Şu koronavirüs denen salgın hastalık, hayatın akışını adeta ters yüz etti. Yarın ne olacağı hakkında kimsenin kesin bir kanaati yok. 

Zor günler yaşıyoruz. Aklımıza hayalimize gelmedik olaylarla karşılaşıyoruz. Bırakın hastalarımızı ziyaret etmeyi en yakınlarımızın cenazelerine bile gitmekte, ömür boyu bize büyüklük yapmış, komşuluk, dostluk, arkadaşlık yapmış insanlarımızın cenaze namazına bile gidemiyoruz. 

Meğer ne kadar büyük bir zenginlikmiş bir cenaze namazı kılmak, defnedilmekte olan bir yakınımızın mezarına toprak atmak..

Meğer ne büyük bir zenginlikmiş, köyümüze, mahallemize gidip dostlarımızla bir araya gelmek, oturup muhabbet etmek…

Meğer ne büyük bir zenginlikmiş, çoluk çocuğumuzla çarşıya pazara çıkmak, gönül huzuru içinde alışveriş yapmak..

Dün gibi hatırlıyorum, siz de hatırlarsınız, ah nerede o eski Ramazanlar deyip bir türlü kadrini değerini takdir edemediğimiz mevcut Ramazan günlerimizi.. Şimdi bırakın o eski Ramazanları, o hayıflandığımız günleri de mumla arar olduk.

Meğer biz ne büyük zenginlik içindeymişiz de farkında değilmişiz.

Sosyal medyada her gün içimizi yakan vefat haberlerini okudukça insan gerçekten üzülüyor. Allah (cc) bütün ölmüşlerimize rahmet eylesin. Mekânları cennet olsun. Hastalarımıza da acil şifalar ihsan eylesin.

Bugünlerin kıymetini bilelim. Çünkü her gelen gün giden günleri aratmaya başladı. Tedbirlerimizi alalım, hekimlerimize güvenelim. Ve fiili dualarda buluşalım artık. Sadaka kültürümüzü yeniden hayata geçirelim. Kurtarırsa bizi sözlerimiz değil, fakire, yoksula, mazluma uzattığımız ellerimiz, verdiğimiz sadakalarımız, yaptığımız salih amellerimiz kurtaracak…

Evet, şu anda Covid 19 gerçeği ile karşı karşıyayız. Çok stresli, hüzünlü günler yaşıyoruz. Ama hayatta bazı gerçekler vardır. Bu gerçeklerden biri de sünnetullah’tır. İnsanoğlunun başına gelenlerin kendi elleriyle yapıp ettiklerinden olması ve hatalarını anladıktan sonra büyük bir pişmanlıkla tevbe istiğfar  ettiği takdirde Rabbimizin rahmetine mazhar olması da bu sünnetullah’ın gereğidir.

Yüce Rabbimizin Zümer suresi 53. Ayet-i kerimede “ Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin” buyurması, tevbe ettiğimiz takdirde günahlarımızın bağışlanacağına ve Rabbimizin lütfuna mazhar olacağımıza işarettir. O’nun rızasını ve sevgisini kazanan insanlar da biiznillah onun himayesi altında olacaktır. 

Unutmayalım ki hastalıklar, sıkıntılar, kederler ebedi değildir. Her zorluğun ardında bir kolaylık (inşirah,5), her gecenin ardında mutlaka bir sabah vardır. Yeter ki biz, Eyyüp (a.s) gibi sabretmesini ve böyle bir sabrı bize bahşetmesini yüce Rabbimizden isteyelim. 

Allah (cc) hepimizin yardımcısı olsun. Kurallara uyarak, sabrederek ve ona dua ve niyazda bulunarak bu günleri de atlatacak ve hep birlikte başaracağız inşaallah.