Geçenlerde bir yazı paylaşmıştım.
Dedik ki; “Gazoz olmayın efsane olun”
Siyasetçi ve belediye başkanlarımız başta olmak üzere tüm seçilmişler için bu çağrı aslında.
Aynı şeyi söylüyorum.
Elbette çalışıyorsunuz.
Allah razı olsun.
Ama fark yaratan, iz bırakan, ışık tutan ve toplum menfaatine, şehir yararına radikal adımların mimarı olmak varken gündelik işleri büyük işler gibi satmayalım.
İsterseniz çok daha fazlasını yapabilirsiniz.
Yapmalısınız.
Yakın geçmişin yöneticilerinden, seçilmişlerinden bir farkınız olsun.
Elbette insanı merkeze koymayı unutmayın!

Dikkate almazlar!
Ankara’dan bir Zonguldaklı aradı.
Yazılarımıza.
Çabalarımıza teşekkür etti.
Şehir adına teşekkür etti.
Ve dedi ki;
“Bu çağrı ve çabaların sonrasında arayan soran, teşekkür eden, ders çıkaran oluyor mu?”
Dedim ki;
“Ders çıkaran oluyor mu bilemiyorum. 
Ama bizimkiler genelde şahsi ve ticari işleri, kirli pazarlıkları, özel hayatları, siyasi manevraları yazıldığında dikkate alırlar. Onun dışında pek kimsenin umurunda olmaz”

TSO’lar ne düşünüyor?
Bir önceki yazıda;
“Bir ürün önce kendi şehrinde değer görmeli!” diyerek bölgemizde bulunan üreticilerimizin tüketim konusunda da öncelikle Zonguldak firmalarını tercih etmesinin şehir ekonomisine ve istihdama katkısını anlatmaya çalıştım. TSO başkanlarımıza da atıfta bulunduğum konuyla ilgili destekleyen fikirlerini paylaşanlar oldu. 
TSO Başkanlarımızın konuyla ilgili görüşlerini merak ediyoruz.
Her ne kadar çok geç kalınmış olsa da böylesi bir konuda farkındalık oluşturulması adına belediyelerimize de çok görev düşüyor.
Ancak onlar öncelikle TSO’lardan daha dinamik bir çıkış bekler.

Muhalefet küsüyor!
Muhalefetin yetersizliği üzerine yaptığım yorumun ardından muhalefet kanadından bozulanlar var.
Çünkü eleştiriler hep iktidara yönelik olmalı.
Yahu bizler zaten hemen hemen her gün konu ve sorun bağlamında bunları yapıyoruz.
Ve basın olmasa bazı şeyler neredeyse konuşulamıyor.
Muhalefet dediğiniz şey, toplumda karşılık bulacak ve sonuca etki edecek çalışmaları devamlı yapmakla olur.
Öyle bol fotoğraf ile olmuyor.
Salon toplantıları ile olmuyor.
İçi boş danışma toplantıları ile olmuyor.
Ankara’dan rüzgar esecek diye çok beklersiniz!
Ankara’dan rüzgar esmese de bir siyasetçi kendi rüzgarını yaratabilmeli.
Bakalım Zonguldak’a.
Bunu yapabilen kaç muhalefet partili var?

Yavuz Erkmen görevden alınıyor!
Söylenti bu şekilde.
“Yavuz Erkmen görevden alınıyor”
Söylentinin merkezi parti içi.
Genel Başkan Meral Akşener’e çok yakın bir dostumuzu aradım.
“Nedir bu konu?” diye.
Dediği şu;
“Alınmasını isteyenler hep vardı.
Zonguldak’ta Zonguldaklı değil gibisinden söylemler ve bazı şikayetler geliyor.
Ancak geçen seçim Aydın Bey’i (Tümen) aday olarak gördük. Yavuz Bey küsmedi. Çalışmaya devam etti. Genel merkezimizin en fazla uyum içinde çalıştığı isimlerden biri Yavuz Bey”.
Sayın Erkmen ile de çok uzun zamandır görüşememiştik bu vesileyle kulaklarını çınlatalım.

Murat Pulat’ın durumu değerlendiriliyor!
Zonguldak’ın kafasını kurcaladığı bir başka siyasi parti CHP Genel Merkezi.
CHP kurmaylarının bölgeye yaptığı gezi ve incelemeler sonrasında ismi en fazla gündeme gelen isim İl Başkanı Murat Pulat.
Sayın Pulat’ın parti içi çalışmalarda pasif kaldığı yönünde genel merkezde ciddi bir görüş hakim.
Milletvekilleri kendilerini genel başkan ile karşı karşıya getirecek bir görüş beyan etmiyor.
Ancak genel merkez yönetiminden iki isim durumu genel başkana ilettiler.
Raporlarda yazılı.
Ancak Kılıçdaroğlu’nun çok çalışan çok zıplayan değil idare eden, günü kurtaran, sesi pek çıkmayan isimlere daha çok sıcak baktığını unutuyorlar!

Hayata dair!
Uzun zamandır üzerinde çalıştığım ama yeterince zaman ayıramadığım iki kitap fikri var.
Birisi için veriler var ancak hala kararsızım.
Biraz tartışmalı bir konu.
İkincisi ise hayata dair notların yer alacağı bir kitap olacak.
Ve her not düşmeye çalıştığımız gün rahmetli babamın yanık sesi ve bağlamasına dokunuşu geliyor aklıma.
Ve farkına bile varmadan bir türkü mırıldanıyor insan.
İnsanoğlu ne kadar büyüse de çocukluğundan kalan masum ve özlem dolu bulutlara dalıyor!

Ekibe teşekkür
Z HABER olarak güzel gidiyoruz.
Eksiklerimiz var.
Ama daha iyi olmak için çalışıyoruz.
Bizlere inanan, güvenen, destek olan tüm dostlara, okurlarımıza teşekkür ediyoruz.
Ve ekibimizde yer alan kardeşlerimize, yazarlarımıza huzurlarınızda ayrıca teşekkür borçluyum.
Bu işin en büyük mimarlarından biri ekip arkadaşlarımız.