız. Ancak bizden de önce sizleri gözünden bile sakınan anne babalarınızın medarı iftiharısınız.
Uzun ve zorlu bir süreçten geçerek, bugün gelmiş olduğunuz noktada bizleri bir kez daha gururlandırdınız, hepinizi canı gönülden tebrik ediyorum.
Değerli öğretim elemanı meslektaşlarım,
Öğrencilerimizin tüm eğitim süreçleri boyunca, bilginizi, tecrübenizi ve özverinizi öğrencilerimizden esirgemediğinizi biliyorum. Bu zorlu süreçlerde her zaman yönetimimiz ve özellikle de sevgili öğrencilerimizin yanında oldunuz. Bugün bu mutlu günlerinde de öğrencilerimiz için burada görev yapmaktasınız.
Öğrencilerimize sadece teknik ve pratik bilgiler vermekle kalmadınız, aynı zamanda bir birey olarak sorumluluklarını, bir ekibin parçası olarak paylaşmayı ve dayanışmayı, bir üniversite mezunu olarak topluma karşı görevlerini öğrettiniz. Öğrencilerimiz için yaşamları boyu örnek alacakları birer model oldunuz.
Mevlana diyor ki; “Sen taş, kaya ve mermer dahi olsan, eğer bir terbiyecinin (gönül sahibinin) eline düşersen cevher olursun…” Bu gençler sizlerin eseridir. Hayat boyu yapacakları işlerde sizi minnetle anacaklardır. Sizler de öğrencilerinizle birlikte anılacaksınız. Öğrencilerinizin yaptıkları, ürettikleri her şey sizden bir parça olarak hayata yansıyacak. Unutmayın ki “eğitim, bir kovayı doldurmak değil bir ateşi yakmaktır”.
Sevgili öğrencilerimizin çok kıymetli aileleri;
En değerli varlıklarınız olan yavrularınızın her daim yanında oldunuz ve hiçbir zaman desteklerinizi esirgemediniz. Üzerine titrediğiniz evlatlarınızı, bizlere itimat ederek emanet ettiniz. Biz de bugün onları size, daha da gurur duyacağınız bir şekilde, mesleki donanıma sahip yetişkinler olarak geri veriyoruz.
Evlatlarınızı, hak ettikleri diplomalarıyla, mesleki hayatlarında başarıyla yükseldiklerini görmenizi temenni ediyor, hepinize gösterdiğiniz özveriden dolayı şükranlarımı sunuyorum.
Çok Değerli Mezunlarımız;
Bundan sonraki yaşamınızda da sanat, kültür ve sporu da asla ihmal etmeyin. Günümüz dünyasında kutsanan “başarıyı” hırs haline getirmeyin. Sadece başarı ve sonuç odaklı değil, aynı zamanda insan odaklı da olun.
Unutmayın ki: Gerçek manada BAŞARI, baki kalan şu kubbede bir hoş seda bırakabilmektir.
Daima pozitif, yapıcı ve mütevazi olun. Merak dürtünüzü takip etmekten vazgeçmeyin. Hiç bir şeyi kendi akıl süzgecinizden geçirmeden kabul etmeyin. Yerli ve milli olun.
Zorluklar karşısında asla ve asla pes etmeyin. Şunu unutmayın ki “Kilitli kapı yoktur yanlış anahtar vardır”.
En önemlisi, “sadece size gösterilen yollardan yürümeyin; kendi yol ve patikalarınızı oluşturun ki, başkaları da o yeni yollardan ve patikalardan yürüyebilsinler”.
Sizlerden isteğimiz, Üniversiteniz ile gurur duymanız, her daim bizden aldığınız kültür iklimine sahip çıkmanız, ulaştığınız her noktada bizleri en güzel şekilde temsil etmenizdir. Hepinize, geçirdiğiniz zorlu süreçlere rağmen geleceğe umutla bakan, bu toplumun insanlarıyla, dayanışma içinde olacağınız bir yaşam diliyorum.
Allah Yolunuzu ve bahtınızı her daim açık etsin."
