Bu yatırımcı düşmanlığı galiba çoğumuzda bir parça var.
Bir kişinin evine ekmek götürebilmesine vesile olabilmenin kutsallığı, bir kişinin evine ekmek götürebilmesinin mutluluğunda saklı.
İnsanlar muhtaç.
Tablo ortada.
Esnaf.
İşsiz.
Asgari ücretli.
Kadınlar.
Çocuklar.
Perişanlaştırılmış mutluluk hayalleri ile yaşıyoruz her sokak başında.
Şimdi böyle bir zamanda üretmek isteyen ve üretme potansiyeli olan girişimcilere, sanayicilere, imalatçılara daha fazla destek olmak gerekir.
Yasa dışı talepler hariç!
Üçkağıt yapmak isteyenler hariç!
Siyasetçisi, belediye başkanı, bürokratı, gazetecisi, STK temsilcisi olarak imalat ve üretim potansiyeli olan insanlara topyekün destek olmalıyız!
Mesela bu şehrin en büyük fabrikalarından biri BEÜ ise hep birlikte oraya ve diğer katma değer yaratan unsurlara odaklanmak zorundayız.
İçimizdeki düşmanlık duygusundan kurtulamadığımız her gün şehre eksi yazıyor!
O üretmesin!
Bu satamasın!
Falanca batsın!
Bu zengin olmasın!
Falancanın malını almayalım!
Ne olacak bizim bu halimiz?

Zihinsel dönüşüm!
Yavuz Erkmen’in Zonguldak’ta Vali olarak görev yaptığı yıllarda bir söylemi vardı;
“Zonguldak’ın zihinsel dönüşüme ihtiyacı var”
Erkmen şimdilerde  Zonguldak’ta siyaset yapıyor.
Buna benzer söylemi dile getiren başka valiler de oldu.
Son olarak mevcut Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz’ın de şehrin zihinsel dönüşümüne vurgu yaptığını, saçma- sapan pek çok işten dolayı yorulduğunu ve şehrin asıl meselelere odaklanma sorunu yaşadığına dair görüşlerini alıyoruz.
Hep derim.
Kesinlikle bu şehrin zihinsel dönüşüme ihtiyacı var.
Empati yeteneği olmayan, güç zehirlenmesi yaşayanlarla zihinsel dönüşüm olur mu?
Biz boş yere mi yazıyoruz bunları?
Sorunun büyüğü burada başlıyor.

Çok yazdık dinletemedik!
Adliye binasının sahile yapılması yanlıştı.
İkinci adliye binası yapılırken günlerce yazdım.
Sonradan hatırlattı.
Dönemin Kent Konseyi Başkanı Yesari Sezgin de o günlerde bir açıklama ile bu işin yanlış olduğunu söylemişti.
Madem yapıldı burası liman düzenlemesi yapıldıktan sonra Atatürk Kültür Merkezi olabilir.
Bir tarafı otel olabilir.
Şehir sivilleşir.
Mevcut Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Hakan Kutoğlu’nun açıklamaları sonrası Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan da benzer düşüncelerini paylaşmış.
Bildiğim kadarıyla yeni Başsavcımız da yeni bir adliye binasına sıcak bakıyor.
Öngörülen yerlerden biri eski Demir Ambarları olarak bilinen Üzülmez’deki saha.
Ama!
TTK’da buraya bir idare binası yapma sevdasında.
Yanlış.
Hepsi yanlış!
Canımızın istediği yere bina yaptırarak bu günlere geldik.
Ortak akıl diye boş yere demiyoruz.
Şehri planlamak, doğru planlamak için koordinasyonu doğru sağlamak zorundayız.
O günlerde fikirlere önem veren iki siyasetçi, bir belediye başkanı çıksa bugün aynı şeyleri konuşmazdık.
Zonguldak siyasetinin ve bürokrasisinin bu plansızlığı şehrine hançer sapladı!
Afaki konuşmayalım.
Tribünlere oynamayalım.
Şehrin bundan sonrasını doğru planlayıp ona göre adım atalım.
Yol haritasına sadık kalalım!

Bu kadar korkmayın!
Bu şehirde, şehirleşme adına çok yanlışlar oldu geçmiş yıllardan itibaren.
Yönetimsel yanlışlar oldu.
Mimari yanlışlar oldu.
Proje yanlışları oldu.
Yanlışı görenlerin çoğu konuşmadı.
Konuşanlar da kendi arasında dedi kodu ile yetindi!
Fikirlerini beyan edenlerin görüşleri ise dikkate alınmadı!
Şimdilerde de öyle!
Ortaklıklar sahte- kar dolu!
Birileri başkan Selim Alan’dan korkuyor.
Birileri Milletvekili Hamdi Uçar’dan çekiniyor.
Birileri Vali Mustafa Tutulmaz ile iyi geçinmek istiyor.
Birileri kendi ihalelerinin derdine düşmüş Acılık’tan öte Kasımpaşa görüşünde!
Birileri goy goy yaparak günü kurtarmanın derdinde.
Sonra başkan kötü!
Milletvekili kötü!
Vali kötü!
Basın kötü!
Yahu neyse fikriniz çıkıp söylersiniz- gider anlatırsınız!
Bu kadar korkmayın!
Kimse kimseyi yemez!
Ya yüzlerine konuşun veya hiç konuşmayın!
Üstelik aynı siyasi çatıların altındasınız!

Z HABER’den!
Sevgili dostlar.
Daha önce de paylaştık.
Biz bu şehri seviyoruz.
Bu şehir için savaşıyoruz.
Sizleri en hızlı ve doğru bilgilendirme gayemizin ötesinde ortak aklın harmanlanması ana ilkemiz.
Gizli patron yok.
Gizli siyasetçi yok.
Gizli kasamız yok.
Elbette bizlerin de reklama, abone desteğine ihtiyacımız var.
İsteyen her okur abone olabilir.
Bu iyi niyetli çabamıza sizlerden gelecek destekler ile çok daha etkin ve güçlü olabiliriz.
İlginize şimdiden teşekkür ederiz.