Atatürkçü Düşünce Derneği Zonguldak Şubesi başkanı Nazan Papila haftanın konuk yazarı olarak Z Haber okurları bir yazı kaleme aldı. Papila 19 Mayıs’ın anlamına vurgu yaparken milli değerlere sahip çıkmak için herkese sorumluluk düştüğünün altını çizdi. Papila’ya teşekkür ediyoruz.

19 Mayıs 1919 

Bu değerli Vatan Toprağı’nın  sahibi yüce Türk Milleti’nin “makus talihi”nin yenileceği  kutlu bir yürüyüşün ilk adımıdır.
Koca bir imparatorluğu “Hasta Adam” durumuna getiren, medeniyet maskesi altında “Tek Dişi Kalmış Canavar”a, emperyalist istilacılara yürekli, kahraman bir lider ve onun inançlı halkının attığı tokattır. 
Türk Tarihi’nin dönüm noktası olacak mücadelenin işaret fişeğidir.
Toprakları istila edilerek tarih sahnesinden silinmek üzere olduğuna kesin gözüyle bakılan bir milletin muhteşem şahlanışıdır.
*
Bu yorgun, fakir kalmış ulus tarafından yenilgiye uğratılma ihtimalini asla hesaba katmamış olan emperyalist devletlerin aldığı unutulmaz bir derstir.
*
19 Mayıs 1919, sadece Türk Ulusu’nun değil, o sömürgeci ülkelerin zulmü altında ezilen tüm mazlum milletlerin de örnek aldıkları bir başkaldırının, umudun dönüm noktası olmuştur.
Bu yüzdendir ki, Mustafa Kemal Atatürk’ün dünyanın neresine giderseniz gidin, saygı ve hayranlık uyandıran bir lider olduğu bilincinin varlığını görürsünüz.
*
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk,19 Mayıs 1919’da Milli Mücadele’yi başlattığı Samsun’a çıkma kararı altındaki gerçekler ile ilgili şu sözleri paylaşmıştı Nutuk’u kaleme aldığında: 
“Ben 1919 senesi Mayıs'ı içinde Samsun'a çıktığım gün, elimde hiç bir maddi kuvvet yoktu. 
Yalnız büyük Türk Milleti'nin asaletinden doğan ve benim vicdanımı dolduran yüksek ve manevi bir kuvvet vardı. 
İşte ben bu ulusal kuvvete, bu Türk Milleti'ne güvenerek işe başladım. 
Samsun'dan Anadolu içlerine kırık bir otomobille gidiyordum... O kırık otomobil Anadolu içlerinde ilerlerken ben daima düşünür ve yaverime ‘Dağ Başını Duman Almış’ marşını söyletirdim. 
Ben Türk ufuklarından bir gün behemahal bir güneş doğacağına, bunun hareket ve kuvvetinin bizi ısıtacağına, bundan bize bir güç çıkacağına o kadar emindim ki, bunu âdeta gözlerimle görüyordum. 
O marşı okutup tekrar ettirmekteki maksadım, Türk'ün bu güneşi doğunca, muvaffak olacağını anlatmaktı.’

İşte bu düşünce ile yakmıştı o bağımsızlık meşalesini.
İşte bu yüzdendir ki, bir asırdır onun düşüncelerinin ve emanetinin meşalesi her yıl yeniden yakılır 19 Mayıs’larda Samsun’da... 
*
O meşaleyi bu büyük anlamlı tarihi bayram olarak armağan ettiği “Milletin bağrında yetişen temiz nesli” Türk Gençleri yakmaktadır.
Türk Genci, ”Birinci vazifesine” Ata’sından aldığı vasiyetle dünya döndükçe sahip çıkacaktır.
*
İşte; Atatürkçü Düşünce Derneği çatısı altında toplanan yüzlerce, binlerce aydınlık yüzlü, yürekli o genç, bu ülkenin geleceğinin teminatıdır.
Bir yıl önce Yüzüncü Yıl’ını kutladığımız 19 Mayıs 1919 Milli Mücadele başlangıcımızın coşkusunu bu yıl da, 23 Nisan 1920’de Milli İrade’mizin temsilcisi TBMM’mizin açılışının Yüzüncü Yılı ile perçinledik.
Yaşadığımız küresel pandemi felaketi gölgesinde kalan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’mızı tasarladığımız ölçüde şenlik havasında ve coşkuyla kutlayamadık belki ama yüreklerimizdeki Cumhuriyet ve Atatürk sevgisinin heyecanı asla eksilmedi, eksilmeyecek.
*
Biz bu ülkenin Atatürkçü düşünce neferleri olarak 19 Mayıs 1919 ruhunu daima diri tutacağız.
Bu ruhla; 1923 Cumhuriyeti’nin Yüzüncü Yıl’ında, Milli İrade’mizden, Devrimlerimizden, Atatürk İlkeleri ve Çağdaş Laik Türkiye Cumhuriyeti çizgisinden asla sapmayacak, saptırmayacak, Türk İstiklali’ne, Türk Cumhuriyeti’ne ilelebet sahip çıkacağız.
*
Çünkü biz;
Ata’mızdan aldığımız emanetle diyoruz ki, Mevcudiyetimizin ve İstiklalimizin yegane temeli budur. Bu temel en kıymetli hazinemizdir.
Atatürkçü Düşünce Derneği Zonguldak Şubesi Yönetimi ve örgütü adına tüm ulusumuzun 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik Ve Spor Bayramını kutlarız.
*
Aylardır tüm dünyayı da saran Covid-19 salgını dolayısıyla yaşamını kaybeden tüm kahraman sağlık çalışanlarımız, doktorlarımız ve yurttaşlarımızı bu vesile ile saygı ve rahmetle anıyoruz.
Bu süreçte usanmadan, yılmadan halen daha özveriyle mücadelelerini sürdüren sağlık örgütümüz; doktorlarımız, hemşireleriniz tüm sağlıkçılarımız, eczacılarımız, gönüllü ve hizmetliler ordumuza minnetlerimizi sunuyoruz.
*
Yine bugün, tüm ulusumuzun birlik beraberlik ve maneviyat duygularıyla idrak edeceğimiz Kadir Gecesini ve yaklaşan Ramazan Bayramını kutluyor; sağlıklı ve aydınlık günler diliyoruz.