Bir
Belediye başkanlarımız seçildikleri gün parti rozetlerini çıkarıp herkesin belediye başkanı olmak için çalışmaya başladılar.
Ancak siyaset bazı şeylere izin vermiyor.
Aslında siyaset tam da bunu istiyor ama siyaset yapma tarzımız izin vermiyor!
*
İki
Her siyasi dönemde mutlaka benzer durumlar oluyor.
Örneğin Zonguldak’a bakanlar geliyor.
Dün de Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Sayın Adil Karaismailoğlu geldi.
Bazı abartılı ve gereksiz katılımların ötesinde asıl olması gerekenlerden bazıları da yoktu!
*
Üç
Mesela CHP’li Belediye Başkanlarımız buralarda yok.
Bir davet mecburiyeti olduğunu zannetmiyorum.
Mesele hizmet ve ortak akıl ise bir bakan geldiğinde istenecek bazı şeyler mutlaka vardır.
Bir temas.
Bir dokunuş.
Bir merhaba.
Bazı engellerin kapısını aralayabilir, aşabilir, pozitif bir enerji sağlayabilir. Bir merheba, bir 'hoşgeldiniz' bir talep için referans olabilir
*
Dört
CHP’li başkanlarımız bir bakan geldiğinde gitseler ne olacak?
“Vay efendim senin ne işin var orada?” diyen partilileri olabilir.
Olsun.
Doğru ne?
*
Beş
Mesela Bakan Karaismailoğlu geldiğinde en kötü ihtimal Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, Devrek Belediye Başkanı Çetin Bozkurt orada olabilmeliydi.
Davet mi bekliyorlar, davete gerek var mı, nezaketen bir davet gelse ne kaybederiz?
*
Altı
Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık diyor ki; 
 “Onu misafir etmekten büyük şeref duyardım, kendisine hamsi buğulama yapardım. Çünkü, Trabzon’a ihtiyarlamış hamsiler gidiyor, hamsi yiyemiyorlar. 
Taze hamsi burada. 
Kendisine çok güzel bir buğulama, isterse kızartma yapardım, ağırlardım. Bir de söyleyeceğimiz, dertlerimiz var. Sayın bakanımıza söylemek isterdim” 
*
Yedi
O hamsi difrizden çıka çıka artık bayatladı.
Yeni şeyler söylemek lazım.
Doğru söylüyor.
Bakan Bey Ereğli ve Alaplı’ya da gelmeli.
Posbıyık’ı da dinlemeli.
Ama böyle davet olmaz.
Keşke Posbıyık da dün gelseydi en azından Filyos programında bazı şeyleri söyleseydi. Bizzat ortada davet etseydi. İçinde hamsi olmayan bayat esprilerini orada yapsaydı.
*
Sekiz.
Özetle şu.
Söz konusu hizmet ise gerisi teferruattır.
CHP Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz davet edilmediği halde kentin milletvekili sıfatıyla daha önce bazı bakan karşılamalarına katıldı.
Katkı sunmaya çalıştı.
Ne oldu?
Kötü mü oldu?
*
Dokuz
Burada CHP’li başkanların ötesinde tüm belediye başkanlarına ve siyasetçilere de görev düşüyor.
İsterseniz çok daha fazla ve güzel işler yapabilirsiniz.
Rol model olun.
İterek.
Kakarak.
Ötekileştirerek değil.
Kucaklayarak.
Birleştirici olarak.
Ortak akılda buluşarak.
Paylaşarak.
Dayanışarak rol model olun!

İsraf haramdır!
Ülkede onca ekonomik sorun.
Aç çocuk.
Gözü yaşlı insan.
İşsiz baba.
Ayakkabı alamayan baba.
İlaç alamayan hasta.
Pazar artığı toplayan anne.
Simit alamayan işsiz.
Okula gidemeyen evlat.
Ve sayamadığımız kadar zor durumda insan varken kamuda böylesine bir saltanat ve israf haramdır.
Alnımız hangi camide secdeye değerse değsin.
En çok da alnını secdeye değdirmekle yüce Allah katında ayrıcalıklı olduğunu zannedenlerin israfa göz yumması veya aracı olması dokunuyor insana.
Yazık şu ülkeye.
Yazık şu insanlara.
Yazık bunca israfa!
Nereye baksak plansızlık.
Nereye baksak hovardalık.
Nereye baksak bataklık.

Hayata dair
Ferdi Akıllı kardeşimiz gitti.
Aklımıza ölüm daha çok gelir oldu.
Mesele ölmek de değil.
Mesele yarım kalmak.
Yarım bırakma korkusu çoluk çocuğu belki de.
Bir şiirin iz düşümünde kaybolup giden yıllarımız.
Zaman aşımına uğrasa da hançer yarası kalmış acılarımız.
Ve hiç bitmeyecekmiş gibi sarmalanan umutlarımız belki de.
Bir dağ yamacında.
Bir dere sesinde.
Bir ateş yalazında.
Bir un değirmeni nöbetinde düşünmek lazım belki de!