Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç’u izliyoruz.
Atom karınca.
Yerinde duramıyor.
Bartın’ın her yerinde.
Bartın’ın her şeyinde.
Sakin.
Polemikten uzak.
Gerek kalmadıkça konuşmuyor.
Yapılanları da etkin atlatmanın yolunu biliyor.
Hep birlikte göreceğiz.
Filyos’u yakında Bartın’a bağlayacak.
Yol tamam.
Sadece yol ile değil kast ettiğim.
İdare anlamında da Filyos limanı ve endüstri sahası Bartın'a bağlanmak üzere.
Gidişat onu gösteriyor. Sonra şaşırmayalım!

Bu iş yanlış ve çirkin!
Geçenlerde de yazdık.
Sahil projesinin güzel yönleri için başta Çevre ve Şehircilik Bakanı ve Belediye Başkanı Ömer Selim Alan olmak üzere herkese teşekkür ediyoruz.
Ancak böylesi güzel bir fırsat yakalanmışken inatla yanlışların yapılmasını anlamak mümkün değil.
Hani şu İnönü Anıtı’nın dibine yapılan salakça düzenlemenin ötesinde berisinde çocuk parkları var.
Yanlış.
Yanlış.
Yanlış.
Aileler yemek yerken çocuklar oynasın mantığı ile yapılmış olabilir.
Ancak hem şehircilik planlaması açısından yanlış.
Yerleşke açısından yanlış.
Oradaki parkta insanlar ağaçların gölgesinde oturuyordu, burasının betona dönmesi yanlış.
Yanlışı düzeltmek, bu konuda farklı görüşlere de kulak vermek varken inat etmek de yanlış.
Bazen böylesi güzel projelerin böylesine çirkinleştirilebilmesini anlamak mümkün değil.
Bizler nasıl olsa boşa konuşuyoruz!
Ama sizler bu inadınızda boğulursunuz!

Reklam yapalım!
THY İstanbul- Zonguldak seferlerine başladı.
Biz gazeteciler de olmasak insanlar hiç duymayacak.
Çok garip bir durum yaşanıyor.
THY bilgilendirme ve tanıtım için özel çaba harcamıyor.
Reklam yok.
Bilboard yok.
Halkı bilgilendirme toplantısı yok.
Hadi diyelim ki THY bunu yapmıyor.
Bu seferlerin yaşaması için sorumluluk alması gereken Belediyeler nerede?
Sorumluluk almak böyle bir şey işte.
Onların bilboardlarda yakışıklı fotoğrafları var.
Biz en iyisi mi Vali Mustafa Tutulmaz’a seslenelim.
Bartın ve Karabük ile organize olarak bir tanıtım çalışması yapalım.
Artması muhtemel talepler ile sefer sayılarını arttırmanın yolunu arayalım.

Sayın Başkan Alan’a!
İşine gelmeyen siyasetçi basını aşağılamaya kalkıyor!
Basın eksik yazar.
Farklı yazar.
Kastı aşan durumlar sahibini bağlar.
Ancak her köşeye sıkışanın gazetecileri sorumlu tutarak, aşağılayarak, kaçış yolu aralaması doğru değil.
Sorun siyasilerde mi sadece?
Hayır.
Bizler camia olarak birbirimizi sevmesek bile bu konularda ortak tavır koyabilmeliyiz.
Yaranmaya çalışmadan samimi fikirlerimizi söylemeliyiz.
Bir başka meslektaşımıza yönelik kastı aşan durumlarda itiraz edebilmeliyiz.
Her sorunun nedenini gazetecilere bağlayacaklar.
Kendi ihanetlerinizi yok sayıp basını sorumlu tutarken bizler de çıkıp; “Bir dakika sayın başkan” diyemiyorsak sorunun büyüğü bizdedir.
Sayın başkan.
Nasıl düşünürseniz düşünün.
Her olayda basını sorumlu tutmaktan, aşağılamaya çalışmaktan vazgeçin.
İletişimin doğru ve çok basit yolları var.
Haksızlığa uğradığınız konular var mı?
Elbette var.
Ancak bu iletişim sorununun gerçekliğini değiştirmez.
Hal böyleyken haklılığınızı da yeterince anlatamazsınız.
Gereksiz polemikler sizlere, partinize kente bir şey kazandırmaz.
Aksi takdirde yaptıklarınız, hizmetleriniz değil gereksiz polemikleriniz gündeme gelir.

Halil Posbıyık eleştirilemez!
Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Posbıyık’ı eskiden beri tanırız.
Gündemi belirler.
Dengeleri bozar.
Erdemir yönetimini bir gün över üç gün sonra bakarsınız söver.
Diğer ilişkilerde de böyledir.
Çünkü satranç oynamayı sever.
Posbıyık da pek çok siyasetçimiz gibi övgü bekleyenlerden biridir.
Eğer eleştirmeye kalkarsanız küser.
Sözde olmasa da içten içe bilenir.
Gelecek dönem için yeniden seçilmenin hesabını yapıyor.
Posbıyık bu güne kadar çoktan milletvekili olarak Ankara’ya gitmeliydi.
Yazık oldu.
Çünkü kendine yazık etti.
Seçilip gitmediği için bu şehire de yazık etti.
Posbıyık’ı 15 sene önce Ankara’ya gönderebilseydik bugün Zonguldak’ta pek çok değişim, gelişme yaşanmış olabilirdi.
Çünkü çok etkin olur, sonuca giderdi.
Sonuç olarak bu şehrin her köşesinden kendisine duyulan sempatiyi, övgüyü Ankara’ya taşıyamadı.
Kolay yönden kavgayı, polemiği tercih etmesi her milletvekilliği seçiminde devre dışı bırakılmasına neden oldu.
Siyaset kucaklama, barıştırma, çözüm öğretme sanatıdır.
Siyaset yapan, yapmaya çalışanların bu örneği çok iyi irdelemesi gerekir.
Başkan Posbıyık her ne kadar işine geleni duymaya devam edecek olsa da kendisine sağlık diliyoruz.