Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebru Kafkas, Avrupa Birliği projesi kapsamında doğal tadı ve aromasıyla bilenen Osmanlı çileği ile ilgili verimi, üretimi ve dayanıklılığını arttırmak için gen araştırması başlattı. Prof. Dr. Kafkas, çalışmalarına Zonguldak'ın Ereğli ilçesindeki çilek tarlalarında başladı.

Avrupa Birliği'nin düzenlediği proje kapsamında Prof. Dr. Ebru Kafkas, Osmanlı çileğinin üretimini, verimliliğini ve dayanıklılığını arttırmak için yapacağı çalışma için Zonguldak'ın Ereğli ilçesine geldi. Prof. Dr. Ebru Kafkas, proje ekibinde yer alan araştırma görevlileri Şule Hilal Attar, Ömer Faruk Bilgin ile uzman biyoteknolog Duygu Ayvaz Sönmez ile birlikte Osmanlı Çileğini Yaygınlaştırma ve Üreticileri Koruma Derneği'ne ait çilek tarlasında incelemelerde bulundu. Dernek başkanı Şaban Çetinkaya'dan bilgi alan Prof. Dr. Kafkas, Osmanlı çileğinin aroması ve kokusunun diğer çilek türlerinden çok daha iyi olduğunu söyledi. Osmanlı çileğinin dünyada bilinen değerli bir çilek türü olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kafkas, "Çilek çok önemli ve Osmanlı çileğinin kokusu hiçbir çilekte yok. Tüm dünya bizim Osmanlı çileğimizi biliyor. Projenin içinde 8 büyük Avrupa ülkesi var. Hep beraber bu Osmanlı çileğinin kokusu ve aromasını yeni çilek çeşitlerine aktarmayı hedefliyoruz. Kokulu, aromalı, çileği kaliteli, meyvesi daha sert, muhafazaya daha dayanıklı çeşit geliştirmek istiyoruz" dedi.

'ÇİLEK KANSERİ ÖNLÜYOR'
Avrupa ülkelerinden İspanya, İtalya, Fransa, İngiltere, Almanya, Belçika ve Türkiye'nin içerisinde olduğu, konusunda uzman bilim insanlarının projede yer aldığını ifade eden Prof. Dr. Kafkas, şöyle konuştu:

"Projede sadece çilek yok. Bunun yanında mavi yemiş ve ahududu da var. Bizim amacımız, dediğim gibi bu aroma nerden kaynaklanıyor? Hangi gen aromanın oluşuma neden oluyor? Bunu da belirlemiş olacağız. Aynı zaman da sahip olduğumuz genetik kaynakların kurağa, tuza ve hastalıklarına dayanaklıklarına da bakacağız. Gelecekte yapılacak olan çalışmalar açısından bu bilgiler çok önemli. Bugüne kadar da yapılmamış. Çilek, insan sağlığı ve beslenme açısından büyük öneme sahip. 1-5 Mayıs 2021 tarihinde İtalya'nın Rimini şehrinde Uluslararası Çilek Sempozyumu yapıldı. Çilek sempozyumuna yaklaşık bin kişi katıldı. Bende Türkiye'den bu sempozyumda bilim komitesi üyesi olarak yer aldım. Yapılan çalışmaların büyük bir kısmında çileğin antikanserojen özelliğe sahip olduğu saptandı. Çilek, kalp ve damar hastalıklarını önlüyor. Kanseri önlüyor. Yapılan araştırmalar çilek tüketen kişilerde kanserin az olduğunu göstermiş. Tabi bu bir kere çilek yemekle olmuyor. Yapılan çalışmalarda 6 ay sürekli olarak çileği beslenmesinde kullanan kişilerde kanserin daha az görüldüğü tespit edilmiş."

Editör: TE Bilişim