Hiç lafı dolandırmadan konuya girelim. Zonguldak merkez ilçe birkaç istisna dışında hiçbir zaman hak ettiği vizyoner ve becerikli bir yerel yönetim örneğiyle karşılaşmadı. Geçmiş 30 yılın belediyeleri, tüm iyi niyetlerine rağmen ne yazık ki kenti aldıklarından daha kötü bir noktada bıraktılar. Hatta bir önceki belediye döneminde cadde ve sokaklardaki kırık dökük görünüm, bir türlü onarılmayan çukurlar, kentin gittikçe köhneyen havası ve yerel siyasetçilerin ayak oyunları, son seçimdeki sürpriz sonucu getirdi ve “millet ittifakı” için çantada keklik denebilecek siyasi potansiyeli bir anda berhava etti?

Sonuçta belediyenin el değiştirmesi iyi mi oldu yoksa kötü mü, bununla ilgili herkesin görüşü farklı. Benim şu ana kadar gördüğüm ise belediyenin eskisinden daha iyi olduğunu kanıtlayan herhangi bir emarenin bulunmadığı doğrultusunda. Şu anki belediyenin eleştirilecek çok yönü var ve gelişmeler kentin geleceği açısından kaygı verici bence ama bunu irdelemek başka bir yazı konusu. Umarım önümüzdeki dönemde şehrimizin endüstri tarihiyle ilgili değerlerini koruyup marka değerini ortaya koyacak çalışmalara tanık oluruz ve bunları da yazma şansım olur.

Ben bu ve devamındaki birkaç yazımla Zonguldak merkezin giderek içinden çıkılmaz bir hale dönüşmeye aday trafik sorununu ele almak; bu çerçevede önce mevcut durumu tespit etmek, devamında da çözüm önerilerini ortaya koymak amacındayım.

Durum Tespiti ve Sorunlar

    1. Zonguldak Merkez, Kozlu ve Kilimli dahil kayıtlı araç sayısı 82 bindir.
    2. Zonguldak Merkez’de ticaret, bankacılık ve hizmet alanları ile sağlık, eğitim ve kamu birimleri dar bir bölgede yoğunlaşmıştır.
    3. Kent merkezinin bu şekilde yapılanması trafikteki lokal yığılmaların asıl nedeni olurken bunun yanısıra aynı bölgelerde otopark gereksinimini de en üst seviyeye taşımaktadır.
    4. Mevcut otopark olanağımız ise yine bu bölgedeki tüm resmi, özel ve gayrı nizami olmak üzere yaklaşık 800-900 otomobil barındırmaya yetmektedir. Mevcudu ek olarak muhtelif noktalarda olmak üzere toplam 1000 araçlık 10 kadar yeni otopark yapılması durumunda kent merkezindeki otopark sorununa bir ölçüde yanıt verilmiş olacaktır.
    5. Yeni yapılan Atatürk Devlet Hastanesi’nin ihtiyacı olan otopark sayısı ise 800 dür ve şu an bunun nasıl karşılanacağı konusunda yetkililerin herhangi net bir açıklaması yoktur. En kolay çözüm olarak, kent belleğini oluşturan yapılardan Kız Meslek Lisesi ile Yayla İlkokulu’nun kaldırılması gibi son derece hatalı bir niyet söz konusudur. 
    6. Tüm ekonomik ve kamusal etkinliklerin icra edildiği kent merkezindeki toplam cadde ve yolların uzunluğu 17 km kadardır. Bu caddelerin sadece 5,5 km si 4 şeritli, kalan 11,5 km si 2 şeritlidir.
    7. Mevcut ana caddelerin çoğunun alternatifi yoktur ve bir noktadaki tıkanma kısa sürede kent merkezinin tamamını etkilemektedir.
    8. Önemli bir konu olarak ÖSYM tarafından kentimizde de yılda birkaç kez yapılan çeşitli sınavlar arasında özellikle YKS’nın yapıldığı günlerde ilçelerden gelen araç sayısının yüksekliği nedeniyle merkezdeki caddelerimiz yetersiz kalmakta ve yoğun tıkanmalar oluşmaktadır.  Bunun sonucunda birçok öğrenci sınava zamanında yetişememekte ve bir yıllık emekleri göz göre göre yok olmaktadır.
    9. Merkezdeki cadde ve sokakların kullanımı çoğunlukla verimsizdir ve kapasitelerini yansıtmamaktadır. Hem yeni kavşak düzenlemeleri ile, hem alternatif yollar oluşturarak, hem de caddelerin trafik yönlerinde yapılacak akılcı düzenlemelerle araç kapasitesi yüksek oranlarda artırılabilir.
    10. Işıklı kavşaklarda ve diğer yollarda hem yoğun hem de sakin saatlerde gereksiz zaman kaybı yaşanmaktadır. Çözüm olabilecek yapay zekâ tabanlı düzenlemelere henüz geçilememiştir.
    11. En önemli sorunlardan biri de toplu taşımadır. Bu konuda 19 mahalleye hizmet veren minibüs tipi dolmuşlarla halk otobüslerinin çoğu fiziki açıdan yıpranmış ve fonksiyonel anlamda yetersizdir. Toplu taşımacılığın işletme sistemi yönünden de günümüz şartlarına uygun bir şekilde ele alınarak reorganizasyona ihtiyacı vardır.
    12. Önemli bir varlığımız ise kent içindeki demiryollarımızdır. İstasyon-Kozlu, İstasyon-Üzülmez güzergahlarında mevcut toplam 10 km demiryolu faal olarak toplu taşıma hizmeti için beklemektedir. Elimizde bu konuda BEÜ ve BAKKA bünyesinde yapılan çok ciddi çalışmalar bulunmaktadır.
    13. Fevkani Köprü; 65 yıldan beri sorumsuzca, insafsızca ve hatta nankörce bir bakışla adeta ölüme mahkûm edilmiş olmasına rağmen şu anda kent içi trafiğin yönlenmesinde ve akışında yaşamsal fonksiyonlara sahip bir yapı durumundadır. Köprü yapısal olarak ciddi bir denetimden geçtikten sonra orijinal haliyle bakım görmesi durumunda, dünyadaki benzer çelik kompozit köprüler gibi çok uzun yıllar hizmet verecek durumdadır. Fevkani Köprü’nün kent kimliğini oluşturan geçmişi ile endüstri mirası olma özelliği ayrıca Zonguldak için en önemli değerlerden birini teşkil etmektedir. Kaldırılması ile ilgili niyetlerin ne kadar yanlış olduğunu ve Zonguldak için bu sonucun geri getirilemez bir yıkım anlamına geldiğini birçok aydın defalarca dile getirdiler, yazdılar, çizdiler. Karar verme durumunda olan yöneticilerimizi bir kez daha aklı selime davet ediyorum
    14. Kentimizin ve hatta tüm ilimizin geleceğinde en önemli ve etkin rol oynaması gereken kurum Bülent Ecevit Üniversitemizdir. Hem akademik yetkinliği ve çekiciliği ile hem de tıp fakültesinin bölgedeki en iyi sağlık kurumu olabilme potansiyeliyle en fazla yatırıma ihtiyacı olan değerimizdir. Buna karşılık hem merkezdeki İbni Sina kampüsü hem de tıp fakültesi çevresindeki yollar tam bir bakımsızlık ve ihmal edilmişlik içerisindedir.
    15. İkincimakas’taki köprülü kavşak düzenlemesi ve tünellerle Kilimli, Çatalağzı, Filyos yönüne giden araçların kent merkezindeki yükü kalkacaktır. Aynı şekilde bu kavşaktan Kozlu yönüne gidecek olan yolun şu anda projesi yapılmaktadır. Bu güzergahla Zonguldak çevre yolu yapılmış olacaktır.
    16. Merkezdeki tüm ana cadde ve yolların çoğunun geçmişten beri süregelen hatalı imar uygulamaları nedeniyle genişletilmesi çok zordur. Gene de bu yollar bazı düzenlemelerle daha verimli kullanılabilir.
    17. Düzeltilmesi gereken önemli bir konu karayolu tünellerindeki aydınlatmalardır. Yakın çevremizde mevcut ve yapılmakta olan  20 civarında tünel bulunmaktadır. Bunların giriş-çıkış ve iç aydınlatmaları hatalıdır ve bu durum kazalara sebebiyet vermektedir. Ele alınması gereken ciddi bir sorundur.
    18. Bir diğer konu da son dönemde sayıları iyice artan motokuryelerin denetimsiz çalışma şartları ile dikkatsizlik ve eğitimsizlikten kaynaklanan yüksek kaza riski taşımalarıdır. Bunlarla ilgili bir çalışma yapılmalıdır.
    19. Bisiklet kullanımı açısından kentimiz çoğunlukla elverişsiz bir topoğrafya sunmaktadır. O nedenle ulaşımdaki potansiyel ağırlığı çok zayıftır. Gene de kent merkezinin belli bölgelerinde işlevselliğinin artırılmasıyla bir ölçüde alternatif olma olanağı vardır.   Bunun dışında bisikletin sadece mahalle aralarındaki kısıtlı bölgelerde ve sportif amaçlı kullanılması söz konusudur.
    20. Mahallelerdeki konutlara yönelik otopark ihtiyacının karşılanması ayrı bir çalışma konusudur ve daha sonra ele almak istediğim sorunlardan biridir.

Ana hatlarıyla ortaya koymaya çalıştığım bu tespitlerin dışında elbette tekil ve lokal anlamda çözülmesi gereken ulaşım sorunları vardır.

Aslında hepimizin amacı aynı ve bu da kentimizi her yönden olması gereken düzeye taşımaktır. Bunda hiç şüphe yok!

O zaman öncelikle tüm yöneticiler, siyasiler ve bürokratlar eleştiriye açık olsun; Zonguldak’ın geleceği için fikri olup endişelenenler de eleştirilerini yapıcı bir formda ortaya koysunlar ki kentimizi yeniden hak ettiği noktaya getirecek ortak aklı oluşturabilelim.

Sonuçta, başta ulaşım olmak üzere tüm kentsel sorunların çözümü büyük ölçüde merkezi yönetimin ayıracağı kaynaklarla mümkün. Bunun da yolu işte bu ortak aklı oluşturup kullanabilmeye bağlı.

Sonraki yazılarda çözüm önerilerimi paylaşacağım. Katkı vermek isteyen tüm hemşehrilerimin düşüncelerine açık olduğumu bilmenizi isterim.

Daha iyi bir Zonguldak için yeni fikirlerde buluşmak umuduyla hoşça kalın, sağlıkla kalın.

Not: Trafik sorununun çözümü için en çok gerekli olan istatistiki bilgileri devlet sırrı gibi saklayan kamu görevlisi arkadaşlarıma da hatırlatmak isterim ki bu bilgiler bizlere değil halka aittir ve bunları kamuoyu ile paylaşmak inanın asli görevlerinizin içinde yer alır.