1913 tarihli üstteki fotoğrafın arkasına yapılan Fransızca açıklamada;
“Mösyö Biver in ikamet ettiği idari bina yönetim merkezi. Kızı Denise iki oğlu Paul ve Jagues arkadaşlarıyla” yazıyor… 

Üstteki fotoğraf, 1910 yılında Fransızlar tarafından kendi mimari tarzıyla yapılan, şimdi (TTK)  “Yayla Konağı Misafirhanesi” olarak hizmeti veren tarihi binadır. Binada ikamet eden ilk sahipleri de fotoğraf karesine yansımış Fransız ailedir. 

Fransız sermayeli Ereğli Şirketi Osmaniyesi (SOH) liman yapımı için geldiği Zonguldak’ta kömür işletmeciliğini de ele geçirir. Yayla’dan Fener’e kadar olan mahalle 1896’dan sonra Fransızlarca kurulur. Eski Zonguldak’ta bu kesimin adı Fransız mahallesidir. 1900’lü yıllarda Fransızların yanı sıra, bir kısmı Kozlu ve Kandilli’de olmak üzere, Zonguldak’ta madencilikle uğraşan çok sayıda İtalyan da yaşamaktadır.

1908 yılında deniz feneri inşasından sonra deniz tarafı ‘Fener Mahallesi’ içte kalan plato alan ‘Yayla Mahallesi’ ismini alır. Limana yakın olan bölgede Fransızların yaptıkları hastane, kız okulu, kilise, yönetim binası ve Fransızların ikamet ettikleri evlerdir. Şimdiki Yayla Konağı’nın olduğu bina Fransız şirket müdürünün oturduğu ‘Direktör Evi’dir.

9 Aralık 1906 tarihinde, Toussounlouoglu Hüseyin bin İbrahim’den (Tosun Oğullarından Hüseyin oğlu İbrahim) Socıeted'Heraclee Osmanlı A.Ş.(S.O.H) adına Auboyneau efendi  (Osmanlı Bankası müdür yardımcısı Gaston Auboyneau) tarafından satın alınan 22 dönümlük platonun satın alındığı, tutanaktan anlaşılmaktadır.

Yayla Konağı; Socıeted'Heraclee Osmanlı A.Ş. adına satın alınan plato üzerinde, 1910 yılında “Ereğli Şirketi Direktörlük Konağı” olarak yapılmış, bir Fransız yapısıdır. Plato (yayla) üzerinde yapılmış bir konak olması nedeniyle geçmişken günümüze “Yayla Konağı” adıyla anılan bir tarihi yapıdır.

Ereğli Şirketi sosyal tesislerinin bulunduğu paltoda yapılmış olan Konağın güneyinde Ereğli Şirketi Hastanesi ve kilise, batısında kız okulu bulunmaktadır.

1936 tarihinden sonra Etibank’a bağlı Ereğli Kömürleri İşletmesi (EKİ) Kurumuna devredilmiştir.  
Geçmişten günümüze “Yayla Konağı” adıyla anılan yapı, 1940’dan sonra ilk yapıldığı haliyle misafirhane olarak kullanılmaya başlanmıştır.

Düzgün kesme taştan yapılmış zemin üstünde iki katlı ve yapı dikdörtgen planlı yapıdır. 

Yayla Konağı (1942) Üst katlar, bir sıra taş, bir sıra tuğla olarak almaşık düzende yapılmıştır. Yapı, beşik çatılı olup Marsilya kiremidi ile örtülmüştür. Yapının ilk iç zemin döşemeleri aşağıda görüldüğü gibi tüm güzelliğiyle varlığını korumaktadır. 

1950 yılında yapılan misafirhane büyütülmesi projesi 20 Şubat 1951 tarihinde tamamlanmıştır.

EKİ’nin kuruluşundan günümüze kadar Misafirhane olarak kullanılan, (Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Envanterinde Ankara K.T.V.K.K.25.04.1989/787 kararla) tescilli tarihi yapı,  günümüzde de TTK Yayla Konağı Misafirhanesi olarak kullanılmaktadır. Yayla Konağı; 30 oda 60 yataklı bir misafirhanedir.

Ortadaki fotoğraf ; Zonguldaklı şairler Muzaffer Tayip Uslu ve Rüştü Onur’un hayatını anlatan “Kelebeğin Rüyası” sinema filminin bazı mekan sahnelerinde Yayla Konağı ve arkasındaki tenis kortu film seti olarak kullanılmıştır. Türkiye’nin ve Zonguldak’ın ilk tenis kortu olan saha şimdi korunamamıştır…

Yüksel Yıldırım-Yayla Malikanesi-2018
Zonguldak Nostalji
Yardımcı kaynak: Ekrem Murat Zaman