Yakın bir zaman önce partisinin ilçe teşkilatının genel kurulunu gerçekleştirmesine rağmen, genel kurulu gecikmeli ve tüzüğe aykırı yapması iddiası, aynı zamanda sosyal medya hesaplarındaki bazı paylaşımlarında partisinin genel merkezini eleştirmesi sebepleriyle görevden alındığı belirtilen Büyük Birlik Partisi Karadeniz Ereğli İlçe Başkanı Turabi Çelik, A Meyda’da Sakıncalı Piyade’nin stüdyo konuğu oldu.
Gazeteci- Yazar Altan Akçakese ile Ecrin Çobanoğlu’nun konuğu olan deneyimli siyaset adamı, partisinin Merkez Karar ve Yürütme Kurulu’nun 10 Ekim 2021 tarihli toplantısında alınan karar uyarınca görevden el çektirildiğine yönelik olarak, partinin Zonguldak İl Teşkilatı 2. Başkanı Turgut Günay’ın Demokrat Gazetesi’ne yaptığı açıklamaya sert eleştiriler getirdi. Günay’ın yalan söylediğini; kendisinin bu iddialarla ilgili olarak bazı genel başkan yardımcılarıyla görüştüğünü kaydeden Çelik, önümüzdeki hafta perşembe günü Ankara’ya giderek Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısıyla bir görüşme yapacağını, Ankara dönüşünde de bir basın toplantısı düzenleyerek Karadeniz Ereğli basınını gelişmelerden haberdar edeceğini belirtti.
Akçakese ve Çobanoğlu’nun soruları üzerine gelişmelerle ilgili geride kalan son birkaç günde yaşananları özetleyen BBP İlçe Başkanı Çelik şunları söyledi:
“SEN NE İŞE YARARSIN?”
“İlçe Teşkilatı’mızın kapanması ve münfesih durumuna düşmesi ile ilgili şu ana kadar bize ulaşan resmî bir belge yok. Kongremiz kanunlara uygun bir şekilde yapıldı. Kongremize itiraz eden arkadaşlardan biri (İl Teşkilatı 2. Başkanı Turgut Günay) kendini halka il başkanı olarak lanse ediyor. Kongrenin zamansız, kuralsız ve kanunlara aykırı olarak yapıldığını iddia ediyor. Madem sen kendini il başkanı sayıyorsun; sen ne işe yararsın? Nerdesin? Madem böyle bir karar bana deklare edilecekse bana bunu il başkanı (Serdar Acar) yapar. Varsa bir il başkanı o niye konuşmamış?”
“BİZDEN KORKULARI VAR.”
“Niye böyle oldu, dersek; çünkü onların bizden korkuları var. Biz il başkanına karşıyız. Onların hepsi aynı karenin içinde. Turabi Çelik’i yok etmeleri lazım. Onu yok etmek için, zaafa düşen iki arkadaşımızI da bunların tezgahına getirdiler. Biz böyle bir tezgaha müsaade etmedik; çünkü BBP bunları bünyesinde barındırmaz. Bunların tek derdi; ‘Biz bunlara İl Başkanı’nı nasıl kabullendiririz.’. Kabullendiremezler…”
“GENEL MERKEZ’E YALAN BEYAN VERDİLER.”
“Ama bunlar bu arada ne yaptılar; genel merkeze yalan beyan verdiler. Sürekli Ereğli İlçe Teşkilatı’nı karalama kampanyasıyla genel merkeze gittiler. Teşkilat Başkanımız da bunların tezgahına düşmüş. Bazı bahanelerin arkasına sığındılar. Teşkilatımızın münfesih duruma düştüğünü iddia ettiler. Genel kurulda delege seçimi yapmak için sandık kurulması gerektiğini öne sürdüler. Türlü türlü bahanelerle Ereğli İlçe Teşkilatı’nı nasıl feshedebiliriz, diye düşündüler.”
BBP Karadeniz Ereğli İlçe Teşkilatı’nın her yönüyle kanuna uygun biçimde genel kurulunu gerçekleştirdiğini ifade eden Turabi Çelik, devlet ve hukuk kendilerine ne dediyse onu yaptıklarını söyledi. BBP İlçe Başkanı; “Biz hukuksuz bir iş yapsaydık devlet gereğini yapardı. İlçe Seçim Kurulu gereğini yapardı. Hakimler, savcılar gereğini yapardı.”, dedi. 21 Ekim günü bazı genel başkan yardımcılarıyla, yaşananlar hakkında görüştüklerini de vurgulayan Çelik şu bilgileri paylaştı:
“BEN GEREĞİNİ YAPARIM; AMA MÜCADELEYİ DE BIRAKMAM.”
“Bazı genel başkan yardımcılarımız şifahen de olsa kendilerine ulaşan iddiaları bana söylediler. Ben de kendilerine eline henüz resmî bir belge gelmediğini bildirdim. Benim elime resmî yollarla bir belge geldiği zaman ben de hukukî olarak gereğini yaparım. Kanunlara uygun ne yapmam gerekiyorsa aynen yaparım. Ama bu demek değildir ki mücadeleyi bırakırım. BBP demek Muhsin Yazıcıoğlu demektir. Biz onun yol arkadaşlarıyız. Şehit liderimiz rahat uyusun; onun yol arkadaşları bu bayrağı yolda bırakmazlar.”
İl 2. Başkanı Günay’ni kendisinin sosyal medya paylaşımlarını ağır bulduklarına yönelik eleştirilerini de yanıtlayan Turabi Çelik sözlerini şu cümlelerle sürdürdü:
“PARTİM YANLIŞA DÜŞMÜŞSE ELBETTE SÖYLEYECEĞİM.”
“Ben partime ağır eleştirilerde bulunmam. Partim eğer bir yanlışa düşmüşse, ki ben de düşebilirim, anca o zaman eleştiririm. Ben ülkem yönetenlerden hangisinin bir eksiği varsa onun eksiğini söyleyeceğim. Artısı ve güzel yaptığı işler varsa da alkış tutarım. Partim yanlış veya eksik bir şey yaptığında ben partimi uyarmayacak mıyım? Aferin mi diyeyim? Ben kendi yönetici arkadaşlarımı elbette uyaracağım. Onlar da benim eksiğimi görüp beni uyarmazlarsa ben hata yapmaya devam ederim. Biz birbirimizi uyarmak zorundayız. Otokontrol sistemini oluşturmak zorundayız. Ben eleştirilerimin ağır olduğunu düşünmüyorum. Ağır da gitmem zaten. Yanlış beyan da vermem. Sözlerimizde eksik olabilir; sonuçta ben de insanım. Gaf da yapmış olabilirim. Gaf yapmışsam da yüce Türk Milleti’nden özür dilerim; kişilerden değil.”
Bundan sonra olması muhtemel gelişmeleri de yorumlayan Çelik, 21 Ekim günü genel başkan yardımcıları ile telefon görüşmeleri yaptığını, Teşkilat Başkanı ile konuştuğunu belirterek şunları söyledi:
PERŞEMBE GÜNÜ ANKARA’DA OLACAK
“Beni Ankara’ya davet ettiler. Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcımızla görüşmeden önce de partimizin ikinci adamı sayın Üzeyir Tunç Bey’e olanları anlattım. Genel Başkan Yardımcımız Ahmet Yeliz ve bugün de (22 Ekim) Genel Başkan Yardımcımız Hüseyin Uysal ile bir telefon trafiğimiz oldu. Önümüzdeki Cuma günü Ankara’da olmam konusunda benden söz istediler. Ben de söz verdim. O gün 29 Ekim Bayramı olduğu için perşembe günü Genel Merkez’de olacağımı kendilerine bildirdim. Biz Büyük Birlik Partiliyiz. Biz Alperen’iz. Bizim elimizde Muhsin Yazıcıoğlu’nun emaneti var. Biz birilerine küsüp yuvayı, yurdu terk edecek insanlar değiliz.”
“TURGUT GÜNAY YALAN SÖYLÜYOR. HİÇBİR ÜYEMİZ SİLİNMEYECEK.”
İl Teşkilatı 2. Başkanı Turgut Günay’ın Ereğli İlçe Teşkilatı’na mensup tüm üyelerin üyeliklerinin silineceğine yönelik açıklamasının, o üyelere karşı bir nankörlük olduğunu ifade eden Büyük Birlik Partisi Karadeniz Ereğli İlçe Başkanı Turabi Çelik, Günay’ın bu sözlerinin de gerçeği yansıtmadığını kaydederek; “Böyle bir olay yok. Partimizin ikinci adamı Üzeyir Bey (Tunç) böyle bir şey olmayacağını bizzat kendisi söyledi. Geçici olarak böyle bir karar alındığını ancak bu kararı kendisinin de tasvip etmediğini belirtti. Bu kararı o da kabullenmiyor; ama fesih durumu kesinlikle yalan. Günay kesinlikle yalan söylüyor. Bu, Üzeyir Tunç sözüdür; herhangi bir münfesih olma durumu söz konusu değildir. Üyelerimiz yerinde kalacaktır. Sadece bazı olumsuzluklar var; genel merkezimiz, o olumsuzlukları düzeltmek için ilçe kongremizin yenilenmesinden yana. Şikayetler üzerine böyle bir düşüncedeler. Hataya düştüler. Bu hatayı hep beraber düzeltmek zorundayız. Karadeniz Ereğli seçmenine bir özür borcumuz var.”
Kendisiyle ilgili görevden alındığına yönelik iddianın arkasında Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Uysal’ın olduğuna yönelik ifadelerin gerçeği yansıtmadığını vurgulayan Çelik, buna rağmen, arkasında durmadığını söylediği Uysal’a kırgın olduğunu söyledi ve şu duyguları paylaştı:
“UYSAL MASAYA YUMRUĞUNU VURMALIYDI.”
“Bu elbisenin içinde bir Turabi Çelik var. Turabi Çelik bu elbisenin içinde dik durmak zorunda. Sayın Uysal beraber yola çıktığım, arkasında durduğum böyle bir karar karşılarına geldiğinde yumruğunu masaya vurmalıydı. Serzenişim o konuda. O kimse kırılmasın ister; yapısı bu. Ama senin yanında yol arkadaşların var kardeşim! Sen genel başkan yardımcısısın. Seninle beraber yol yürüyen bir Turabi Çelik var. Arkanda Karadeniz Ereğli Teşkilatı var, Alaplı var, Zonguldak var. Masaya vuracaktın. Biz seni ne zaman yolda bırakırsak bize; ‘Yazıkları olsun!’, diyecektin. Ben yola beraber çıktığım arkadaşlarımı asla yolsa bırakmam. Ölürüm de bırakmam. Çünkü ben öyle yetiştim. Kırgınım şu an. Bana başka, birine başka söylemeyeceksin. Benim üzerime başka bir adres arayamazsın. Ben ne zaman çekilirsem o zaman sana yardımcı olacaktım zaten. A kişi B kişi… o hesabı Karadeniz Ereğli Teşkilatı kendi dünyasında görmeliydi. Diyecekti ki; ‘Biz falanca kişiyi ilçe başkanı yapacağız.’. Bu yumuşak karınla olmuyor kardeşim! Dik duracaksın, dik! Siyaset, dik adamı seviyor.”
