Geçen yıllara bakıyorum.
Rektörlük öncesinde Prof. olması yolunda pek çok engelle karşılaşan Mahmut Özer’in o engeli aştıktan sonra kendisine engel çıkaran üniversiteye rektör olduğu günleri hatırlıyoruz.
*
O günlerde başka isimler de vardı.
Ancak Özer pek çok temkinli bakışa rağmen rektör olarak geldi önyargıları da tek tek kıran isim oldu.
Çok çalışıp ekibini de çok çalıştırıyordu.
Şehir ile üniversite arasında kopuk bağları kuvvetlendiriyor, camları kırıyordu.
*
BEÜ her anlamda vizyonel dokunuşlarla büyüyor, büyüdükçe kente ekonomik ve sosyal katkıları patlama yapıyordu.
Hem de pek çok engel, kıskançlık, sabotaja rağmen.
*
Rektör Özer, ÖSYM Başkanlığı görevine atanmasının ardından Zonguldak’tan götürdüğü ekibi ile birlikte ilerlemeye devam ediyor.
Önce Milli Eğitim Bakan Yardımcılığı sonrasında Milli Eğitim Bakanlığı.
*
ÖSYM Başkanlığı görevi için Ankara’ya gittiği gündem beri ismi kulislerde geleceğin Milli Eğitim Bakanı olarak anılan bir isim oldu Özer.
Pandemi ile savaş devam ederken eğitimde yeni bir dönem başlıyor.
Mesleki eğitim konusunda hassasiyetini bildiğimiz Özer, sakin yapısı ve ortak akla verdiği önem ile birlikte sıradan bir bakan olmanın çok ötesine geçecektir.
*
Bakan olması ile birlikte Zonguldak’ta olduğu kadar Tokat’ta da büyük sevinç yaşandı. Haliyle son 20 enedir bakan çıkaramamış Zonguldak’ın bakanı olarak görülüyor.
*
Sayın Özer’in buralara gelmesi çok kolay olmadı.
Allah mahcup etmesin.
Halkın deyimi ile Zonguldak’ın ‘Mahmut Hocası’
Yolunuz açık olsun hocam.
Sizlere ve yine Zonguldak’tan çok sayıda ismin olduğu ekibinize başarılar diliyoruz.

Makamlar dedikodu ile yönetilmez!
Geçenler de de yazdık.
“Zonguldak dedikodu ile yönetiliyor”
Özellikle yüksek makamlarda geçmişten beri dedikodu yapmayı seven siyaset ve bürokratlarımız oldu.
Ve daha acısı.
Hem siyasette.
Hem bürokraside aynı masada, aynı karede fotoğraf verip 3 dakika geçmeden birbirlerinin arkasından sallayan isimler var.
Bunlar ciddi isimler.
Birbirini rakip gören, çekemeyen veya farklı nedenlerle diğer yönetenlerin yıpranmasında mutluluk çıkarmayı amaçlayan, hoşnut olan yöneticiler gördük, görüyoruz.
Makamlarda oturanların söylentiler ile hareket edecek, dedikodularla öldürecek zamanı olmamalı diye düşünüyorum.

Erdoğan ihanetçileri!
Bu konuyu çok yazdım.
Ve daha net bir dille yazıyorum.
Bugün Ak Parti ve hatta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sayesinde kimlik, şan, şöhret, para sahibi olmuş pek çok partili yöneticinin, nereden geldiklerini çabuk unuttuklarını görüyoruz.
Erdoğan ve siyasi gücü olmasa siz bir hiçtiniz.
Elli tane filim fırıldak, sonradan görme davranış biçimleriniz ile halktan kopuyor ve bu günlere gelmenizde en büyük pay sahibi Erdoğan’ın güvenine ihanet ediyorsunuz.
Bunu taban görüyor.
Ankara da görüyor.

Ahmet Öktem Arıç
Çok genç olmasına karşın Zonguldak sevdasıyla yanıp tutuşan, fotoğraflar çeken genç kardeşlerimizden birisi. Bazı belgesel çalışmalar yaptı bu güne kadar.
Mütevazi ve çalışkan kişiliği harika.
22 yaşında.
Ve Zonguldak Kent Konseyi’nin yürütme kuruluna seçildi.
Ahmet’i yürekten tebrik ediyoruz.
Aslında bu şehirde benzer girişim ruhuna sahip olabilecek gençlere çok güzel bir örnek oldu.
Tebrik ediyorum.