Cumhuriyet Halk Partisi Zonguldak Merkez İlçe Başkanı Ebru Uzun yaşanan felaketler sonrasında ülke olarak gelinen durumu özetlercesine sosyal medya hesabı üzerinden serzenişte bulundu.
Ebru Uzun, ülkenin hem ekonomik hem de sosyal anlamda dibe vurduğunu ve bunun sebebinin 18 yıllık hükümet olduğunu belirterek “Bu ülkeyi 18 yılda nasıl bu hale getirdiniz?” sorusunu sordu.
Uzun, paylaşımında Türkiye’yi “Harika duble yolları olan hayatta kalmanın zor olduğu bir ülke…” olarak özetleyerek şu ifadeleri kullandı:
“Evet, 18 yıl önce iç ve dış güçlerin pompaladığı ekonomik bir krizin içindeydik. Ancak sınırları güvenli, komşularıyla iyi geçinen, terörün en aza indirildiği bir ülkeydik.
Her şeye rağmen acılarda ve sevinçlerde birlikte olabilen ortak değerleri olan, tüm bunlara büyük oranda saygı duyan bir millettik.
Artık ulus olarak neredeyse hiç ortak duygumuz kalmadı. Her mahalle kendi bayramını kutluyor, kendi kaybına üzülüyor diğer mahallenin bayramını, acısını yok sayıyor, akıl almaz insanlık dışı sözler sarf edebiliyor.
Toplumu bu hale iktidarın nefret söylemleri üzerine inşa ettiği siyaset yapma biçimi getirdi.
1999 depreminin acısını ve korkusunu unutamamamıza rağmen hiç ders çıkarılmadığı ve gereken önlemlerin alınmadığı sonraki yıllarda yaşanan her depremde gözlerimizin önüne seriliyor ama papağan gibi aynı soruyu tekrarlayıp duruyoruz.
-Deprem vergilerimiz nerede?
-Deprem vergilerimiz nerede?
Sonra sormaktan yoruluyoruz…
Yıllardır bilim insanları uyarılarını sürekli yineliyor, riskli bölgeleri açıklıyor, alınması gereken önlemleri yapılması gereken işleri anlatıyorlar, ama müteahhitleri çok seven iktidarımız ne duyuyor, ne görüyor bilim insanlarını.
Her şeyi Allah’a havale edip, kıyamet alametlerini de hep kendinden olmayanlarda arayan bir kitle var ki; insanı hayattan soğutuyor, insanlığından utandırıyor…
Oysaki salgınla mücadele kontrolden çıktı her gün onlarca kayıp veriyoruz. Depremde ölüyoruz, ağır vergi uygulamaları yüzünden sahte içkiden ölüyoruz, birçok sektörde iş yeri güvenliği tam sağlanmadığı için ihmalden ölüyoruz, caydırıcı cezalar olmadığı için ota çöpe cinayet işleniyor ölüyoruz, toplumun ruh sağlığı bozuk her gün onlarca intihar haberi duyuyoruz, çocuğuna pantolon alamadığı için intihar eden baba, çocuklarını ısıtacak odun kömürü olmadığı için ,intihar eden anneler var velhasıl o kadar çok ölüyoruz ki …
İnsan gibi yaşamak istiyoruz talebinde birleşip birbirimizle göz göze bile gelemiyoruz artık .
Mutfaklarımızda yangın var, faturalarımızı ödemekte zorlanıyoruz her şey pahalı ama hayatlarımız çok ucuz!
Böyle sıralayınca yine abartılı bulanlar olacaktır. Harika duble yolları olan hayatta kalmanın zor olduğu bir ülke…”
