Günümüzden 70 yıl öncesinde Zonguldak’tan İstanbul’a gitmek hiçte kolay değildi.

Halil Serdar Ertan 1950-1960’lı yıllardan kalma bir otobüs fotoğrafı paylaşarak İstanbul’a gidiş güzergâhını anlattı.

Ertan, sosyal medya hesabı üzerinden yapmış olduğu paylaşımda şu ifadeleri kullandı.

“Meydanbaşı yokuşunda bir otobüs yazıhanesi. 1950’ler olduğu kesin. Ben 1960’lardaki günümüz MADO’nun önündeki yazıhaneleri hatırlarım. Otobüste Saraç Kardeşler yazıyor. İstanbul'a gidiyorsanız on üç saatlik yorucu bir yolculuk sizi bekliyor. Önce Çaylıoğlu sonra Babadağ Geçidi’ni geçtikten sonra Devrek'te çarşıdaki çınarın altında çay molası, Devrek Mengen arasındaki Dorukhan Geçidi’ni (Tünel daha sonra açıldı) indikten sonra Mengen'e ulaşılacak. Reşadiye'de (Yeniçağa) Ankara-İstanbul yoluna çıkılacak. Bolu'da mola. Bolu Dağı’nda Bakacak mevkiinden sonra ayrılan eski rampalarından (Eskinin eskisi yani İsmailin yerinin önünden geçen şimdiki yol değil, o sizin bildiğiniz şimdiki eski yol 1961’de açıldı) inilecek. Düzce ve Hendek’ten sonra Sakarya Nehri üzerindeki yarım daire kemerli Tavuker Köprüsü’nden geçilecek sonra Adapazarı Çarşısı’nda mola. Arifiye ve Sapanca Kasabası’ndan yani gölün güneyinden (Sapanca Gölü’nün kuzeyindeki Eşme Kasabası’ndan geçen yol 1961’de açıldı) İzmit'e ulaşılacak. Eğer Avrupa Yakası’na gidiyorsanız son olarak Harem’de Sirkeci Feribotunu bekleyeceksiniz. Sirkeci, son durak.