Zonguldak çok acayip.
Toplumun her katmanında ipler kopmuş.
Kin.
Nefret.
Bölücülük.
Ayrımcılık.
İspiyonculuk.
Tavan yapmış.
Hep güzeli isteyen ama bireysel tekil kişiden hareketle toplumu sokak sokak kutuplaştıran, nefret dilini egemen kılarak kendi konumunu koruma telaşına kapılan insanlar görüyoruz.
Göstermelik işler.
Göstermelik ilişkiler.
Göstermelik övgüler.
‘Sevgi’ derken bile ağzınızdan nefret köpükleri akıyor!
‘Ortak akıl’ derken bile ağzınızdan çakallık saçılıyor.
İyiyi istiyorsanız iyi olacaksınız.
Dürüstlük isterseniz dürüst olacaksınız.
Temiz  toplum isterseniz önce kendiniz temiz olacaksınız.
İlginç ve zor bir kent.
Hal böyle olunca şehirden kaçışlar başladı.
Pek çok kişi böyle bir sistemden kaçar oldu.
Çakalların prim yaptığı iyi insanların sustuğu bir şehre döndük.
Kim yarattı bu toplumu.
Hepimiz.
Ama en başta siyasetçiler.
Yanlışa yanlış, doğruya doğru diyemezseniz olacağı bu.
Bu şehrin en büyük travmasıdır bu gerçek.

TTK’ya işçi alımı!
TTK’ya yeni işçi alınacak mı?
Ak Parti Milletvekilleri Hamdi Uçar’a Ereğli meydanında, Ahmet Çolakoğlu’na ise Çaycuma caddelerinde yaptığımız söyleşide bu soruyu sordum.
Kendilerine; “İşçi alınmasına sıcak bakmadığınız yönünde bir düşünceniz varmış izlenimi var” diye hatırlattım.
Her iki milletvekilimiz de özetle; “Alınmasın demiyoruz ama zarar da ortada” görüşünde birleştiler.
Dolayısı ile kurumun kötü yönetilmesine atıfta bulundular.
Her iki milletvekilimize de TTK’nın 18-19 senedir Ak Partili bakanların ve kendilerinin atadığı bürokratlar tarafından yönetildiğini söylemek farz oldu.
Şimdi bu işleri sulandırmadan çözüme bakmalıyız.
Bu işler kavga ederek, kavga ettirerek olmaz.
TTK’da üretimin artması yönünde atılan çok önemli adımlar olmasına karşın o hantal yapı devam ediyor.
TTK’nın ekmeğini yemeyen yok.
Siyasetçilerimizin şikayet etmeye hakkı yok.
Çözüm bulma sorumlulukları var.
TTK yaşamak zorundaysa işçi de alınması şart.
Mazeret üretmeyelim, kömür üretelim.
Ayrıca TTK’nın sayesinde banka hesaplarını ve siyasi keselerini doldurmuş pek çok kişinin TTK’ya vurma çabasında olması bir çözüm değil hainlik olur!

Başsavcı gidiyor!
Savcı ve hakimlerin yerlerini belirleyecek kararname yakında. Zonguldak Cumhuriyet Başsavcısı Hüsnü Hakan Yağız’ın yeni görev yeri merak ediliyor. Başka bir şehire başsavcı olarak atanma ihtimali yüksek. Onun ötesinde Ankara’da bir başka görev de olabilir. Zonguldaklılar odasına sık sık girebileceği, muhabbete davet edebileceği, ense – tokat muhabbeti yapabileceği savcıları çok sever.
Çünkü öyle olunca reklam yapmak, dosya numarası söylemek, yakınıymış gibi göstermek isteyenlere fırsat doğar!
Hüsnü Hakan Yağız, hem yapısı hem de devlet terbiyesi gereği öyle biri olamadı.
Kimsenin masasına, balığına, fasulyesine meze olmadı.
Bu nedenle de pek çoğumuzun işine gelmedi.
Şimdiden yolu açık olsun.
İnşallah bu çizgi ve duruşuna layık bir göreve atanır.
Bu arada gelecek başsavcının da aynı çevrelere dikkat etmesi gerekir!
Bizden dostça bir hatırlatma!