Yaşamakta olduğumuz salgın dolayısıyla alışageldiğimiz yaşam rutini kesintiye uğramış durumda. Zorunlu olarak görev yapmakta olanlar dışında pek çok insan evlerine kapanmış durumda. 
İnsan sosyal bir varlık, dört duvar arasında moral motivasyonu yüksek tutmak oldukça zor. 
Ancak böylesi zamanlar normal zamanlardaki hayat koşuşturmacası içerisinde imkan bulup da yapamadığımız, bir mola verip iç muhasebemizi yapma olanağı tanır bizlere; yanıbaşımızdaki güzellikleri keşfetme, canımızı sıkan şeylerden uzaklaşma, hayatla ilgili yeni kararlar alabilme fırsatı olarak değerlendirebiliriz bugünleri.
*
Yaşam durmaksızın devam eden bir maraton gibidir. 
Tertemiz, saf, dünyayı olduğu gibi gören çocuklar olarak başlarız. 
Gençlik yıllarında deli dolu idealleri olan insanlar haline geliriz. 
İyi bir meslek sahibi olup, güzel bir hayat sürmektir hepimizin hedefi.
Herkesin adaletli, dürüst, ilkeli insanlardan yana olacağı gibi bir fikre kapılır bu çağlarda. 
*
İş hayatına atılmayla birlikte büyük bir tiyatro oyunun içerisinde buluruz kendimizi. 
Çok az insan insani değerlerden taviz vermeden yaşamını sürdürebileceği bir mesleğe sahip olabilir. 
Pek çoğumuz ise yaşamımızı idame ettirebilmek, ticaretimizi yapabilmek, mesleğimiz de yükselebilmek, daha çok kazanç elde edebilmek uğruna gençlik ilkelerimizden tavizler vermeye başlar, tiyatronun aktörleri haline geliriz. 
*
Gerçek hayat yalan rüzgarı gibidir: ikiyüzlülükler, sahte gülücükler, sahte ilişkiler, ayak oyunları, gaza getirmeler, kuyu kazmalar, duygu ve değer sömürüsü, ‘kral öldü yaşasın yeni kral ucuzlukları’… 
Böylesi bir ortamda açık sözlülük, doğruculuk ve tarafsızlık genelde bertaraf olmayla sonuçlanır.
*
Bu tiyatrodan sıkıldıysanız, bu zorunlu mola size tam da istediğiniz fırsatı sunabilir. 
Güzel bir aileniz varsa, maddi sorununuz da yoksa neden size sıkıntı veren, ömrünüzü kısaltan şeylere katlanmak zorunda kalasınız ki? 
Daha yüksek makam-mevki, daha çok para size sevdiklerinizden çaldığınız zamanı geri verebilecek mi? 
*
Zaman gelip geçiyor, pek çoğumuz bize verilen ömrün önemli bir bölümünü tamamladık. 
Bu nedenle iyi düşünün derim. 
Ben kendi adıma bu karantina günlerini çok iyi değerlendirdim diyebilirim. 
Bolca fidan, fide ektim, ailemle güzel zaman geçirdim, yeni kararlar aldım. 
İpucu olarak 4 ay + 4 yıl diyelim, zamanı gelince öğrenirsiniz nasıl olsa. 
Genel Yayın Yönetmenim ne demek istediğimi iyi biliyor. 
Öyle değil mi genel yayın yönetmenim?