TTK’ya işçi alımı yeniden gündemde.
Ama sevgili Milletvekillerimiz sıcak bakmıyor.
Yani önceki yıllarda olduğu gibi,
Gerekçeleri var.
Milletvekilimiz Hamdi Uçar ile karşılaştık.
Bir önceki yazıda yer alan eleştirilerimle ilgili çok sitem etti.
Bazı yönleri ile haksız sayılmaz ama hatırlatmak isterim ki TTK’nın kambur hale gelmesinin ve kambur olarak devam etmesinin sorunu işçi değil.
Ve bir yanılgı daha.
TTK Zonguldak için elbette tek kurum değil.
Elbette seçimlerin kaderini belirleyen tek kurum değil.
Ama TTK’yla ilgili bir söylem veya eylemin sonuçlarına bakıldığında çalışan sayısının en az beşle çarpılması anlamına gelir.
Ki seçim sonuçlarına etkisi bu yüzdendir.
Bu şehirde büyük çoğunluk TTK sayesinde ekmek yedi, zenginleşti, siyaset yaptı.
Ve hala öyle.
Bunu derken de siyasetçilerimizin bozulmasına gerek yok.
Özellikle merkezde TTK’nın yerine ne koyabildik?
Koyabildik mi yıllardır başka istihdam projeleri?
Hani nerede?
Merkezde küçük gruplar şeklinde olsa da toplamda 5-10 bin kişinin çalışacağı farklı alanların oluşması için daha fazla çaba harcayıp, enerjimizi o işlere daha çok verebilseydik işte o zaman başka şeyler konuşabilirdik.
Bırakalım yeni istihdam alanlarının yaratılmasını, Devrek’te hazır bin 200 er ve erbaşın bulunduğu askeri birliği göndermezdik.
Neredeydi Devrek’in çocuğu dönemin Milletvekili Özcan Ulupınar.
Nerede o dönemin milletvekilleri ve il yöneticileri?
Eleştirmeyelim.
Bizim eleştirilerimizden yararlanmayı tercih edebilseniz keşke.
İşte o zaman kesinlikle bu şehre daha fazla faydanız olurdu.
Bazı alanlarda daha hızlı yol alırdık.
En verimli yılları daha iyi değerlendirme şansımız olurdu.
Hizmetin partisi olmaz.
Önümüze bakalım.
Siyasetçiler ne kadar sorumluysa, çalışmadan maaş alan, sırtını sendikalara yasladığı için üretimden kaçan, üretimi arttırmak için değil sidik yarıştırmak için çalışan, doğru personel planlamaları yapamayan, yönetim binalarında çalışanları yan gelip yatıranlar da sorumlu!
Ama suçun en büyüğü biz gazetecilerde!

Yavuz Bey bir konuda haklı çıktı!
İYİ Parti Zonguldak İl Başkanı Yavuz Erkmen son olarak Karaman Belediyesi’nde yapılan eleman alımıyla ilgili açıklama göndermiş biz de;
“Kendilerinden 7 Ocak 2021 tarihinin son günü olduğunu ve müracaatların İşkur sitesinden takip edilmesi istenir. 
Onlar da takip etmeye başlarlar ancak bir türlü yayınlanmaz. 
Bir gün bakarlar site 10-15 dakikalığına açılmış ve adını duydukları kişilerin yaptıkları müracaat sonrası site tekrar kapatılır” kısmıyla ilgili kısmını eleştirmiştik.
Ancak Yavuz Bey’in açıklamasının genelinde FETÖ ile bağlantısı olduğu için yargılanan bir ismin eşinin İŞKUR üzerinden 6 aylık işe alınmasıyla ilgili haklı çıktı. Belediye Başkanı Servet Üstün’ün gerekçesi bahse konu kadınla ilgili İŞKUR ve güvenlik soruşturması açısından bir sorun olmaması.
Yine de hassas bir konu. Bahse konu kadının işe alınmasıyla ilgili Yavuz Bey’in açıklaması olmasa geri adım atılmayacaktı. Hakkını teslim edelim.

ENERJİSA!
Zonguldak kadar plansız elektrik kesintisinin olduğu başka şehir var mıdır?
Vatandaşı bu kadar mağdur etmek için ne yapıyorlar, nasıl başarıyorlar?
Asma’da Cafer yellense şehirde elektrik kesiliyor!
Önlenemeyecek etkenleri anlarız.
Eyvallah.
Ama bu kadar mağduriyet nedir be BEDAŞ.
İnsanlar hele ki bu soğukta, doğalgaz ile ısınma durumundayken vatandaşı nasıl bu kadar mağdur edebiliyoruz.
Kar- fırtına eyvallah.
Faturaları bindire bindire göndermesini biliyorsunuz.
Bari müşterilerden özür dileyin!
Hep derim.
Bu durumu Güler Sabancı hanımefendiye sormak istiyoruz.

Zonguldakspor!
Zonguldakspor halkın değil Demirlerin şirket takımıdır.
Takım için eskiden olduğu gibi para toplanamamasının temeli de budur.
Takım ‘Demirlerin takımı’ diye sahipsiz bırakma fikri de doğru değildir.
Şeffaf bir yönetim anlayışı olabilseydi o zaman hem takım bu kadar sahipsiz kalmaz hem de destek konusunda kaçanlar bu kadar kolay bahane bulamazdı.
Takım her ne kadar Zonguldakspor olsa da para aktarılacak yer sonuçta bir şahıs şirketi olduğundan onun da kanunsal sıkıntıları yaşanabilir.
Kurumlar bir takıma değil özel bir şirkete hangi gerekçe ile para aktarabilir?
Bu ikilemin, itiş kakışın en kolay yolu Zonguldak Belediyesi’nin takımı satın almasıdır.
Alamıyor veya almak istemiyorsa tam ve net ekonomik şeffaflık şart.
Seçim zamanı maçlara gitmeyi alışkanlık haline getiren, çok değerli, düşünceli, anlayışlı, babacan ve fanatik Zonguldaksporlu siyasetçilerimizin de bu işlerde öncülük etmesi bekleniyordu?
Sahi ne oldu?
Tribün lideriyken meclis üyesi olan Gökhan Çütelli kardeşim ne dersin bu işlere?
Sizin bir bilginiz var mı?

Kiralar!
İşletmeler kapalı.
İş yapamaz durumda olan pek çok işletme var.
Pandeminin olumsuzluklarını hep birlikte yaşıyoruz.
Ama başka bir sorun daha var.
Daha önce dile getirdik.
Biliyorduk herkesin kulağının üzerine yatacağını.
Biz yine yazalım.
Örneğin lokantalar.
Kapalı.
Ama kiralar aynen isteniyor.
İnsaflı, duyarlı, yardımsever mal sahiplerine ihtiyaç var.
Durumu gayet iyi, hatta fazla iyi olan mal sahipleri için “Yarısı senden yarısı benden” demek çok mu zor?
Yok be!
TSO’larımız ve esnaf odalarımız da böyle bir kampanya başlatamadı!
Galiba işlerine gelmedi!
Bu kadar zor olmamalı!
İki günlük dünya.
Nereye götüreceksiniz bu kadar parayı?