Öyle bir devirden geçiyoruz ki her selamın altından politik bir linç çıkıyor.
Her derdini anlatmaya çalışan vatandaş farklı cepheler tarafından ötekileştirilmeye çalışılıyor.
Mesela ekonomi.
Zamlar ortada.
Alım gücünün azalması ortada.
Geçenlerde yine ateşli bir Ak Partili yönetici dostumuz kendi ticari ilişkilerinde yaşanan sıkıntılardan, yaşanan gelir kaybından, gelen zamlardan, tahsil edemediği çeklerden bahsediyordu.
Personel çıkarmaya gitmek zorunda kaldığını anlatıyordu.
Bu hepimizin gerçeği.
İnsanlar aynı ekonomik düzen içinde büyük sıkıntılara sürüklenirken politika bu insanları çatıştırmakla meşgul!
Yahu bu işin iktidarı- muhalefeti yok.
Belli ki ekonomi kötüye gidiyor.
Alım gücü hızla eriyor.
İnsanlar aç.
Milletvekillerimiz bile geçinememekten, maaşlarının erimesinden dert yanıyor.
Sokak berbat.
Esnaf cinnette.
Mesela kamuoyunun yakından tanıdığı Mevlüt Özdemir şöyle yazmış;
“40 yılı aşkın ticaretin içindeyim. Çok daha büyük krizler, çok daha büyük sorunlar yaşadım. Lakin ilk defa kontrolü kaybetme endişesi yaşıyorum”
Muhalefet iktidarın tam karşısında sürekli benzer şeyleri söylüyor. Ancak ekonomiyi düzeltebilme adına yeteri kadar inandırıcı bulunmuyor.
Bu arada enerji santrallerinde üretim duruyor.
Firmalar yüzde 45 zam istiyor!
Varın gerisini siz hesaplayın!
İşsizin, asgari ücretlinin, emeklinin, küçük esnafın, büyük esnafın halini bir düşünün!
Düşünmekten korkmayın!

İhanet şebekeleri!
Bir
Doğru tanıtımlar Zonguldak’ın ruh ve beden sağlığına önemli katkılar sunar.
Bunlar sürekli ve doğru zamanlarda yapılabilirse kentin özgüvenini artırır başka insanların Zonguldak’ı tercih etmesini sağlar.
*
İki
Son 20 sene buna benzer şeyler yazdım.
Ama organizasyon ve senkronizasyon yetisi kayboldukça bölük pürçük kaldı Zonguldak.
Bazen de kim Zonguldak’ın tanıtımına katkı sunmaya çalışıyorsa farklı yorumlar yaptık.
Tanıtımın bu şehre ekmek – istihdam olarak dönebileceğini anlatamadık!
*
Üç
Son dönemde İstanbul’da yaşayan Zonguldaklıların kentin tanıtımı için çabalarını izliyoruz.
Turizm Platformu Temsilcisi Muhammet Cüntay’ın turizm alanında yapmaya çalıştıkları başka insanların kente bakış açısını pozitif değiştirmeye yönelik.
*
Dört
Ve ZONSİAD Başkanı Nejdet Tıskaoğlu’nun bizzat katıldığı televizyon programlarında yaptığı Zonguldak vurgusu çok önemli.
Ve yine Tıskaoğlu’nun da çabalarıyla son günlerde yaptığı ulusal televizyon programlarında sürekli ‘Zonguldak’ diyen onunla da yetinmeyip her sabah programında Zonguldak’ın bir ilçesinden zenginlikleri anlatan Cem Küçük.
*
Beş
Zonguldaklı yönetmenimiz ve ve Z HABER yazarımız Kıvanç Baruönü’nün çok büyük emekleri olan ‘Kelebeğin Rüyası’ filmi kentin mistik – hüzünlü gizemini en iyi pazarlayan, milyonlarca insanın bu kente saygı duymasını sağlayan ve görmeye davet eden bir filmdi aslında.
Her gelene rezil olduk!
*
Altı
Ve diğer dostlar.
Geçmişten beri bu uğurda her çaba önemliydi.
Az – çok herkese yürekten teşekkür ediyoruz.
Ama sürekli hale getiremedik ve senkronize edemedik.
Şehre de, başka insanların geldiğinde mutlu olabilmeleri ve sorunsuz dönebilmeleri için gerekli zeminleri hazırlayamadık.
*
Yedi
Yerel yönetimler sınıfta kaldı.
Milletvekilleri günü kurtardı.
Bürokratlarımız düzene uydu.
Sonuç bölgenin turizm değerlerini talan ettik.
Zamanı boşa harcadık.
Her hafta sonu 300 - 500 Ankaralıyı Zonguldak’a getirmeyi bile başaramadık.
*
Sekiz
Son dönem Vali Mustafa Tutulmaz’ın Ali Kaban döneminden itibaren gündemde olan, Ahmet Çınar döneminde hızlanan bazı turizm projelerini çok hızlandırma gibi bir görevi var.
Ama bizim siyasetçilerimize göre bunca yatırım gereksiz ve lüzumsuz!
Sayın Tutulmaz’ın da bazı konularda yalnız bırakıldığını, cesaretinin kırıldığını düşünüyorum.
*
Dokuz
Her ilçe, her belde, her belediye başkanı ayrı cumhuriyet!
O nedenledir ki sahil projesini bile çok iyi değerlendiremedik.
*
On
Cem Küçük’ü dinlerken teşekkür ediyoruz ama gel de bir de Zonguldak tarafından bak!
Konuşacak çok şey var kime ne anlatalım!
Her taraf ihanet şebekeleri ile dolu!
Son 25 yılda, iç turizmin yerel kalkınmaya yönelik katkılarının boyutunu hesaba katamayan, seçildiği şehirde, yıllardır vekillik yaptıkları memlekette turist gibi dolaşan siyasetçilerimiz var bizim!
Allah başımızdan eksik etmesin!

*
Vay… Vay… Vay!
İşe adam sokarak para koparanlar, pahalı hediyeleri kabul edenler borsası açılmış!
“Yapmaz” dediğimiz devlet memurları bile bu işe soyunmuş.
Çok duyarlı STK temsilcimiz de tezgahı kurmuş.
Şimdilik isim vermeyeceğiz.
Bunlar Vali Beyin adını da kullanırlarsa şaşırmam!