Zonguldak Kilimli sahil yolu açıldı.
Emeği geçenlerden Allah razı olsun.
Uzunkum ile Kilimli arasında yolun her iki yakasında halka açılmayı bekleyen çok büyük alanlar var.
Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş’ın çabalarıyla halka açılan Kozlu sahilinin ne kadar önemli olduğunu gördük.
Zonguldak Belediyesi’nin eski çöp döküm alanına kurmak istediği bir Millet Bahçesi var.
Her belediye başkanı kendi bölgesinde benzer alanlar yapılmasını istiyor.
Doğrudur.
Burada bence daha acil ve mutlaka başlanması gereken yer Zonguldak ve Kilimli’nin ortak sahası sayılan Uzunkum – Kilimli arası.
Hem Sayın Alan hem de Sayın Altun milletvekillerimiz ile birlikte burası için kenetlenmeli.
Zaman kaybı olmamalı.
İktidarın gücünü ve belediye başkanlarının nasıl desteklendiğini burada görmek istiyoruz.
Hem Kilimli hem de Zonguldak sınırlarında yaşayanlar için çok önemli bir fırsat.
Çevre ve Şehircilik Bakanımız, Zonguldak’ın derdiyle dertlenen Sayın Murat Kurum’a da buradan kamuoyu adına seslenelim.
Haydi Sayın Bakan.
Başlamış iş yarım kalmaz.
Siz olmadan bu iş olmaz!

Kızılay komedisi
Kızılay Zonguldak Şubesi için yaşanan başkan arayışıyla ilgili süreci bir önceki yazıda yorumladım.
Daha fazlasını söyleyecek bir durum yok.
Kızılay Başkanlığı için liste yapması istenen Serap Elibol’a referans olması ile gündeme gelen Zonguldak Belediye Başkan Vekili ve Kızılay eski yöneticisi
Murat Uzun’un basın toplantısı vardı.
Uzun, Kızılay Genel Merkez yönetiminden gelen talep üzerine devreye girdiğini, Serap Elibol ismini de bizzat Belediye Başkanı Sayın Alan’a sorduğunu, Alan’ın; “Tanımıyorum” demenin ötesinde başka bir şey demediğini söyledi.
Basın toplantısında pek çok önemli söz söylendi.
Belki de en önemlisi burasıydı.
“Siz bu konuyu belediye başkanına ilettiğinizde ‘O isim olmaz başka isim bulalım’ deseydi Serap Hanım hakkında ısrarcı olur muydunuz” diye sorduğumuzda; “hayır” yanıtını verdi.
Ya o zaman Serap Elibol ismine ‘hayır’ diyecektiniz veya sonuna kadar susacaktınız!
Anladığımız; 
“Ben yönetemiyorsam yönettirmem, benim dediğim Dr. Fatih Akça olmuyorsa bende başkasına yar etmem” havasında ilerlemiş süreç.
Murat Uzun basın toplantısındaki duruşu, yaklaşımı ve ortak akıl çağrısı ile kalitesini bir kez daha ortaya koydu.
Kimin ne yapmaya çalıştığını hepimizden iyi bilen ve gören bir isim olarak ucuz polemiklerin bir parçası olmadı.
Anlayana!

Aslında konuşulması gerekenler!
Sen yatırım, istihdam, ihracat ile uğraş, yeni bir fabrika daha kurmaya çalış.
Geçmişten beri çıkarılan tüm engellere rağmen daha yüksek maliyet ve bedellere karşın; “baba ocağıma fabrika kuracağım” hayaline sadık kal.
Yetmedi stratejik adımlar gereği Kazakistan ve Almanya’da yeni fabrika kuracağım diye geceni gündüzünü birbirine kat, sınırları aş, hayalleri aş, dünya devlerine kafa tut.
Ülkemizin ve bu şehrin geleceğine, gençliğine umut olan, cesaret veren riskleri al.
Ve aslında bunların konuşulması gereken koca şehirde sen git enerjini, günlerdir Kızılay üzerinde dönen komplolara harcamak zorunda kal.
Vallahi sabırlı insanmış Murat Uzun.
Bizim millete de böyle şeyler lazım!

İcralar ve fuhuş patlıyor!
Zonguldak ve özellikle Ereğli nüfusa oranla icra sayılarında katlanarak gidiyor.
Son yıllarda artarak yükselen rakamlar son ekonomik krizler sonrasında çok daha hızlı yükselişte.
Bundan 6 ay önce dert yanan insanlar o günleri mumla arıyor.
Hayat pahalılığı, gelir adaletsizliği, ticaret adaletsizliği sadece icraları patlatmadı.
İflaslar artıyor.
Aile içi şiddet ve intihar denemelerini yükseliyor.
Hırsızlık ve fuhuş da patlıyor.
Onca hikaye duyuyoruz.
Onca acı tablo görüyoruz.
Uzayan kuyruklarda saatlerce bekleyen insanların için için ağladığı ülkemizde çok acil tedbirler alınmaz ise daha fazla dramlar bizi bekliyor!
Çocukların rüyaları, annelerinin çaresizliğinde gizli!
Bir çözüm değil ama öneri.
Bu ramazan tüm işletme ve kurumlar Ramazan kolilerinin sayısını üçe- beşe katlamalı.
Tam bir imece sağlanmalı.
Bu arada uyaralım.
O kolileri tam dolduralım lütfen!
Yardımları partililere değil gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaştıralım.