Bu yazımda, yaşadığımız kent olan Zonguldak’a nefes aldıracak önemli konulardan birine değinmek istiyorum. 

Öncelikle geçmişten günümüze Zonguldak ve ilçelerimizde bulunan OSB ve diğer yerlerde çeşitli sanayi dallarında fabrikalar açarak üretim yapan ve insanlarımıza iş veren, aş veren çok değerli iş insanlarımıza teşekkür ederek sözlerime başlamak istiyorum. Allah hepsine hayırlı, bereketli kazançlar nasip etsin. 

Zonguldak halkı, artık kentin ekonomik bakımdan ayağa kalkacağı ve göçün duracağı güzel günleri bekliyor. Bu konuda atılan çok küçük bir adım bile onları ümitlendiriyor, heyecanlandırıyor. 

İşsizlik yüzünden evini köyünü terk etmekle karşı karşıya kalan Zonguldak’ımızın temiz yürekli insanları, memleketlerindeki her güzel gelişmeyi görünce “acaba Zonguldak yeniden canlanır da memleketimizde kalabilir miyiz ?” gibi beklenti ve düşünce içine girmektedir.

Gurbete çıkmış insanlarımız da usta sanatçı Ferdi Tayfur’un “Hadi gel köyümüze geri dönelim” şarkısındaki o güzel günlerin özlemi ile yanmakta ve her fırsatta geri dönüş hesapları yapmaktadır. 

Çünkü gerçekten zordur gurbet. Ve o, maalesef Zonguldak insanımızın acı bir gerçeğidir. Hangi yönünü anlatalım ki onun?

İşsizlik nedeniyle mecburen gurbete çıkan gençlerimizin yanı sıra, ömürlerinin kalan sürelerini köy ve mahallelerinde huzur içinde yaşamak için yıllarca emeklilik günlerinin hayalini kuran insanlarımız bile maalesef ya torun bakmak, ya da çocuklarına destek olmak için kendilerini gurbet ellerde bulmaktadır. Ne yazık ki bu insanlarımız, ömürlerinin son demlerinde memleketlerine, akraba ve komşularına hasret gitmekte ve pek çoğu memleketlerine tabutlarla gelmektedir. İşte yaşanan bu hüzün dolu gerçekler, insanlarımızın gözünü memleketimizdeki ekonomik gelişmelere dikmekte, herkes, Zonguldak’ta yaşamanın hayalini kurmaktadır. 

Yaşanan bütün bu gerçekler ışığında Zonguldak’ın işsiz gençleri “maaşım gerekirse gurbettekinden az olsun, yeter ki işim memleketimde olsun” diyerek memleketinde kalmak istemektedir. İşte bundan dolayı da ekonomik anlamda ilimizde yaşanan bütün gelişmeler onlar için birer umut kapısı olmaktadır.

Bu anlamda Zonguldak'lı olup başka illerde yatırımları olan değerli iş insanlarımızın yatırımlarının tamamını, ya da en azından bir bölümünü Zonguldak’ımıza getirmeleri, ilimize ve insanımıza büyük bir nefes aldıracaktır. 

Elbette vatan topraklarının her yeri bizimdir. Her tarafa yatırım yapılabilir. Ama sadaka verirken bile en yakınımızdan başladığımızı düşünecek olursak kendi şehrimizden çıkmış iş insanlarımızın yine kendi şehirlerine, kendi topraklarına yatırım yapmasını istemek kadar doğal bir şey olamaz.

Geçtiğimiz günlerde, sahip olduğu elcab kablo fabrikasının bir bölümünü Çaycuma'ya taşıma kararı alan ve 300 kişinin çalışacağı fabrikanın Çaycuma OSB'de temelini atan, Zonguldak'lı iş insanı sayın NeJdet Tıskaoğlu örneği bu konuda ümitlerimizi yeşerten güzel bir adım olarak karşımızda durmaktadır. Bu vesile ile sayın Tıskaoğlu ve ekibine teşekkür ediyor, kuracakları fabrikanın bölgemize hayırlı olmasını diliyorum.

Biliyoruz ki, İl dışında faaliyet gösteren çok değerli başka iş insanlarımız da vardır. İşte onların da atılan bu adıma destek vermeleri, ellerini taşın altına koymaları ve “memleketim beni çağırıyor” deyip yönlerini Zonguldak’a çevirmeleri hepimizin beklentisidir. 

İster Zonguldak merkez, ister ilçelerimiz olsun fark etmez. Yatırım nereye olursa olsun. Yeter ki gelsinler ve bir çivi çaksınlar Zonguldak’ımızın her hangi bir yerine; merkezine, ilçesine, beldesine, mahallesine veya köyüne… 

Göreceksiniz; “Bu işte ben de varım. Memleketime bir çivi de benden olsun” diyerek yola çıkan böyle vefalı, kahraman iş insanlarımızı, kadirşinas Zonguldak halkı, her zaman el üstünde tutacak ve hayır duaları ile onları daha güzel başarılara taşıyacaktır. 

Zordur ilk adımları atmak. Ama her başarı da o ilk adımla başlar. 

Ah o ilk adım yok mu ? O yürek isteyen, cesaret isteyen ilk adım.

İşte onu atabilmektir yiğitlik, onu atabilmektir kahramanlık... 

Şimdi, yeni adımlar bekliyor Zonguldak. Gurbet ellerde iş insanı olmuş, ama memleketini asla unutmamış vefalı evlâtlarını bekliyor. 

Haydi,
Çaycuma sevdalısı,
Ereğli sevdalısı,
Devrek sevdalısı,
Gökçebey sevdalısı,
Alaplı Sevdalısı,
Kozlu Sevdalısı,
Kilimli Sevdalısı,
Velhasıl Karaelmas diyarı Zonguldak sevdalısı memleketimin güzel iş insanları!

Anne baba ocağınız, memleketiniz sizi bekliyor. 67 sizi bekliyor. 

Zonguldak, yeni adımlar, yeni kahramanlar bekliyor.

Buyurun gelin, bu milletin duası size yeter. 

Unutmayalım ki bir çiçekle bahar olmaz. Ama her bahar bir çiçekle başlar!

Sözlerimize şimdilik şu dizelerimizle bir virgül koyalım;

“ Bir iyilik yap ey iş insanı, vefa için söz ver kendine
Haydi dön artık, fabrikanı kuruver köyüne, kentine.
Bir faydan olsun, doğduğun yerlere; mahallene, semtine 
Ümitler sende, çare sende, hele kaldır da başını bir bak,
Eller duada, gözler yollarda, seni bekliyor, Zonguldak ! “

Karaelmas sevdalılarına selâm olsun…